AB ve ABD’nin yaptığı gibi Enflasyona ve Enerji bağımlılığına karşı tek çözüm %100 temiz ve milli yenilenebilir enerjiye yönelmek!
Enflasyonu bitirmek, 2053 sıfır emisyon hedefimize ulaşmak ve cari açığı bitirip ihracatımızı taçlandırmak için AB, G7 vb. gelişmiş ülkelerdeki gibi inovatif milli enerji politikalarına, %100 yenilenebilir enerjiye yönelmemiz Dubai’deki COP28’de de görüldüğü üzere kaçınılmaz hale geldi!
Bilindiği üzere COP28 Klima konferansında tüm ülkelerinin uzlaşması ile fosilden uzaklaşma kararı alındı. Ayrıca burada AB, ABD ve diğer gelişmiş ülkeler öncülüğünde 118 ülke 2030’a kadar yenilenebilir enerjiyi 3 katına çıkarma taahhüdünde bulunmasına rağmen, ülkemiz buna maalesef katılmadı.
AB, Çin, ABD vb. ekonomik gelişmiş ülkeler 2023’de kişi başı ortalama bizden 7-8 kat daha fazla güneş ve rüzgar santrali kurdu. Böyle devam ederse aşırı %70-80 arası enerji (fosil ve nükleer yakıtı) ithal etmeye devam edeceğiz, yani kendi ayağımıza kurşun sıkıyoruz çünkü ekonomik fosil kaynak bulup bulamayacağımızda kesin değil, bulsak bile sıfır emisyon hedefimizden dolayı uzun vadeli olmayacak!
118 ülke, içindeki bizden epey geri olan çok ülke dahi 3 katına çıkarınca bizi yenilenebilir enerjide geçecek. Çünkü yaklaşık 60 bin MW yenilenebilir gücümüzü 2030’a kadar %50 artırıp 90 bin MW’ta çıkarma resmi hedefimiz varken, bu 118 ülkenin 3 katına çıkarma, % 200 artırma hedefi var!
Her ne kadar bazı yetkililer ya da medyada enerji uzmanı olarak konuşanlar yenilenebilir enerjide Avrupa’da 5’inciyiz ya da dünyada 12’inciyiz dese de hatalı kıyaslamadan kaynaklı bu sonuçlar doğruyu yansıtmıyor. Yenilenebilir enerjide kişi başı ya da oransal kıyaslamada 100. sıralara yakınız. Yukarıdaki 118 ülkenin geneli, içlerinde yer alan Avustralya, Suudi Arabistan vb. ülkeler fosil ya da nükleer yakıt, uranyum zengini çok sayıdaki ülke dahi 2030’a kadar bizi geçecek. Hem kişi başı güçte hem de oransal kıyaslamada sonlara doğru ineceğiz!
Örneğin, Almanya 2023’de 1 milyondan fazla güneş enerji santrali kurdu, bizde 1000 adet dahi kurulmadı. İngiltere’de her ay 17 binden fazla ev vb. çatısında güneş enerji santrali (GES) kuruluyor, bizde bu yok denecek kadar çok az! ABD’de, Almanya’da, Avustralya’da vb. ülkelerin her birinde 3 - 5 milyon arası mesken, işyeri vb. çatısında GES var. Bizde 3 bin adet çatıda dahi böyle GES yok! Bu tür küçük tesislerde genelde finansman sorunu da yok. Müstakil ev sahipleri, kobiler rahat bir şekilde yatırım yapabilir. Almanya’daki gibi yılda böyle bir milyon tesis yapıldığında, yılda en az 15-20 milyar dolar yatırım demektir. Ancak bizde böyle küçük tesisler pek yapılamıyor!
