Alper TAN

Tüm Yazıları

En Kan Dökücü Medeniyet Hangisi?

29 Eylül 2022
h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

(Bütün ezberleriniz bozulacak)

Mümkün olduğunca büyük bir yalan söyle ve bunu sürekli tekrarla, bir müddet sonra insanların çoğunun sana inandığını göreceksin.

Özellikle 11 Eylül 2001 kurgusal saldırılarının ardından 21. yüzyılın ilk çeyreğinde öyle büyük bir küresel yalan kampanyası ve algı yönetimi yürütüldü ki bütün dünyada bir kamuoyu araştırması yapılsa ve “Size göre en barışçıl insanlar hangileri?” diye sorulsa “Hristiyanlar” denilecektir. “Size göre dünyada en kan dökücü topluluk hangisi?” diye sorulsa büyük ihtimalle “Müslümanlar” ilk sırada çıkabilir.

İşte şimdi öğreneceğiniz bilgiler, zihninizdeki bütün algıları, ezberleri ve önyargıları değiştirecek bilimsel tablolar sunuyor. Sunulan grafiklerin, üstü örtülen gerçekleri tüm yönleri ile ve sayılarla aydınlatacak mahiyette olduğunu göreceksiniz. Ürdün Kraliyet El-Beyt İslami Düşünce Enstitüsü, 2009 yılında 0-2008 yılları arasında yapılan savaşları ele alan nicel bir araştırma-inceleme yaptırdı. University of Louisville’den Naveed S. Sheikh tarafından gerçekleştirilen “Dünya Medeniyetleri Arasındaki Siyasî Şiddetin Nicel Olarak İncelenmesi” (Body Count, A Quantitative Review Of Political Violence Across World Civilizations) başlıklı çalışmada, Dünya genelinde savaşlar ve siyasi şiddetin medeniyetlerle ilişkileri ele alındı. Kısacası “geride kalan 2008 sene içinde hangi medeniyet ne kadar insan öldürdü?” sorusunun cevabı arandı.

Araştırmada Antiteistler (din karşıtları) Komünist bloğu temsil ediyor; Budistler, coğrafi olarak Doğu Asya ve Güney Asya'nın bazı bölgelerini yansıtırken, Hıristiyanlar, Avrupa, Amerika ve Afrika'nın bazı bölgelerini, Hint medeniyeti, Hindistan, Nepal, Mauritius bölgelerini ifade ediyor. İslam medeniyeti, Orta Doğu, Asya'nın bazı bölgeleri ile Afrika'nın bazı bölgelerini yansıtıyor. “İlkel” medeniyet, Afrika'nın bazı bölgeleri ile sömürgecilik öncesi Amerika’yı, Çin medeniyeti ise Çin ve ona komşu bazı devletleri temsil ediyor.

ABD'deki University of Louisville’den Naveed S. Sheikh’in yaptığı bu orijinal çalışma, son derece çarpıcı ve göz açıcı tespitler ortaya çıkardı. ABD Savunma Bakanlığı danışmanı Samuel P. Huntington’ın “Medeniyetler Çatışması” isimli kitabındaki fikirlerden yola çıkılarak yapılan araştırmada hedef, “insan ölümlerinde medeniyetlerin rolünü” ölçmeye çalışmak idi. Dolayısıyla 0-2008 yılları arasında “dini ve siyasi şiddetin bilançosu” tespit edilerek bunun “dini-kültürel medeniyetlerle ilişkilendirilmesi” sağlandı. İlk olarak, 0-2008 yılları arasındaki 3.000'den fazla, şiddet içeren kapsamlı bir veri listesi çıkarıldı. Daha sonra, tarihin en şiddetli çatışmalarından 276'sı belirlendi. Bunların hepsinde tahmini insan ölümü sayısı 10.000'in üzerindeydi ve onlar ölü sayısına göre sıralandı. Karşılaştırmalı bir sonuca ulaşmak için uygarlık çizgisinde sosyo-dini koşullu şiddet anlayışı üzerinde duruldu, medeniyetlerin, insan öldürme konusunda karşılaştırmalı değerlendirmesi yapıldı.

