Çin, Japonya’nın Balon Sonrası Kaderini mi Paylaşacak?

Çin, emlak krizinin derinleşmesi ve ekonomik durgunluk tehdidi karşısında kamu fonlarını devreye sokmaya hazırlanıyor. Pekin yönetimi, büyük devlet bankalarına fon enjekte ederek ekonomiyi canlandırmayı hedeflerken, bu hamle 1990’larda Japonya’da yaşanan ve uzun süreli durgunluğa yol açan balon ekonomisi çöküşünü hatırlatıyor.

h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

Japon Nıkkeı Asia Editör analizinde, Pekin’in sessizce kamusal fonları devlet bankalarına enjekte etmeye hazırlandığını yazdı. Bu hamlenin emlak balonunun çöküşünün ardından durgunluktan çıkamayan Çin ekonomisini desteklemeyi amaçladığı belirtilen yazıda, durumun 1990’larda Japonya’da yaşanan balon ekonomisinin çöküşü sonrası gelişmeleri hatırlattığına dikkat çekiliyor.

Çin, 1997 Asya finansal krizinden bu yana ilk kez büyük devlet bankalarına kamu fonu enjekte etme kararı aldı. Karar, Salı günü sona eren Çin’in ulusal yasama organı Ulusal Halk Kongresi (NPC) yıllık oturumunda alındı.

Oturumun açılış gününde sunulan hükümet çalışma raporunda Başbakan Li Qiang, büyük devlet bankalarını kamu fonlarıyla desteklemek amacıyla 500 milyar yuanlık (68,9 milyar dolar) özel devlet tahvili ihraç edileceğini duyurdu. Çinli yetkililere göre, 27 yıl sonra bankacılık sektörüne yapılan bu ilk kamu fonu enjeksiyonu tedbir amaçlı olup aşamalı olarak uygulanacak.

Bu miktar, 27 yıl önce bankacılık sektörüne yapılan müdahalenin yaklaşık iki katı. Ancak Çin ekonomisinin o döneme kıyasla önemli ölçüde değiştiği de göz önünde bulundurulmalı. Çin ekonomisi 1990’ların sonlarından bu yana neredeyse 20 kat büyüdü ve bankaların kredi hacmi de büyük ölçüde arttı. Ancak bu büyümenin temel itici güçlerinden biri olan emlak sektörü, uzun yıllar GSYİH’nin yaklaşık %30’unu oluşturduktan sonra tamamen çöktü.

Çin bankacılık sektöründe batık kredilerin artmaya devam etmesi, 25 yıl öncesine kıyasla çok daha büyük bir finansal risk anlamına geliyor.

Kamu fonu enjeksiyonu hamlesi, emlak balonunun çöküşünün ardından durgunluktan çıkamayan Çin ekonomisini desteklemeyi amaçlıyor. Ancak bu durum, 1990’larda Japonya’da yaşanan balon ekonomisinin çöküşü sonrası gelişmeleri hatırlatıyor.

Mevcut ekonomik kriz ve özellikle emlak piyasasındaki uzun süreli durgunluk nedeniyle, Çin’in 25 yıl önce Zhu döneminde uygulanan reformlardan çok daha ağır önlemleri devreye sokması gerekiyor.

NPC oturumunda ekonomiyi canlandırmaya yönelik başka kararlar da alındı. Ancak Çin’in ekonomik politikalarının başındaki isim olarak görülen Li, bu yeni önlemler hakkında açıklama yapmaktan kaçındı.

2024 sonbaharından bu yana Çin, emlak piyasasını yeniden canlandırma hedefi doğrultusunda iddialı bir plan izliyor. Ancak bu yılki NPC oturumunda, emlak krizini kökten çözecek kapsamlı bir strateji sunulmadı. Bu eksiklik, krizin yalnızca bir iki yıl değil, beş yıl veya daha uzun süre boyunca Çin ekonomisini olumsuz etkilemeye devam edebileceği anlamına geliyor. En kötü senaryoda, Çin, Japonya’nın balon sonrası ekonomisine benzer bir duruma düşebilir.

Aslında Çin, şimdiden derin bir deflasyonun eşiğinde bulunuyor. 5 Mart’ta hükümet çalışma raporunu sunarken Başbakan Li, tüketimdeki durgunluk, zor durumdaki şirketler, mali sıkıntılar içindeki yerel yönetimler ve emlak piyasasındaki çöküş gibi derin ekonomik sorunları kabul etti. Ayrıca, bütçe açığını bu yıl %4’e çıkarma ve harcamaları önemli ölçüde artırma gibi son yıllarda görülmemiş agresif önlemler açıkladı.

Ancak Li, bu fırsatı kullanarak bu önlemleri yerli ve yabancı gazetecilere açıklamak yerine sessiz kalmayı tercih etti. Böylece, hem Çin içinde hem de uluslararası alanda ekonomik kriz karşısında alınan önlemlerin önemini vurgulama şansını kaçırmış oldu.

Bu belirsizlik ortamında, yabancı sermayenin Çin’den çıkışı hızlanıyor.

"Japon balonu" nedir?

"Japon balonu", 1980'lerin sonu ve 1990'ların başında Japonya'da yaşanan ekonomik krizi ifade etmektedir. Bu dönemde, emlak ve borsa fiyatları hızla yükselmiş, ancak daha sonra bu "balon" patlayarak uzun süreli bir ekonomik durgunluğa yol açmıştır.

Japon ekonomisi, 1990'lar boyunca ve 2000'lerin başına kadar durgunluk yaşamış, fiyatlar düşmüş ve bu da tüketimi ve yatırımı azaltarak deflasyonist sonuçlar doğurmuştur. Japon ekonomisinin "Kayıp On Yıl" olarak adlandırılan bu süreçte, birçok banka, batık krediler nedeniyle iflas etmiştir.

 

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA