Gazze’de devam eden soykırım 10 ayı geride bıraktı. Filistin idaresi, Gazze soykırımında katledilen insan sayısını 40.450 olarak vermektedir. Ancak Gazze’de yardım faliyetlerine katılan bir grup Amerikalı doktor ve hemşirenin, ABD Başkanı Joe Biden’a, eşine ve yardımcısına 25 Temmuz 2024’te yazdıkları bir mektupta, öldürülen insan sayısının, Filistin makamlarının açıkladığı rakam olan 40.000’nin[1] çok çok üzerinde olduğunu belirttiler. Doktorlar, Gazze gözlemlerine, yaşadıkları tecrübelere ve saha gözlemlerine dayanarak ölü sayısının en az 90.000 olabileceğini yazdılar.[2] Başka bir grup doktor, yine saha gözlemlerine ve teknik hesaplamalara dayanarak Gazze’deki soykırımda katledilen insan sayısının 186.000’den fazla olabileceğine dikkat çektiler.[3]
Modern dönemin en kanlı soykırımı olarak kayıtlara geçen Gazze soykırımı, İsrail devletinin uyguladığı politik ve askeri taktikleriyle, Suriye, Yemen, Sudan, Ukrayna gibi devam eden savaş ve iç savaşlardan net şekilde ayrışmaktadır. Adı geçen savaş sahalarından farklı olarak, dünyanın süper gücü olarak ABD ve Batılı devletlerin neredeyse sonsuz desteğiyle İsrail, işgal altında tuttuğu, daracık bir şeride sıkıştırılmış 2.3 milyon sivil insana karşı gerçek anlamda bir soykırım uygulamaktadır. Baştan beri sivil altyapıya yönelen saldırıların temel amacı, Gazze’de büyük bir katastrofi meydana getirerek yaşamı felç etmek ve olabildiğince çok sayıda sivili katletmek olduğu açıktır. Nitekim 75.000 ton (yetmişbeşbinton, kişi başına 30 kg bomba) bombanın kullanıldığı sivil altyapıya yönelik bu saldırılarda 380 bin konut, 412 okul ve üniversite, 32 hastane ve 53 sağlık ocağı, 556 cami, üç kilise kullanılamaz hale getirildi veya tamamen yıkıldı. Filistin hükümeti bu yıkımın en az 30 milyar dolarlık ekonomik kayba yol açtığını belirtti.[4]
İsrailin Gazze’de ve Batı Şeria’da Filistin halkına uygulamakta olduğu soykırımda katledilen onbinlerce insandan biri 28 yaşında genç bir hekim olan Dr. Saaed Maher Abdel Hadi Darabieh’dir. Saed, 1995 yılında Jabalia mülteci kampında, hasta bakımında çalışan hemşire bir babanın ilk çocuğu olarak dünyaya geldi. Bir yıl sonra Saaed’in babası, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde, Beyt Lahia bölgesinde bir ev satın aldı ve aile mülteci kampından kendi evlerine taşındı. Saaed Beyt Lahia’daki evlerinde, sevgi dolu bir aile ortamında büyüdü. Beş erkek ve iki kız kardeşin en büyüğü olarak Saaed, kardeşlerinin kahramanı ve hepsi için rol modeldi. İlk ve orta öğrenimini UNRWA (BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı) okullarında tamamlayan Saaed, okuduğu lisenin parlak öğrencilerinden biri olarak derece ile mezun oldu.
Dr. Saaed Maher Darabieh
Sağlık sektöründe çalışan anne ve babası, Saed'in tıp fakültesine giderek saygın bir doktor olmasını, kardeşlerine ve ailesine liderlik etmesini arzuluyordu. Bu ideallerle büyüyen Saaed, 2013 yılında Mısır’daki Zagazig Üniversitesi Tıp Fakültesine girmeye hak kazandı. Başarılı ve yoğun geçen 6 yıllık tıp eğitiminin ardından 2019'da doktor olarak halkına hizmet etmek üzere Gazze'ye döndü. Dr. Saaed, mesleğinin daha başlangıcında birbirini takip eden bir dizi kriz ve trajedinin ortasında çalıştı. Başta Corona krizi olmak üzere, İsrail devletinin ‘çim biçme’[5] olarak adlandırıdığı ve mutad hale getirdiği Gazze’ye yönelik saldırılarından kanlı 2021 Ramazan ayı saldırısında Sağlık Bakanlığı hastanelerinde ve daha sonra UNRWA kliniklerinde bir yıl çalıştı. Son olarak Gazze'deki Şifa Hastanesi'nde üroloji ihtisasına başladı ve devam eden çatışmada şehit oluncaya kadar burada kaldı.
