Aksa Tufanı ve Filistin: İsrail Kazanıyor mu Kaybediyor mu?
Bu yazı 03.10.2024 tarihinde yayınlanmıştır.
*Alper Tan/SDE Başkan Yardımcısı
7 Ekim 2023 Aksa Tufanı Harekatı ile başlayan savaşta bir yıl geride kaldı. Peki geldiğimiz nokta itibariyle sonuç ne? Kim kazanıyor, kim kaybediyor? Bizim elbette bir kanaatimiz var. Ama bizim kanaatimizi en sona bırakıp, bu konunun dünyada nasıl algılandığını özetlemeye çalışalım.
7 Ekim 2023, Hamas, Aksa Tufanı operasyonunun başladığını duyurdu ve 20 dakika içinde Gazze Şeridi'nden İsrail'e 5,000'den fazla roket attığını belirtti.
Saldırı sonrası İsrail, Hamas’a savaş ilan etti. 500.000 İsrail'li yerinden oldu. İsrail Yom Kippur Savaşı'ndan bu yana ilk kez savaş ilanı kararı aldı. Gazze'ye büyük bir bombardıman başlattı. İsrail İstihbaratının güvenlik zafiyeti nedeniyle Kassam Tugayları sınırları geçerek sivil yerleşim yerlerine girmeyi başardı. Pek çok İsrailli sivil ve asker öldürüldü veya esir alındı. Bazı askerî üsler ele geçirildi.
7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda İsrail, 17 bin çocuk, 12 bin kadın olmak üzere 50 bin Filistinliyi şehit etti. 100 bine yakın insan yaralandı, Gazze Şeridi'nde 19 bin çocuk ise saldırılarda annesini veya babasını ya da her ikisini birden kaybetti. Saldırılar nedeniyle Gazze’de 33 milyar dolarlık hasar meydana geldi.
İsrail’in başarısı!
7 Ekim sonrası İsrail yaklaşık 40 bin muharip askerle kuzey ve güney Gazze'yi işgal etti, nüfusun yüzde 80'ini zorla yerinden etti, 40 binden fazla insanı öldürdü. En az 70 bin ton bomba attı. Bu, İkinci Dünya Savaşı'nda Londra, Dresden ve Hamburg'a atılan bombaların toplam ağırlığından daha fazla. Gazze'deki tüm binaların yarısından fazlasını yıktı ya da hasar verdi ve bölgenin su, gıda ve elektriğe erişimini kısıtlayarak tüm nüfusu kıtlığın eşiğine getirdi.
Filistin ve Hamas ne durumda?
İsrail, Hamas'ın gücünün çapını ve kaynaklarını çözemedi, küçümsedi. İsrail, Gazze'de yol açtığı katliam ve yıkımın düşmanını daha da güçlendirdiğini fark edemiyor.
Öldürmek başarı değil
İsrail ordusu tarafından öldürülen Filistinlilerin sayısına, sanki bu istatistik İsrail'in başarısının en önemli ölçütüymüş gibi odaklandılar. Evet, 40-50 bin insan öldürüldü. İsrail, Hamas'ın savaştan önce sahip olduğu tahmin edilen 30 bin ila 40 bin savaşçıdan 14 bininin öldüğünü iddia ederken, Hamas sadece 6 bin ila 8 bin savaşçısını kaybettiğini söylüyor. ABD istihbarat kaynakları Hamas'ın gerçek ölü sayısının 10 bin civarında olduğunu belirtiyor. Ancak bu sayılara odaklanmak Hamas'ın gücünü tam olarak değerlendirmeyi zorlaştırıyor.
Hamas Kuzey Gazze’de de güçlü
İsrail'in yaptığı bir değerlendirmeye göre, Hamas'ın, İsrail ordusunun sonbaharda yüzlerce asker kaybederek ele geçirdiği Gazze'nin kuzey bölgelerinde, güneydeki Refah'tan daha fazla savaşçısı var.
Hamas 7 Ekim’den daha güçlü İsrail 7 Ekimden çok geride.
Hamas hala İsrail'i vurabilir. Batılı kaynaklara göre Hamas'ın 15 bin kadar mobilize savaşçısı var. Bu, 7 Ekim saldırılarını gerçekleştiren savaşçı sayısının yaklaşık on katı. Ayrıca örgütün yeraltı tünel ağının yüzde 80'inden fazlası planlama yapmak, silah depolamak ve İsrail'in gözetiminden, yakalamasından ve saldırılarından kaçmak için halen kullanılabilir durumda. Hamas'ın Gazze'deki üst düzey lider kadrosunun büyük bir kısmı hala sağlam.