Metod olarak, son iki bin yılda olan çatışmalar incelenirken, “savaş,” “iç savaş,” “demokrasi” ve “yapısal şiddet” şeklinde 4 kategori belirlendi. Bu çalışmada soykırımlar da inceleniyor ve “soykırım, bir demokrasi biçimi” olarak tanımlanıyor.

Ele aldığımız bu konuda maksadımız bir dinin, inancın, ideolojinin veya medeniyetin şahs-ı manevisini kurumsal olarak suçlamak değil; onun temsilcilerinin veya müntesiplerinin yaptıklarını sayısal ve objektif verilerle tespit etmek ve insanlığa anlatmak, adaletsizliklerin ortadan kaldırılmasına, gerçeklerin bilinmesine katkıda bulunmaktır.

Peki University of Louisville’in araştırmasında çıkan sonuç nasıl yorumlanıyor? Araştırmadaki bulgulara göre, çatışmalardaki ölü sayıları çeşitli tarihi kaynaklara göre ciddi değişiklikler gösteriyor. 0-2008 dönemi içinde asgari 449 milyon, azami 708 milyon (ortalaması 579 milyon) insan öldürüldüğü anlaşılıyor. 

En kan dökücü topluluk Hristiyanlar

İnsan öldürme konusunda Hıristiyan medeniyetinin açık ara önde ve ilk sırada olduğu ortaya çıkıyor. 119,32 milyon ila 236,56 milyon (ortalama 177,94 milyon) insanın Hristiyan topluluklar tarafından öldürüldüğü tespit ediliyor. 

İnsan öldürme konusunda ikinci sırada, ortalama 125,29 milyon ölümle Antiteist (din karşıtı) uygarlık yer alıyor. 

Çin uygarlığı 107,92 milyon (medyan) ölümle üçüncü sırada. 

Öldürme konusunda dördüncü sırada Budist uygarlığı geliyor. Araştırmaya göre 87.95 milyon insan öldürmüşler.

Beşinci sırada 45.56 milyon ölümle “ilkel” uygarlıklar var.

Altıncı sırada 31,94 milyon ölümle Müslümanlar geliyor. 

Yedinci ve son sırada, 2.39 milyon ölümle Hint uygarlığı bulunuyor.

Araştırma sonucuna göre, özünü Hıristiyanlığın oluşturduğu Batı medeniyeti, “ilkel” saydığı kavimlerden dört kat daha fazla insan öldürme günahına sahip.

Hristiyanlar, Müslümanlardan 6 kat fazla kan dökmüşler

Batılılar, El Kaide, IŞİD ve Boko Haram gibi örgütler üzerinden “vahşi” bir küresel algı oluşturdular. Sonra da bu algıyı İslam ve Müslümanlarla eşleştirdiler. Böylece Müslümanlar yeryüzünün en kan dökücü topluluğu olarak görülmeye başlandı.

Özellikle son çeyrek asır içinde kan dökmekten zevk alan, cani, vahşi, kafa kesen ve sürekli katliam yapan topluluklar olarak gösterilen Müslümanların, insan öldürme konusunda en son sırada yer aldığı ve bu konuda en az günaha sahip olduğu gerçeği ortaya çıkıyor.

 

Ortalama ölü sayısının medeniyetlere göre dağılımı aşağıda gösterilmektedir. İlk önce mutlak rakamlarla öldürülmüş olan insan sayıları ve ardından toplamın yüzdesi olarak yansıtılmaktadır.

2008 sene içinde soykırımlardaki kayıpların % 65.5’ini Hristiyanlar öldürdü

Araştırma bize 0-2008 yılları arasındaki 579 milyon ölümden 50,75 milyonun soykırım olarak tanımlanan ölümler olduğunu açıklıyor. 

Adı geçen araştırma, karşılaştırmalı olarak, dünya tarihinin “en kanlı sırrını” ifşa ediyor. Buna göre Hristiyan medeniyetinin, her bakımdan en “kan dökücü” medeniyet olduğu, 119.32 ile 236.56 arasında (ortalama 177,94 milyon) insan öldürme günahıyla, dünya tarihindeki en fazla ölümden sorumlu olduğu ortaya çıkıyor. 

