ABD’den Afganistan Barış Sürecindeki Çabaları İçin Pakistan’a Teşekkür
ABD’nin İslamabad Büyükelçiliğinden yapılan açıklamada, ABD'nin Afganistan Özel Temsilcisi Zalmay Halilzad'ın, Pakistan Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Kureyşi ve Kara Kuvvetleri Komutanı Kamar Cavid Bajva ile Afganistan’daki barış sürecini görüşmek için başkent İslamabad’da bir araya geldiği bildirildi.
Açıklamada, Halilzad’ın, Afganistan’daki barış sürecinin ilerlemesi için devam eden çabalarından dolayı Pakistan’a teşekkür ettiği belirtilirken, tarafların kalan sorunların hızla çözümünün önemine işaret ettiği vurgulandı.
Pakistan Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Kureyşi’nin, aralarında müzakere heyetinin oluşturulması ve Afganlar arası barış görüşmelerinde yol alınması için Ulusal Yüksek Uzlaşma Konseyi’nin kurulmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdiği belirtildi.
Açıklamada, Kureyşi’nin, Afganlar arası görüşmelerin önünü açmak için mahkumların salıverilmesinin yakında tamamlanacağına dair umudunu belirttiği aktarıldı.
ABD ile Taliban arasında varılan anlaşma kapsamında, Taliban üyesi 5 binden fazla mahkumun, karşı taraftan da 1000'den fazla rehinenin Afganlar arası müzakerelerin başlamasından önce serbest bırakılması gerekiyor.
Afganistan'da barış sürecini başlatan anlaşma
"Afganistan'a Barışı Getirme Anlaşması" adı verilen anlaşma, yaklaşık 2 yıl ABD ile Taliban arasındaki görüşmelere ev sahipliği yapan Katar'ın başkenti Doha'daki Sheraton Hotel'de düzenlenen törenle imzalanmıştı.
Anlaşmaya, ABD adına Halilzad, Taliban adına Siyasi Ofis Başkanı Molla Abdulgani Berader imza atmıştı.
Afganistan'daki ABD, müttefikleri ve koalisyon güçlerinin ülkede konuşlu askerlerinin sayısını 135 gün içinde 8 bin 600'e düşürmesi öngörülen anlaşmada, "Taliban olarak bilinen ve ABD tarafından tanınmayan Afganistan İslam Emirliği'nin anlaşmada belirtilen taahhütlere uyması halinde ABD, müttefikleri ve koalisyon güçleri askerlerinin tamamını 14 ay içinde ülkeden çekecek." ifadesine yer verilmişti.
Anlaşmada, ayrıca Taliban'ın, Afganistan'da saldırılarına son vererek ABD ve müttefiklerine tehdit oluşturmamasını öngörüyor.