Adres :
Aşağı Öveçler Çetin Emeç Bul. 1330. Cad. No:12, 06460 Çankaya - Ankara Telefon : +90 312 473 80 41 - +90 530 926 41 13 Faks : +90 312 473 80 46 E-Posta : sde@sde.org.tr

ABD ve İngiltere İçin Üç Stratejik Merkez

Bu yazı 25/12/2021 tarihinde yayınlanmıştır.

*E. Kd. Albay Mithat IŞIK/SDE Savunma ve Güvenlik Koordinatörü

 

ABD ve İngiltere’nin inşa etmeye çalıştığı üç önemli stratejik merkezler var. Bu merkezler;

1.Pasifik Merkezi

2.Orta Doğu Merkezi

3.Karadeniz Merkezi

1.Pasifik Merkezi:

ABD ve İngiltere bu merkezi Avustralya ile birlikte oluşturmak istiyorlar. Bu nedenle AUKUS’u oluşturdular. Bu üçlü anlaşmanın merkezinde Avustralya’ya satılacak nükleer denizaltılar var. ABD ve İngiltere’nin stratejisi Çin’e karşı Avustralya’yı nükleer bir güç haline getirmek. Hint-Pasifik bölgesinde bu üç ülkenin iş birliği yapmasının gerekliliğini vurgulayan Biden şu anda bölünmemiz ya da birbirimizden ayrışmamız için mantıklı bir neden yok. Biden konuşmasında deniz altıların nükleer deniz altılar olmadığını söylese de amaç Avustralya’yı Çin’e karşı nükleer bir üs haline getirmektir. Bu anlaşma Avustralya silahlı kuvvetlerinin güçlenmesini sağlayacak. Herhangi bir çatışma anında Avustralya uzak mesafeden karşılık verme imkan ve kabiliyetine sahip olacak ve Çin’e karşı Avustralya savunma kuvvetlerinin güçlenmesini sağlayacaktır. AUKUS’un oluşumu;

-Doğu Asya’daki gerilimi artıracaktır.

-AUKUS’un oluşumu nedeni ile Avrupa Birliği ABD’ye sert tepki gösterdi ve Fransa’ya destek verdi.

-AUKUS Paktı nedeni ile Fransa İngiltere ile savunma toplantısını iptal etti.

-Çin AUKUS Paktının oluşumunu büyük sorumsuzluk olarak niteledi.

2.Ortadoğu Merkezi:

ABD ve İngiltere’nin stratejisi Körfez doğalgaz ve petrolünü İsrail üzerinden Doğu Akdeniz’e ulaştıracak bir hat inşa etmektir. ABD ve İngiltere deniz güçlerini kullanarak Asya karasını çevrelemek istiyorlar. Amaç Çin ve Rusya ikilisini Baltık, Karadeniz, Akdeniz ile Hint ve Pasifik okyanusları üzerinden kuşatmak.

ABD ve İngiltere ikilisinin Körfez petrol ve doğalgazını İsrail üzerinden Akdeniz’e ulaştırmak için oluşturmak istedikleri hattın amacı;

-Avrupa’yı Rusya’ya enerji bağımlılığından kurtarmak.

-Rusya’yı ekonomik olarak zayıflatmak.

-Arap-İsrail barışını sağlamak ve İsrail’in güven altında olmasını sağlamak.

-Mısır, Körfez, İsrail işbirliğini sağlayarak bölgeyi ABD ve İngiltere ekseninde tutmak.

-Akdeniz’deki doğal gaz rezervine Körfez rezervini de ekleyerek Avrupa’nın enerji ihtiyacını sağlamak istiyorlar. Ancak Körfez ve Doğu Akdeniz gazının Kıbrıs-Girit-Avrupa hattı ile taşınmasının maliyeti yüksektir. Bu nedenle Körfez- Türkiye-Avrupa hattı daha ekonomk ve daha olasıdır. 

3.Karadeniz Merkezi:

ABD ve İngiltere Rusya’ya karşı Karadeniz’ bir NATO gölü haline getirmeye çalışıyor. Bu strateji Baltık bölgesinden başlıyor, Doğu Avrupa üzerinden Karadeniz’e iniyor. Kafkaslara kadar uzatılan ve uzatılmaya çalışılan bir hat oluşturma çabası var. Diğer yandan Bulgaristan, Romanya ve Türkiye’nin de dahil edilmesiyle ortak bir deniz gücü oluşturmak ve be deniz gücünü ABD ve İngiltere uçakları ve gemileri ile destekleyerek Rusya’yı kışkırtma stratejisini uygulamak istediklerini görüyoruz.

ABD ve İngiltere’nin Ukrayna stratejisinin amaçları;

-NATO gücünü Ukrayna sınırına yerleştirmek.

-Avrupa ülkelerine yaptığı silah satışlarını artırmak.

-Rusya’nın askeri harcamalarını artırarak ekonomik olarak zayıflatmak.

-Rusya tehdidini kullanarak AB üzerindeki etkisini artırmak.

-Rusya’nın dikkatini Ukrayna ve Karadeniz üzerine çekerek Irak, Suriye, Mısır, Libya, Güney Kıbrıs, Doğu Akdeniz başta olmak üzere diğer bölgelerdeki Rus nüfus alanını daraltmak.

-Olası Almanya-Rusya ortaklığını engellemek.

-Saldırgan bir Rusya imajı yaratmak.

-Rusya’yı Kafkaslardan çıkarmak.

-Son dönemde artan Rus silahlarının satışını azaltmak.

-Ekonomik yaptırımlar yolu ile Rusya’yı yıpratmak, gelirlerini azaltmak.

-Rusya’yı Akdeniz’den çıkarmak.

ABD, Ukrayna dışındaki diğer Doğu Avrupa ülkelerini korku ve endişe stratejisi ile tahkim etmeye ve silahlandırmaya çalışıyor. Rusya’nın olası müdahalesi ile Doğu Ukrayna’nın Rus egemenliğine geçmesi savaş öncesi gerginliği artıracaktır. Böylece Rusya NATO söylemlerinde düşman tanımınından fiili düşman konumuna sokulacaktır. Böyle bir durumda parçalanmış ve Kırım dışında Ukrayna’nın kalan parçası süratle NATO üyesi yapılarak koruma altına alınacak. Böylece NATO şemsiyesi altında ABD askeri gücü Moskova’ya 420 km mesafede konuşlanmış olacaktır. Bu durum süresi bilinmeyen bir Soğuk Savaş başlatacaktır. Parçalanmış ve Kırım dışındaki Ukrayna’nın NATO üyesi yapılan kısmı süratle AB üyesi yapılarak AB’yi Ukrayna’nın güvenliği üzerinden soğuk savaşa dahil etmiş olacaktır.

Ukrayna Krizi hala sıcaklığını korumaktadır. Türkiye, Ukrayna Krizi nedeni ile yeniden kilit ülke durumuna geçmiştir. Bölgedeki olası gelişmeler Çin-Rusya ilişkilerinin geleceğini de belirleyecektir. Türkiye’nin ulusal çıkarları bölgede denge politikalarından yana olmayı gerektiriyor diye değerlendiriyorum.