The Jerusalem Post gazetesi yazarlarından Susan Rolef: Trump’ın Zaferi, ABD ve İsrail için Korkunç Sonuçlar Doğuracak
ABD başkanlık seçimleri öncesinde The Jerusalem Post yazarı Susan Rolef, Donald Trump’ın seçimi kazanması halinde ABD ve İsrail için “korkunç sonuçlar doğuracağı” uyarısında bulundu.
Rolef, İsrail’de Trump’a verilen geniş desteğe dikkat çekerek, halkın büyük bir kısmının Trump’ın “İsrail için daha iyi” olduğu düşüncesinde olduğunu belirtiyor. Ancak, bu düşüncenin mantıklı görünse de derinlemesine değerlendirilmesi gerektiğine işaret ediyor. Netanyahu’nun Trump’a olan sempatisinin halk üzerindeki bu algıyı güçlendiren bir etken olduğunu ifade ederken, Trump’ın İsrail için gerçekten iyi olup olmadığının daha yakından incelenmesi gerektiğini öne sürüyor.
Rolef, Trump’ın illiberal, kaba ve kadın düşmanı duruşunun yanı sıra beyaz olmayan göçmenlere karşı ırkçı tavrını eleştiriyor. Trump’ın zaman zaman faşistlere ve Nazilere sempati gösterdiğini ima eden açıklamalarını hatırlatarak, “Böyle dostlar varken, düşmana gerek yok” ifadesini kullanıyor. 2017’de Virginia’nın Charlottesville kentindeki aşırı sağcı mitinge katılan neo-Nazileri savunması ve emekli Deniz Generali John Kelly’nin aktardığı “Hitler bazı iyi şeyler yaptı” sözleri de eleştirilerinin merkezinde yer alıyor.
Netanyahu-Trump İlişkisi
Netanyahu’nun Trump’a olan desteğiyle ilgili iki önemli noktaya dikkat çeken Rolef, Netanyahu’nun “yeni bir otoriter” figür olarak Trump ile uyum içinde olduğunu belirtiyor. Ancak, iki lider arasındaki ilişkinin karşılıklı bir hayranlık ilişkisi olmadığını da vurguluyor. Trump’ın İsrail’e yönelik desteğinin, ABD’nin bölgedeki izolasyonist politikalarıyla çeliştiğini ve Netanyahu’nun Trump ile ilişkisinin tek taraflı kaldığını ifade ediyor.
Ortadoğu Barışı ve Müslüman Seçmenlere Yönelik Mesajlar
Seçim kampanyasının son aşamasında Trump’ın, Orta Doğu’da barış vaadiyle Müslüman seçmenlere yönelmesinin İsrail hükümetinde endişe yarattığı belirten yazar, Trump’ın Filistin devleti kurulmasını desteklediğinin bilindiğini ve bu yaklaşımın İsrail açısından riskli olduğunu ifade ediyor.
Son olarak, Harris’in ideal bir aday olmadığı kabul edilse de, Trump’ın zaferinin demokratik değerler açısından büyük tehlike taşıdığını vurguluyor. Trump’ın 2020 seçim sonuçlarını kabul etmemesi ve Kongre Binası baskınını “sevgi dolu bir gün” olarak nitelendirmesi uyarıların temelini oluşturuyor. Trump’ın iklim değişikliğini reddetmesi ve NATO’nun varlığını sorgulaması gibi pozisyonlarının İsrail ve dünya için tehdit oluşturduğuna dikkat çeken Rolef, “Trump’ın zaferi ABD ve İsrail için korkunç sonuçlar doğuracak” ifadesiyle yazısını sonlandırıyor.