Dr. Saaed’i tanıyan herkes onun için parlak bir gelecek öngörüyordu. İşine bağlılığı, hastalarıyla kurduğu iletişim ve mesleki olarak kendini geliştirme, akademik kariyerine adanmışlığı, tıp camiası ve aile çevresinde ona ayrı bir ilgi doğurmaktaydı. Kendisiyle yapılan bir görüşmede Dr. Saaed'in erkek kardeşi, Gazze dışından kendisine gelen iyi bir iş fırsatına Dr. Saaed’in, halkının kendisine ihtiyacı olduğunu ifade ederek ve halkının zor günlerinde Allah’ın rızasını umarak hizmet etmeyi bir zorunluluk görerek Gazze'den ayrılmayı redettiğini dile getirmektedir.
Dr. Saaed, tıp dışında, farklı alanlarda da okumalar yapmaya özellikle zaman ayırırdı. İyi bir yüzücü ve amatör bir dalgıç olarak Gazze’deki gençlik klüplerinin enerjik ve güleç yüzlü üyelerindendi. Yüzmenin yanı sıra futbol başta olmak üzere sporun farklı dallarıyla ilgilenir, sporun hem ruhi hem bedeni olarak kendisini disipline etmede önemli olduğunu ifade ederdi. Onu tanıyan herkes, toplum içindeki rahat tavrını ve hastalarla olan şefkatli iletişimini takdir ederdi. Dr. Saed'in sosyal medya hesaplarında, yetersiz kaynaklar ve doktor geliri kısıtlamaları başta olmak üzere, 7 Ekim öncesinde Gazze tıp camiasının karşı karşıya olduğu çok sayıda soruna dair tartışmalarda, kendine has mizahi yaklaşımlarıyla sonuçlara değil temele dikkat çeker ve tartışmacıları halk için çalışmaya, Allah için fedakarlık etmeye davet ederdi.
Dr. Saaed, kendi gibi doktor olan arkadaşı Dr. Haneen Abu Safia ile 2021 yılında dünya evine girdi. Uyumlu bir aile olarak mutlu bir yuva kuran çiftin 2022 yılında ilk çocukları Ayman dünyaya geldi. Şehadetinden kısa süre sonra da, İsrail saldırıları altında bir yetim olarak ikinci çocukları Ahmed dünyaya geldi.
Şehit Dr. Saaed'in babası ve kucağında çocuğu Ayman
Gazze'deki soykırımının başladığı hafta, 9 Ekim 2023'te Gazze sağlık idaresi acil durum ilan etti ve bütün sağlık personeli için bir acil durum programı başlatıldı. Dr. Saaed, acil durum programının başlamasıyla, ailesinden uzun süre ayrı kalacağını anladı. Anne babası, eşi ve diğer aile üyeleriyle vedalaştı ve annesine, oğlu Ayman ile ikinci çocuğuna (Ahmed) yedi aylık hamile olan eşi Dr. Haneen'i emanet ederek görev yeri olan Şifa Hastanesi'nin acil servisinde çalışmaya başladı. Kader Dr. Saaed’e başka bir yol çizmişti; o gün Dr. Saaed’in kullandığı telefon arızalanmış, bu olağan dışı günlerde ailesiyle iletişim kurabilmek ve çalışabilmek için onu tamir etmesi gerekmişti. Dr. Saaed, hastaneye gitmeden önce, yol üstündeki Jabalia kamp pazarında telefonu tamir etmeye gitti. Öğle saatlerinde kampın merkez bölgesinde (Jabalia Kampı) iken İsrail uçakları kampı ve Pazar yerini bombaladı. Bu saldırı ile İsrail Gazze soykırımının ilk korkunç katliamını gerçekleştirdi.[6] Bombalanan yer Filistin'in ve belki de dünyanın en kalabalık kampının merkez pazarıydı. Gazze sağlık bakanlığı yaptığı açıklamada, ilk verilere göre 50 sivilin şehit olduğunu ve yüzlerce sivilin yaralandığını duyurdu. Ailesi, Dr. Saaed'e uzun saaatler boyunca ulaşamadı, yüzlerce yaralı ve şehitlerin arasında uzun saatler boyunca onu aradılar, ancak ertesi gün onun da şehitler arasında olduğunu tespit edebildiler. Böylece Dr. Saaed, Gazze soykırımında şehit olan ilk doktor olarak kayıtlatra geçti ve yazık ki sonuncusu da olmadı.