Saldırılar nelere yol açıyor
Şehit sayılarına gösterilen aşırı ilgi, taktik ve stratejik başarıyı birbirine karıştırmaya ve grubun anlık kayıpları artarken bile rakibin stratejik gücünün artıp artmadığını gösterecek temel ölçütleri göz ardı etmeye yol açıyor. Uzmanlara göre, bir direnişçi grup için en önemli güç kaynağı mevcut savaşçı kuşağının büyüklüğü değil, temsil ettiği toplumdan destekçi kazanma potansiyelidir.
Vuruldukça güçleniyorlar
Bir toplumun desteğini kaybetmek direnişçi gruplar için yıkıcı olabilir. ABD'nin 2003 yılında Irak'ı işgal etmesinin ardından, ABD tahminlerine göre Sünni isyanın savaşçı sayısı 2004 ilkbaharında 5 binden 2004 sonbaharında 20 bine ve Şubat 2007'de 30 bine yükseldi.
Anketlere göre Hamas güçleniyor
Filistin Politika ve Anket Araştırmaları Merkezi (PSR), Oslo Anlaşmalarından sonra 1993 yılında kurulan ve İsrail kurumlarıyla işbirliği yapan bir anket kuruluşudur. PSR, 7 Ekim'den sonra geçici barınaklardaki Gazzelilerle anketler yaptı. Haziran 2023 tarihinden Haziran 2024'te tamamlanan en son ankete dek yapılan 5 ayrı PSR araştırması çarpıcı bir bulgu ortaya koymaktadır. Neredeyse her açıdan Hamas bugün Filistinliler arasında 7 Ekim öncesine kıyasla daha fazla destek görmektedir.
Hamas’a destek El Fetih’in iki misli
Hamas'a verilen siyasi destek özellikle rakiplerine kıyasla artmıştır. Hamas ve başlıca rakibi El Fetih Haziran 2023'te kabaca eşit düzeyde destek görürken, Haziran 2024'te iki kat daha fazla Filistinli Hamas'ı desteklemektedir. El Fetih için yüzde 20'lik desteğe karşılık Hamas'a yüzde 40 destek.
Gazze Hamas’ın arkasında
Eylül 2023'te Filistinlilerin yüzde 53’ü İsrailli sivillere yönelik silahlı saldırıları destekliyordu. Mart 2024'te Filistinlilerin yüzde 73'ü Hamas'ın 7 Ekim saldırısını başlatmakta haklı olduğuna inanıyor.
Gazzelilerin %60’ı bir aile ferdini kaybetti
Mart 2024 itibariyle, savaşın Filistin halkı üzerindeki algılanan bedelinin ağırlığı oldukça yüksektir. Gazze'deki Filistinlilerin yüzde 60'ı mevcut savaşta bir aile ferdinin öldüğünü, dörtte üçünden fazlası ise bir aile ferdinin öldüğünü veya yaralandığını bildirmiştir.
Şehitler arttıkça direniş güçleniyor
İsrail Gazze'de binlerce Hamas savaşçısını öldürdü. Ancak mevcut savaşçı neslindeki bu kayıplar, Hamas'a verilen desteğin artması ve bunun sonucunda grubun bir sonraki nesli daha iyi devşirebilmesiyle telafi ediliyor.
Önemli nokta
Hamas'ın davası 7 Ekim öncesine göre Dünyada daha popüler ve cazibesi daha güçlü. Gazze'nin ve Filistin halkının geleceği için Filistinlilerin kabul edebileceği bir plan olmadığı takdirde Hamas ve benzerlerinin sayıları daha çok artacak ve daha güçlü olacaklar.
Hamas 7 Ekim öncesine göre daha güçlü
İsrail'in Gazze'de sürdürdüğü hava ve kara operasyonları Hamas'ı ne yenilgiye uğrattı ne de İsrail Hamas'ı yok etmeye yaklaşabildi. Aksine, önemli olan ölçütlere göre Hamas bugün 7 Ekim'de olduğundan daha güçlü.
İsrail ne durumda?
İsrail Bağımlılık ve Ruh Sağlığı Merkezi’nin Ağustos 2024 tarihindeki raporu, Yahudi/Siyonist halkın toplumsal bir felaketle karşı karşıya olduğunu gösteriyor. Bu rapora göre:
-Ülkedeki bağımlılık yapıcı madde kullanımının %25 oranında arttı.
-Uyku hapı kullanımı dramatik bir şekilde %189 oranında yükseldi.
-Ekim 2023’ten itibaren, aile içi şiddet vakaları %100 oranında arttı.
İsrail İstatistik Merkezi’nin Temmuz (2024) ayında yayınladığı rapor:
-Ekim 2023 ile Haziran 2024 arasında İsrail'i terk eden yerleşimcilerin sayısı %285 oranında arttı.
-Yeni yerleşimcilerin sayısında ise Ekim 2023 ile Mart 2024 arasında %21 oranında bir düşüş yaşandı.
-İsrail’de Turizm sektörü de ciddi şekilde etkilendi; 2024 yılının ilk yarısında turizm %75 düştü.