Bunun nedeni, halkın, sanayicilerin, kobilerin vb. üretici olması ve üretilen ihtiyaç fazlasını enerjiyi piyasasına satması mevzuatla, tarifelerle ve aşırı prosedürle engellenirken, enerjide tekelleşmenin ve ithalatın önünün açılmasıdır. Devletin enerjiyi adil bir fiyattan satın alması zarar değil, devlete de kazandırır. Çünkü yenilenebilir enerji ortalaması piyasa toptan fiyatından daha düşüktür.
Gelişmiş dünyanın çoktan vazgeçmeye başladığı, ekonomikliğini ve geleceğini kaybetmiş Fosil ve Nükleer bazlı politikalar bizi enerjide %75 civarı ithalata mecbur ediyor, geçen yıllarda da açıkça görüldüğü üzere, ekonomimize ve sağlığımıza büyük zararlar veriyor!
Enerjide acil ve köklü politika değişikliği olmazsa ülkemiz bu enflasyon cenderesinden kalıcı ve etkili şekilde kurtulamaz!
Güçlü Türkiye yüzyılı için, geçen yüzyılı belirleyen G7 ülkelerini geçmemiz şart. Delilleri ile Türkiye, G7, AB ve dünya kıyaslamalı enerji raporu hazırladık. Raporda yenilenebilir enerjiyi G7 ve AB’deki gibi hızlandırma çözüm yollarını açıkladık. Bu raporla amacımız, 1453 Fetih ruhu ile G7 ülkelerini geçebilecek ülkemizin milli ve ekonomik Yenilenebilir Enerji ihracatına geçmesine, Elektrifikasyon dönüşümüne ve ülkemizdeki büyük enerji ve enflasyon sorununun çözümüne katkıda bulunmak!
Dünyada ve ülkemizde enerji raporu özeti
Giriş, Kısaca durum tespiti!
Bilindiği üzere enerji, ekonomimizin motoru ve hayatımızda olmazsa olmazlardan. Enerjide yaklaşık %70-75 dışa bağımlılığımız cari açığımızın ve yüksek enflasyonun en önemli nedeni. Ancak, AB, ABD vb. gelişmiş ülkelerin yaptığı gibi enflasyonu yenilenebilir enerji ile düşürüp, cari fazla vermeye geçmek zor değil!
Yakında Dubai’deki COP28 Klima konferansında tüm ülkelerinin uzlaşması ile fosilden uzaklaşma kararı alındı. Ayrıca burada AB, ABD ve diğer gelişmiş ülkeler öncülüğündeki 118 ülke 2030’a kadar yenilenebilir enerjiyi 3 katına çıkarma taahhüdünde bulunmasına rağmen, ülkemiz buna maalesef katılmadı.
Dünya tarihinde, enerjide ilk defa böyle iki büyük dönüşümü aynı anda yaşıyoruz: Yani, hem hızlıca yenilenebilir enerjiye hem de Elektrifikasyona geçiş! Aktüel %20 civarı olan enerjimizdeki elektrik oranı, dünyada %70’e doğru artarak Elektrikli sisteme geçeceğiz1. Gelişmiş dünyada elektrikli araçlara-ulaşıma hızlı geçişler, doğalgazlı kombi yerine ısı pompalarının çok yaygınlaşması ve yenilenebilir enerjiden hidrojen gazı üretiminin yaygınlaşmaya başlaması bunun örneklerindendir.
Bu çerçevede, AB 2035’den itibaren benzinli ve mazotlu araç satışını yasakladı ve 2040’a kadar fosil yakıtla (doğalgaz, kömür vb.) ısınmayı aşamalı olarak durdurmayı kabul etti.
Yenilenebilir enerji üretiminde hem potansiyelimize hem de ihtiyacımıza göre çok yavaşız. Fosil enerji ithal ettiğimiz gelişmiş ülkeler dahi kişi başı bizden çok daha fazla yenilenebilir enerji üretiyor.2 Nedeni ise, ülkemizde muazzam ve ihtiyacımızın yüzlerce katı yenilenebilir enerjimiz olmasına rağmen, yatırımların önü halka, kobilere, sanayideki lisanssızlara vb. yeterince açık değil, çok kısıtlamalar, engeller var!
