Beyaz Saray'daki Türkiye Toplantısının Perde Arkası
ABD Başkanı Donald Trump, Cumhuriyetçi Senatörlerle Salı akşamı Beyaz Saray’da bir toplantı yaptı. Toplantının gündem maddesi Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi alan Türkiye’ye uygulanması olası CAATSA yaptırımlarıydı. Uluslararası basın, o toplantının perde arkasını yazdı. İşte başta BBC, NBC News, Washington Post ve birçok ABD menşeli basında yer alan ABD Başkanı Trump ile senatörler arasında sert tartışmaların yaşandığı o toplantının ayrıntıları…
Toplantı sonrası açıklama yapılmadı ancak toplantıya katılan senatörler ABD basınına bazı bilgiler verdi. Buna göre Trump’ın seçildiği Cumhuriyetçi Partinin önde gelen senatörleri yaptırımların uygulanmasını istedi ve bu konuda Trump’la sert tartışmalara girdi.
Trump, geçen hafta Perşembe günü Beyaz Saray'da gazetecilerin konuyla ilgili sorularını yanıtlarken "Şu an Türkiye'ye yönelik ekonomik yaptırım düşünmüyorum" demişti. Ancak ABD Kongresi'nde, Trump'ın CAATSA'yı (ABD'nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası) devreye sokması gerektiğini düşünen çok sayıda üye var.
Trump, kapalı kapılar ardında yapılan toplantıda, Cumhuriyetçi senatörlerden Türkiye’nin Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi satın almasına ilişkin verilecek tepkiyle ilgili “esneklik” istedi. Senatörler, NATO üyesi bir ülkenin Rusya’dan hava savunma sistemi almasına tamamen karşı çıktı, yaptırım silahının kullanılması gerektiğini söyledi. Senato Dış ilişkileri Komitesi Başkanı James Risch ve Trump arasında yüksek sesli bir tartışma yaşandı. Risch, Trump’ı “Türkiye’ye yönelik uygulanması zorunlu yaptırımlardan geri adım atmayın” diyerek uyardı. Bunun NATO’nun güvenliğini ve F-35’lerin görünmezliğini tehlikeye atacağını söyledi.
Senatörler, ABD Başkanı Donald Trump’ın Senatörlerin Kongre eliyle yaptırım uygulamasına karşı olduğunu ve çözüm istediğini vurguladı. ABD’li senatörlere göre Trump, Erdoğan ile olan ilişkisinin herhangi bir yaptırımdan daha iyi sonuçlar getireceğine inandığını söyledi.
Toplantıya katılan senatör John Hoeven'in verdiği bilgiye göre, toplantıda daha çok "Erdoğan'la nasıl müzakere etmeliyiz?" konusu üzerinde duruldu.
Trump'a yakınlığıyla bilinen senatör David Perdue ise, Trump'ın müzakereye eğilimli yaklaşımını savundu:
"Başkan [Trump] bu konuya çok daha geniş bir bakış açısıyla yaklaşmaya çalışıyor. Eğer sadece Türkiye'nin ne yapmaya çalıştığına bakarsanız, o zaman ağır yaptırım yaklaşımı mantıklı olur. Ancak önce tüm bölgeyi ilgilendiren daha geniş kapsamlı konulara, ardından daha büyük ülkelerde olan bitene bakarsak, kendimizi farklı bir konumda bulabiliriz. Dünyada müttefikler kazanmaya çalışıyoruz."
Perdue, yaptırımlar yerine bazı ticaret anlaşmalarının yeniden gündeme gelebileceğini, çünkü bu tip anlaşmaların Türkiye için önemli olduğunu söyledi.
ABD yönetiminin daha önce, S-400'lerin teslim edilmesi durumunda Türkiye'ye uygulanacağını açıkladığı yaptırımların zaman kaybetmeden açıklanması gerektiğini düşünenler sadece cumhuriyetçi senatörler değil.
Toplantıya davetli olmayan Demokrat senatörler de Trump'a bir mektup yazarak "Hukuka uygun olarak Türkiye'ye yaptırımların uygulanması gerektiği konusunda Dışişleri Bakanı [Mike] Pompeo ve birçok Cumhuriyetçi senatörle aynı fikirdeyiz." ifadelerini kullandı.
Senato Dış İlişkiler Komitesi'nden Demokrat senatör Robert Menendez öncülüğünde yazılan mektupta, "ABD kararlı adımlar atmazsa, NATO'daki pozisyonumuz ve Rusya'ya yönelik yaptırım rejimimizin gücü zarar görür." denildi.
Teksas'tan senatör Ted Cruz, toplantıya katılan senatörlerin çoğunluğunun Türkiye ile ilişkilerin öneminin farkında olduğunu söyledi:
"Ama aynı zamanda Türkiye'nin aynı anda S-400 ve F-35'leri alması da tamamen çelişkili bir durum. Toplantıdaki senatörler de Başkan'ın Erdoğan'a S-400 programını uygulamaması konusunda kesinlikle baskı yapması gerektiği kanısındaydı."
Trump ise yaptırımları uygulamak yerine, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile anlaşma yapmak için zaman tanınması için kendilerini ikna etmeye çalıştı. Trump, Kongre tarafından zorlandığını ancak müzakereci yeteneklerine güvendiğini söyledi.
Trump ne tereddütlerini giderebildi ne de senatörleri ikna edebildi. Toplantı hiçbir anlaşmaya varılmadan sona erdi. Senatörler toplantıyı “aile içinde hala gerilim var” diyerek değerlendirdi. İşte bu yüzden Türkiye’nin Rusya’dan füze savunma sistemi alımına ilişkin hala bir yanıt verilemedi.
Eğer senatörlerin baskısı sonuç verir ve Trump yaptırımların uygulanmasına karar verirse, ilk kez bir NATO üyesi ülke, ABD tarafından yaptırımlara maruz kalmış olacak.
2017'de yürürlüğe giren CAATSA, Rusya'nın savunma sanayi firmalarıyla iş yapan şirket veya ülkelere yaptırım uygulanmasını zorunlu kılıyor.
KAYNAK: BBC, NBC News, Washington Post