Coface PDI Şirketi’nin Temmuz 2024 tarihli bir araştırması:
-7 Ekim 2023’ten bu yana kapanan ticari işletme ve iptal edilen proje sayısı 46 bine ulaştı.
-İsrail'de ekonomik belirsizlik ve sosyal istikrarsızlık, birçok işletmenin faaliyetlerini sürdürmesini imkansız hale getirdi.
-Tarım sektörü büyük zararda. 7 Ekim 2023 ile Nisan 2024 arasında en az 200 milyon dolar değerinde sebze ve meyve hasadı telef oldu.
Times of Israel’e göre:
Teknoloji sektöründe işten çıkarma dalgası yaşanıyor. Geçtiğimiz dört ay içinde teknoloji şirketlerinin neredeyse yarısı, çalışanlarının %5 ila %10’unu işten çıkardı.
Öte yandan uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları ardı ardına İsrail’in notlarını düşürmeye başladı.
7 Ekim 2023’ten bu yana geride kalan bir yıl içinde Hamas ve Gazze’nin maddi kaybının 33 milyar dolar, İsrail’in maddi kaybının ise 67 milyar dolar olduğu belirtiliyor.
Sömürgeci küresel düzen Aksa Tufanı’nın altında çöktü
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Mevcut uluslararası sistem insanlığın ihtiyacına artık cevap vermez oldu ve iflas etti” açıklamasıyla soykırımcı İsrail’i destekleyen sömürgeci küresel düzenin haline ışık tuttu. ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas Greenfield ise, "Biz ABD çıkarlarını gözetmek için veto hakkımızı kullanıyoruz. Yıllardır da BMGK'de bu şekilde yaptık" diyerek sistemin adaletsizliğini gözler önüne serdi.
Siyonizm, uluslararası mahkemeler tarafında “küresel terör örgütü” olarak ilan edilecek “Siyonistim” demek “suç” sayılacak
İsrail’in kuduz köpek gibi devam eden saldırgan politikaları, Hitler soykırımından dolayı masum ve mazlum zannedilen Yahudiler ve Siyonistlerin artık gerçek yüzü Dünyada herkes tarafından fark edildi. İsrail, Yahudilik ve Siyonizm dünyanın her yerinde nefret edilen bir olguya evrildi. Bütün bunlar İsrail’in, kural ve kutsal tanımayan saldırgan ve vahşi politikaları neticesinde gerçekleşti.
İsrail ve İsrail’i bir aparat olarak kullanan devletlerin tekrar kolay kolay elde edemeyecekleri en büyük kayıp budur. Ve büyük ihtimalle önümüzdeki birkaç yıl sonra İsrail diye böyle bir devlet olmayacaktır. Büyük bir ihtimalle Siyonizm, uluslararası mahkemeler tarafında “küresel terör örgütü” olarak ilan edilecek “Siyonistim” demek övünülecek bir şey olmayıp “suç” sayılacaktır.
1 Ekim 2024 gecesi İran, İsrail’e yüzlerce füze ile saldırdı. Çok sayıda füze, çok güvendikleri Demir Kubbe’yi aşarak İsrail şehirlerine ve kritik noktalara düştü. 7 Ekim Aksa Tufanı ve İran’ın füze saldırılarının en önemli başarısı İsrail’in sığındığı DEMİR KUBBE savunma sisteminin rahatlıkla aşılabildiğinin dünyaya gösterilmesidir.
Çok yakında bölgemizde daha büyük bir savaş başlayabilir. Bölgede ülkelerin çoğu buna hazır. İsrail ve destekçileri böyle bir çılgınlığı göze alırlarsa bedelini çok ağır ödeyecekler. İsrail artık çatısız, damsız bir evde oturuyor. İsrail’in kafasına artık her an her şey düşebilir. İsrail ve arkasındakiler çöküş ve dağılma sürecindeler…
Alper TAN
3 Ekim 2024
Kelime Ara
Konular
- Uluslararası İlişkiler
- Savunma-Güvenlik
- Teknoloji-Siber Güvenlik
- Enerji
- Ekonomi
- İklim-Çevre
- Sağlık
- Toplum
- İnsan Hakları
- Çatışma
Bölgeler
- Asya
- Afrika
- Avrupa
- Amerika
- Okyanusya
- Orta Doğu ve Mağrib
- Türkiye
- Rusya
- Körfez Ülkeleri
- Avustralya
- Kuzey Amerika
- Batı Afrika
- Batı Avrupa
- Kafkasya
- Merkez Asya
- Doğu Avrupa
- Doğu Afrika
- Latin Amerika ve Karayipler
- Yeni Zelanda
- Levant Bölgesi
- Kuzey Afrika (Mağrib)
- Diğer Okyanusya Ülkeleri
- Orta Afrika
- Balkanlar
- Doğu Asya
- Güney Afrika
- Çin
- Güney Asya
- İskandinav-Baltık Ülkeleri
- Güney Doğu Asya