Şuanda Han Yunus'ta yerinden edilmiş onbinlerce siville birlikte çadırda yaşayan Dr. Saaed'in eşi Dr. Haneen ile şehit Dr. Saaed’i konuştuk. Dr. Haneed ondan özlem ve sevgiyle bahsederek şunları söyledi: "Sevgili eşim bana iki yetim çocuk bıraktı. Onların masum ve güzel yüzlerinde mutlu anılarımızı görüyorum. Daha yaşamın başında maruz kaldıkları acılar için derin bir keder duyuyorum, onlardan çalınan bir babanın sevgisidir, bunu hak edecek nasıl bir günahları oldu bu masumların? Gazze’de kırk binden fazla şehit var ve onbinlerce yaralı. Yetimler ve dulların sayısı ise bunlardan kat be kat fazla. Başta iki yetimimin babası sevgili eşim olmak üzere, Gazze’nin şehitleri, bir mezarı bile olmayan kayıpları, yetimleri, dulları, haber bültenlerinde bahsedilen soğuk ve ruhsuz rakamlardan ibaret değiller. Her birinin bir hikayesi var, yürek burkan bir dramı var bu insanların."
Ertesi gün aralarında Filistin Sağlık Bakan Yardımcısı Dr. Yousef Abu-Al Rish’in de bulunduğu meslektaşları ve mesai arkadaşları, Shifa Hastanesi bahçesinde düzenlenen bir törenle şehit Dr. Saaed’le vedalaştılar. Naaşının önünde toplanan doktor meslektaşları, Dr. Saaed’in kaybına dair üzüntülerini dile getirip dünyaya sivillerin ve özellikle uluslararsı anlaşmalara göre korunması gereken hastane ve sağlık çalışanlarının durumuna dikkat çeken önemli mesajlar verdiler. Dr. Ebu El-Rish, şehit Dr. Saaed’in insanlığa hizmet yolunda yaptığı fedakarlıkların unutulmayacağını, mirasının kalplerimizde ve hafızalarımızda canlı kalacağını belirterek, sağlık personeli ve tesislerinin İsrail işgal güçlerinin sistemli hedeflemesinden korunması için uluslararası kurumlara ve güçlere çağrıda bulundu. Ebu El-Rish: ‘Sağlık Bakanlığı, uluslararası yasalara aldırmayan işgalci İsrail tarafından soykırıma uğratılan halkımıza, istikrarlı ve sürekli bir sağlık hizmeti sunmak için kararlıdır ve bu kararlılıkla şehidine veda ediyor.’[7] Ancak maalesef hiçbir şey değişmedi, dünya izliyor ve sağlık sektörü cesur ve parlak üyelerini kaybetmeye devam ediyor. Allah rahmet eylesin.
Resimde şehit Dr. Saaed’in naaşı önünde Doktorun Babası, Filistin Sağlık Bakan Yardımcısı,, daha sonra tutuklanan ve katledilen Dr. Adnan Al-Bursh, uzun süre ağır işkencelere maruz kalan Dr. Muhammad Abu Salmia, doğrudan hedef alınarak ailesi katledilen Dr. Abdul Latif Al-Hajj ve şehidin diğer mesai arkadaşları.
İntern Dr. Hasan Al-Sagga ve Gazeteci-Yazar Mustafa Ekici’ye katkılarından dolayı teşekkür ederim.
[1] https://tr.euronews.com/2024/07/20/gazzede-hayatini-kaybeden-sivillerin-sayisi-40-bine-yaklasti
[2] https://www.counterpunch.org/2024/07/26/american-physicians-and-nurses-observations-from-the-gaza-strip-since-october-7-2023/
[3] https://serbestiyet.com/featured/gazzede-soykirimin-boyutlari-zannedildiginden-de-fazla-lancet-olu-sayisinin-186-binden-fazla-oldugunu-aciklarken-rakamlarin-194-binden-514-bine-kadar-yukselmesi-muhtemel-173693/
[4] https://www.aljazeera.com/gallery/2024/4/23/photos-200-days-of-israels-war-on-gaza
[5] https://harici.com.tr/fp-israil-gazze-muharebesini-kazansa-bile-savasi-kaybedebilir/
[6]https://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/4641766-i%CC%87nsanlar%C4%B1n-bar%C4%B1%C5%9F-zaman%C4%B1-s%C4%B1k%C4%B1nt%C4%B1lar-%C3%A7ekti%C4%9Fi-sava%C5%9Fta-ise-katliamlara-u%C4%9Frad%C4%B1%C4%9F%C4%B1
[7] https://www.facebook.com/SHIFAGaza/
*Prof. Dr. Orhan Alimoğlu
İstanbul Medeniyet Üniversitesi