AB, ABD vb. diğer gelişmiş bazı ülkelerin enerji politikalarından örnekler:
Kömür: AB ve diğer gelişmiş ülkelerin öncülüğünde “Kömürden Çıkma İttifakı” kuruldu. Kömürden çıkış ittifakı PPCA (Powering Past Coal Alliance ) 167 ulusal ve yerel hükümet, işletme ve kuruluşunu kapsamaktadır. Üyeler kömürden hızlı çıkıp temiz enerjiye geçişi hızlandırmayı taahhüt ediyor. Dünyanın en gelişmiş G7 üyelerinin tümü ile OECD ülkelerinin geneli PPCA’ya dahil oldu. Bu çerçevede Avusturya, İsveç, İsviçre3 vb. AB ülkeleri kömüre çoktan son verdi. Avusturya vb. birçok AB ülkesi gibi Fransa’da 2023’de kömürden elektrik üretimini ilk defa %0’a indirdi. Almanya dahil AB’nin geneli de 2030’a kadar kömüre tamamen son verecek. Bizde ise durum tam tersi, teşvik edip ithal kömürü sürekli artırdık. İthal kömüre dayalı santralleri teşvik edip artırmayı bırakıp4, kömürden çıkış ittifakına katılmalıyız. Çünkü bu hem ekonomimize hem de ekolojik dengeye büyük yarar sağlar!
Nükleer: Her ne kadar COP28’de ABD öncülüğünde az sayıdaki ülke nükleeri artırma sözü verse de, ABD dahil diğer imzacı ülkelerin nükleerde yaptıkları azaltmalar ile bu beyanları genelde çelişmektedir. Çünkü Nükleer enerjinin birincil enerjideki oranı dünyada %4’e düştü, hızla düşmeye devam ediyor5. Bununla birlikte ABD, AB ve diğer gelişmiş ülkelerin geneli %100 yenilenebilir enerjiye doğru hızlıca ilerliyor! ABD dahil 118 ülkenin yenilenebilir enerjiyi 2030’a kadar üç kat artırma taahhütü de bunun en önemli göstergelerinden biridir.
Dünyada nükleere pek ilgi kalmazken, yenilenebilir enerji artış oranları %95 civarı!6 ATOM’un babası, keşfeden, dünyanın en büyük ekonomilerinden ve adil paylaşım Gini katsayısında ABD’den de iyi olan Almanya, Nisan 2023’de nükleer elektriğe tamamen son verdi. İtalya, Kazakistan, Avusturya vb. de çok daha önceden son vermişti. İspanya gibi birçok ülke de en geç 2030’larda nükleere son vermeyi kesinleştirdi. Dünyamızda en çok nükleer yakıt, uranyum üreten Avustralya ve Kazakistan’da bir tane dahi nükleer santral yok!
%100 yenilenebilir: Dünyada Norveç gibi 10 civarı ülke elektriğini %100 yenilenebilir enerjiden üretiyor. Elliye yakın ülkede %70 ile %100 arasında. Bu gidiş hızıyla 2030’lara kadar en az 50 civarı ülke %100 elektriğini yenilenebilir enerjiden üretecek. Avrupa lideri en büyük ticari ortağımız ve bizden hidrojen ithal7 etmek isteyen Almanya dahi bu ekimde %80, Avusturya ise bu yaz %100’e yakın yenilenebilir enerjiyi yakaladı! Sadece Almanya vb. değil, G7 ve AB’nin genelinde durum benzer ve en geç 2030 veya 2040’larda elektrikte %100 yenilenebilir enerjiye geçerek, fosili ve nükleeri sıfıra yaklaştırma ya da son verme hedefleri mevcut. Ancak enerjimizde yapılanların çoğu bunların tersi, 2030 elektrikteki yenilenebilir enerji hedefimiz sadece %45 civarı! 2030’a kadar toplam genel enerjideki yenilenebilir enerji hedefimiz ise %20 civarı ile çok düşük. AB’de ise bu oran genel enerjide en az %42,5-%45!