Bu, Miladi 0-2008 dönemi içindeki küresel ölümlerin %30'undan fazlasına tekabül ediyor. Siyasi şiddet vakalarının sayısı açısından, Hristiyanların payı daha da yüksek ve toplam 321 olaydan 166'sını (yaklaşık %52) oluşturuyor.  Bu nedenle, tüm büyük siyasi şiddet eylemlerinin yarısından fazlası Hıristiyan medeniyetinin hanesinde bulunuyor. 

Yapılan araştırmaya göre soykırımlar açısından da yine açık ara ilk sırada Hristiyanlar var. Bütün soykırımların neredeyse yarısını yani 30 soykırımdan 14’ünü Hristiyan medeniyetinin gerçekleştiği ortaya konuluyor. 

Yeryüzündeki soykırımların yarısını Hristiyanlar gerçekleştirmiş olmakla birlikte soykırımlardaki toplam ölü sayıları bakımından tablonun daha da korkunç olduğu ortaya çıkıyor. Bu 14 soykırımın toplam ölüm sayısı 33.24 milyon, yani tüm soykırım ölümlerinin %65.50’si.  Hristiyan uygarlığı, bu nedenle, dünya tarihinin en “kan dökücü” ve “soykırımcı” toplulukları olarak tespit ediliyor.

Araştırmada şu tespitlerde de bulunuluyor:

“Hristiyan savunucuları genellikle din karşıtı ideolojileri dinî medeniyetlerden daha fazla şiddet uygulamakla suçlar.  Soğuk Savaş dönemiyle sınırlı bir perspektiften ziyade geniş bir tarihe bakış açısı alarak, çalışmamız bu hipotezi doğrulamamaktadır.  Bunun yerine, Antiteist uygarlık, 96,79 milyondan 153,79 milyona (ortalama 125,29 milyon, 0-2008 döneminde uygarlıklar arasındaki toplam ölü sayısının %21,64'üne tekabül eden) değişen ölü sayısı açısından ikinci sıradadır.  Bu ölümler sadece 18 olaya yayıldığından, olay başına ortalama ölüm oranının diğer herhangi bir medeniyet kategorisinden daha yüksek olduğu doğrudur.  Soykırım olayları açısından, Antiteist kategorisi de yine nispeten az sayıda olay üzerinden 8.25 milyon ölüme sebebiyetle genel olarak ikinci sırada yer alıyor.

Çin uygarlığı, hem toplam ölü sayısı (107,92 milyon veya toplam ölümlerin %18,64'ü) hem de soykırım ölümleri (5,00 milyon veya %9,85'i) açısından en kan dökücü üçüncü uygarlıktır.

Çin'deki Komünist Devrimle birlikte, Çin uygarlığı büyük ölçüde Antiteist uygarlıkla birleşti, tıpkı Komünist Doğu Avrupa'nın Soğuk Savaş'tan sonra Hristiyan uygarlığına yeniden katılana kadar Antiteist uygarlık kategorisinin bir parçası olması gibi.  Durum böyle olmasaydı, Çin uygarlığı en kan dökücü uygarlık olarak Hristiyanlığı geride bırakabilirdi.

Müslümanlar, 31,94 milyonluk (ortalama rakam) ölü sayısı, toplam dünya ölüm oranının %5,52'sine tekabül ediyor ve bu nedenle Hristiyan medeniyetinin payının yaklaşık altıda biri ve Antiteist katkısının yaklaşık dörtte biri kadar.

İslam medeniyetinin aksine, Budist medeniyeti Batı'da istisnai bir iyi algıya sahip olmuştur.  Halbuki, Budistlerin dünyadaki ölü sayısına katkısı, 87.95 milyon (toplam ölü sayısının %15.19'u) ile Müslümanların neredeyse üç misli.  

Bu günkü 8 milyarlık dünya nüfusu içinde 579 milyon kişinin ölümü yeterince anlaşılamayabilir. Ama bu araştırmada ele alınan savaşların cereyan ettiği 0-1950 arasındaki dünya nüfusuyla, söz konusu ölü sayıları kıyaslanırsa ölümlerin sayı ve oran olarak ne kadar önemli olduğu daha iyi anlaşılacaktır.

Sonuç olarak küresel propaganda gücünün ve yöntemlerinin insanları aldatma, gerçekleri çarpıtma, masumları cani, canileri ise masum gibi gösterme konusunda nasıl etkili olduğu bütün çıplaklığı ile ortada...

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA