Avrupa Liderlerinin Son Dönemde Libya'ya Üst Üste Düzenlediği Ziyaretlerin Hedefi Ne?
İtalya Başbakanı Mario Draghi ve Yunanistan Başbakanı Kyriakos Miçotakis dün başkent Trablus'ta temaslarda bulundu.
Draghi ve Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, ortaklık anlaşması imzalanması ve karşılıklı uçuşların başlaması ile Libyalılar için İtalya vizesi kolaylaştırılması gibi konuları ele aldı.
Miçotakis ve Dibeybe arasındaki görüşmede ise Türkiye ile Libya arasında 27 Kasım 2019'da imzalanan Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası gündeme geldi.
Düzenlenen ortak basın toplantısında Dibeybe, "Türkiye ile münhasır ekonomik bölge belirlenmesi üzerine imzaladığımız anlaşmalar konusuna gelince, her türlü anlaşmanın, uygun çözümler sunmaya katkı sağlaması ve Libya, Türkiye ve Yunanistan'ın haklarının korunmasının önemini vurguluyoruz." ifadelerini kullandı.
Trablus'ta Yunanistan Büyükelçiliğinin faaliyetlerine tekrar başlayacağına değinen Miçotakis, Bingazi'de de konsolosluk açacaklarını kaydetti.
Libya’ya son dönemde Avrupa ülkeleri yetkililerinin düzenlediği yoğun ziyaretleri AA muhabirine değerlendiren Libyalı tecrübeli gazeteci Isam el-Zübeyr, Fayiz es-Serrac başbakanlığındaki Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin (UMH) kurulduğu ilk dönemde de bu tür yoğun ziyaretler yapıldığını söyledi.
Ziyaretin değil, icraatın önemli olduğuna vurgu yapan Zübeyr, Avrupa liderlerinin daha önce de Trablus’u ziyaret ederek destek açıklamaları yaptıkları ve ardından masanın altından ülkenin tamamını kontrolü altına almak isteyen, gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter’i desteklediklerini ifade etti.
Zübeyr, Libya halkının Yunanistan’ın ülkelerinde etkili olmasını istemediklerini, çünkü Hafter’i destekleyen ülkelerin Libya halkının gurunun incittiğini ve çok kırdığını vurguladı.
Türkiye ile Libya arasında yapılan anlaşmaların iki meşru hükümet arasında imzalandığını ve üçüncü bir tarafının müdahalesinin egemenliğin ihlali olacağının altını çizen Zübeyir, “Libya Başkanlık Konseyi Başkanlığı bile Türkiye ile Libya arasında yapılan anlaşmalara karışmayacağını teyit etti. Söz konusu anlaşmalar Ulusal Birlik Hükümeti’nin yetki alanı içindedir ve Başbakan Abdulhamid Dibeybe’nin Türkiye ile ilişkileri son derece sağlamdır.” dedi.
Türkiye ile Libya ilişkilerinde sorun çıkarma girişimi
Libyalı siyaset bilimci Dr. Mahmud İsmail el-Ramli de söz konusu ziyaretlerin amacının Libya’nın çıkarlarından çok bu ülkelerin çıkarı için yapıldığını, Libya’da son yıllarda yaşanan sıkıntılarda Trablus’u daha önce ziyaret eden ülkelerin, sorunun bir parçası olduğunu ve bu ülkelerin başında Fransa’nın geldiğini ifade etti.
Trablus’un bütün ülkelerle iyi ilişkiler içinde olmasının anlaşılabilir olduğuna dikkat çeken Ramli, Libya’nın her halükarda kendi siyasi ve ekonomik çıkarlarına öncelik vermesinin normal olduğunu kaydetti.
Yunanistan Başbakanı Kyriakos Miçotakis’in bugünkü Libya ziyaretini, "Türkiye ile Libya ilişkilerinde sorun çıkarma ve Libyalıların Akdeniz’deki haklarından geri adım atmalarını sağlama girişimi" olarak yorumlayan Libyalı uzman, Yunanistan'ın borca batmış bir ülke olması nedeniyle, Libya’nın tabi kaynaklarından faydalanmayı da istediğini kaydetti.
Ramli ayrıca, Türkiye’nin Libya’nın kalkınmasına katkı sağlayabilecek bir ülke olduğunu, büyük ekonomik projelerde Türk şirketlerinin mutlaka bulunması gerektiğini ve ayrıca iki ülke arasında ortak sanayi bölgelerinin açılmasının iki tarafın çıkarına olacağını söyledi.
İtalya Libya’da devletin meşruiyeti konusunda bile net tutum takınmadı
Siyaset uzmanı Cibril ez-Zuvey de İtalya yönetimlerinin Hafter’in darbe girişimi ve 2019 yılında başkent Trablus saldırısı konusunda sabit bir tavır takınmadığını, Libya’da devletin meşruiyeti ve demokrasi konularında bile net bir tutum izlemediğini söyledi.
“Darbe projesinin başarısızlıkla sonuçlanacağının işaretleri ortaya çıkmaya başlayınca ancak İtalya tarafını belirledi.” diyen Zuvey, Fransa’nın darbeyi desteklediğini, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır ve Suudi Arabistan’ın da aynı tarafta yer aldığını kaydetti.
Zuvey, şöyle devam etti:
“Bu ülkeler kaynaklarından faydalanabilmek ve ekonomik çıkar elde edebilmek hedefiyle Libya’yı ziyaret etme konusunda adeta birbirleriyle yarışıyorlar. Batı ülkeleri Libya’da sadece kendi çıkarlarını ön planda tutuyor. Dibeybe Başbakanlığındaki Ulusal Birlik Hükümeti’nin bunun farkında olduğunu düşünüyorum. Yunanistan ise başka Avrupa ülkelerinin güdümünde ve bölgede etkisi olmayan bir ülke. Hala kendisini eski Roma İmparatorluğu dönemindeki gibi güçlü zannederek sömürgeci mantığı çerçevesinde hareket etmeye çalışıyor. Türkiye’nin Libya’daki tutumu tarihe kaydedilecek. Libyalılar 5 ayrı devletin (İtalya, Fransa, BAE, Mısır ve Suudi Arabistan) desteklediği darbe projesini önce Allah'ın sonra Türkiye’nin yardımı ile boşa çıkardı."
Avrupa’dan Libya’ya yoğun ziyaretler
5 Nisan'da Malta Başbakanı Robert Abela Libya’daydı. 4 Nisan’da Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Charles Michel Libya’yı ziyaret ederek, Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi, Başbakan Abdulhamid Dibeybe ve Dışişleri Bakanı Necla Menguş ile görüştü.
Birleşmiş Milletler (BM) Libya Özel Temsilcisi Jan Kubis ve beraberindeki heyet 29-30 Mart’ta ülkenin batısı ve doğusunu ziyaret etti. Ülkenin doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter de dahil farklı kişilerle görüşmeler yaptı.
25 Mart’ta İtalya, Fransa ve Almanya dışişleri bakanları Libya’yı ziyaret etmiş ve üç bakan da açıklamalarında özellikle de seçimlerin 24 Aralık 2021 tarihinde yapılması ve yabancı paralı askerlerin Libya’dan çıkarılması konularına vurgu yapmıştı.