Neden %100 Yenilenebilir Enerjiye yönelmemiz şart?
Çünkü %100 enerji bağımsızlığı için ve pahalılıktan, bağımlılıktan, sağlıksız enerjiden tek kurtuluş yolumuz %100 yenilenebilir enerjiden geçiyor!
1.Nükleer ve fosil enerjilere göre çok ekonomiktir; özellikle güneş, rüzgar ve HES çok yaygın potansiyelli ve caziptir.
2.Yerli ve Millidir. Dışa bağımlılıktan kurtarır. Nükleer gibi yakıtı dahil geneli ithal değildir!
3.Nükleer ve fosildeki gibi kömür, gaz, petrol uranyum vb. gibi pahalı yakıta bağımlılık sorunu yok!
4.Arz güvenliği sorunu oluşturmaz, temiz ve güvenilir. Nükleer gibi radyoaktif sızıntı, patlama riski yok!
5.AB, ABD vb.ndeki gibi üretimi halka, milyonlara yayılırsa tekelleşmeyi önler.
6.Stratejiktir: Savaşta, deprem vb. gibi doğal felaketlerde merkezi çok büyük santraller gibi toptan zarar görmesi imkansızdır!
7.Sağlımızı, çevreyi ve ekonomimizi korur! Nükleer gibi çok tehlikeli, fosil gibi emisyonlu, zararlı atıkları yoktur!
8.AB’nin uygulayacağı karbon vergisinden ticaretimiz olumsuz etkilenmez!
9.Savaşta, deprem vb. felaketlerde Ana Şebeke çökse bile, çatılarda kurulacak güneş santralleri şehirlerin tamamen karanlığa boğulmasını, iletişimin kesilmesini engeller ve diğer enerji ihtiyaçlarını önemli oranda karşılamaya devam eder!
10.Teknolojik yatırımları ve istihdamı artırır!
11.Enerjide %100 bağımsızlaşmayı sağlar!
12.Enerjide geleceği yakalarız ve enerjide dönüşümlerin öncülerinden oluruz!
13.Çok yüksek enerji ihracatına vesile olup, cari açığı kapatır!
Yenilenebilir enerjiden pek anlamayan enerjide yetkili ve etkili kimselerde çok yanlış anlayışlar var: Örneğin, ülkemizin yenilenebilir enerji potansiyelinin yeterli olmadığı8, %100 çözüm olamayacağı, kaliteli ve sabit güç çıkışlı baz güç olamayacağı, ana kaynak olamayacağı, teknik kapasite ve Enterkonnekte sisteminin yetersiz olduğu, HES potansiyelimizin bittiği vb. gibi! Bunların yanlışlığını her yönden bilimsel, uluslararası ve resmi delillerle ispatlamaya hazırız!
Sonuç:
Başta GES, RES olmak üzere, Pompaj HES, Batarya vb. depolama teknikleri çok gelişerek 7 gün 24 saat 365 gün kesintisiz temel güç oldu ve de ucuzlayarak çok rantabl hale geldi. GES, RES, HES, Jeotermal, Biyoenerji gibi çok müthiş potansiyelli temiz enerjilerimiz ve depolamalarla, dünyada çok ülkenin uygulayarak ispatladığı gibi, %100 yenilenebilir enerjiyle kesinlikle arz sıkıntısı oluşmaz ve çok daha ekonomiktir.
AB’nin REpowerEU planı ve ABD’nin yenilenebilir enerji ile enflasyonu düşürme yasası temiz enerjiye yatırımları çok müthiş artırdı. Ekonomimize yük getirmeyecek, aksine enerjide ihracata geçirecek mevzuat modelini Almanya’dan biliyoruz. Ve bu sayede Almanya, ABD, Avusturalya, Japonya, Hollanda vb.nde ki gibi milyonlar, yüz milyar dolarlarını kısa sürede yatırıma dönüştürür.
