Anlaşma, yüzbinlerce kişinin öldüğü çatışmaları sonlandıracak olması açısından tarihi olarak nitelendiriliyor.
Eski Devlet Başkanı Ömer el Beşir'in geçtiğimiz yıl devrilmesinin ardından Güney Sudan hükümetinin ara buluculuğunda barış görüşmeleri yürütülüyordu
Sudan'ın Enformasyon Bakanı Faysal Muhammed Salih, Cuba'da düzenlenen törende, "Sudan'ın diktatörlükten demokrasiye gerçek dönüşümünü başlattık" dedi.
Tarafların önünde uzun bir yol olduğunun altını çizen Salih, "Bu anlaşmayı kağıttan uygulamaya geçirmeye başladığımızda bazı sorunlarla karşılaşacağımızı biliyoruz. Ama biz bir siyasi iradeye sahibiz." ifadelerini kullandı.
Anlaşma neleri içeriyor?
Anlaşma metnine göre, tartışmalı bölgelerdeki güç dağılımı, toprak mülkiyeti, güvenlik ve yerinden olanların geri dönüşü gibi temel meselelerde mutabakata varıldı.
Ayrıca muhalif güçlerdeki savaşçıların ulusal orduya entegrasyon sürecinin başlatılması da kabul edildi.
Sudan'da "Adalet ve Eşitlik Hareketi" ve "Sudan Halk Kurtuluş Hareketi-Kuzey (SPLM-N)" isimli silahlı hareketleri bünyesinde barındıran ve yıllardır hükümete karşı mücadele eden Sudan Devrimci Cephesi, ülkede rejim değişikliği sonrasında devlete karşı savaşmayı bırakmıştı.
Ancak, Abdelwahid Nur liderliğinde SLM'nin bir kanadı ile Abdelaziz al-Hilu başkanlığındaki SPLM-N'den bir grup anlaşmaya katılmayı reddetti.
Darfur'da 300 bin kişi öldü
Birleşmiş Milletler'e göre, 2003 yılında isyancıların silahlanmasının ardından sadece Darfur'daki çatışmalarda yaklaşık 300 bin kişi öldü. Eski hükümet liderleri soykırım ve insanlığa karşı suç işlemekle suçlanıyor.
Güney Kordofan ve Mavi Nil'deki çatışma, Güney Sudan'ın bağımsızlığının ardından 2011'de patlak verdi ve yirmi yıllık savaş yeniden başladı.
EURONEWS