Böylelikle, %100 Yenilenebilir Enerji ile ekonomiye darbe vuran çok yüksek enerji ithalatından kurtulup, enerji ticaretinde cari açığı kapatıp, enerji ihracatına emin adımlarla ve hızlıca geçebiliriz!
Dipl. Ing. Bünyamin Kurt
(Enerji ekonomisi Politikaları ve Tekniği uzmanı, Yenilenebilir Enerji araştırmacısı ve yazarı, Yüksek Elektrik Mühendisi)
Bünyamin Kurt, kısaca Kimdir?
İlk akademik teknik eğitimi Marmara Üniversitesi’nde bitirdi. Daha sonra, Berlin Ekonomi ve Teknik Üniversitesi’nin Elektrik Enerjisi Mühendisliği Bölümünü Almanca olarak tamamladı. Almanya’nın değişik şehir ve firmalarında yenilenebilir enerji üzerine teknik araştırmalar, enerji tasarrufu, depolama üzerine çalışmalar ve sahada uygulamalar yaparak enerjide uzmanlaştı. Türkiye ve Almanya’da kurduğu şirketlerle enerji sektöründe sahada yüzlerce EPC uygulamaları yaptı. Ticari İngilizce eğitimini Berlin’de LCCI-2 sertifikası alarak ve Arapça eğitimini de İlahiyat fakültesini tamamlarken aldı!
Avrupa’nın en büyük uygulamalı bilimler araştırma ve geliştirme organizasyonu Fraunhofer Enstitüsü’ndeki çalışmaları sırasında ise enerji ekonomisi üzerine geniş çaplı araştırmalar yaptı, raporlar hazırladı.
*Yukarıda ve ekte özetlenen konuları SABAH, Independent, TRT, Gerçek Hayat, Beyaz TV, Ülke, TV-NET, Akit TV, KONTV vb. uluslararası, ulusal ve yerel onlarca medyada anlattı! Enerji araştırmalarına, medyadaki sunumlarına ve enerji yazarlığına devam etmektedir!
Kaynaklar:
Kaynaklar:
Kaynaklar:
^ https://poweringpastcoal.org/members/
1 https://www.aa.com.tr/tr/ekonomi/epdk-2022-yili-ortalama-elektrik-toptan-satis-fiyatini-belirledi/2860815
2 www.irena.org, https://www.wiwo.de/politik/deutschland/regierungsbildung-koalition-will-ausstieg-aus-dem-gas-ab-2040/27817086.html
3 https://enerji.gov.tr/bilgi-merkezi-enerji-nukleer-enerji
4 https://www.aa.com.tr/tr/ekonomi/petrol-zengini-suudi-arabistan-ekonomisini-gunese-cevirdi/2207169, www.aa.com.tr/tr/ekonomi/rosatom-ab-yaptirimlarinin-akkuyu-ngsnin-agini-
5 https://www.irena.org/Data
6 https://ourworldindata.org/grapher/nuclear-renewables-electricity
7 https://enerji.gov.tr/Media/Dizin/EIGM/tr/Raporlar/TUEP/Türkiye_Ulusal_Enerji_Planı.pdf
8 https://ember-climate.org/data/data-tools/data-explorer/
9 www.teias.gov.tr
10 https://www.ntv.com.tr/ekonomi/turkiye-almanya-icin-yesil-hidrojen-tedarikcisi-olabilir,53RBUoUAJ06ytBUb2Ea5Eg
* Gerçek Hayat dergisi, https://twitter.com/ulketv/status/1671094747665158144, https://twitter.com/akittv/status/1665361305828458496, https://www.aksutvhaber.net/enerji-uzmani-bunyamin-kurt-gundem vb.