Adres :
Aşağı Öveçler Çetin Emeç Bul. 1330. Cad. No:12, 06460 Çankaya - Ankara Telefon : +90 312 473 80 41 - +90 530 926 41 13 Faks : +90 312 473 80 46 E-Posta : sde@sde.org.tr
Onurun Koruyucusu- Dr. Hammam Mahmoud Hasan Alloh
Prof. Dr. Orhan Alimoğlu*
17 Eylül 2024 17:15
A-
A+

"Ben gidersem, hastalarıma kim bakacak?" İnsanlarımız hayvan değil, uygun sağlık hizmeti alma hakkına sahipler. Tıp fakültesine gidip 14 yıl boyunca sadece kendi hayatımı düşünmek için mi okuduğumu sanıyorsunuz?"

Hammam Mahmoud Hasan Alloh, iki çocuk sahibi Filistinli bir doktordur. 26 Nisan 1987'de Gazze’de doğmuştur. İsrail tarafından 12 Kasım 2023'te düzenlenen bir hava saldırısında öldürüldü, öldürüldüğünde 36 yaşındaydı. Böbrek hastalıkları ve böbrek nakli konularında uzmandı. Gazze'deki İslam Üniversitesi ve El-Azhar Üniversitesi Tıp Fakültelerinde ders vermesinin yanı sıra Şifa Hastanesi ve Aksa Şehitleri Hastanesi'nde uzman doktor olarak çalışıyordu.

Dr. Hammam ilk ve orta öğrenimini Gazze’deki okullarda almış, ardından Yemen Sanaa Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tıp eğitimi almış ve 2011'de mezun olmuştur. Katar Kızılay’ı Tıp Bursu Programı'ndan aldığı bursla Ürdün'de iç hastalıkları ve nefroloji konusunda uzmanlık eğitimini tamamlamıştır. Dr. Hammam Arap ve Ürdün Board sınavlarında birinci olmuş ve 2018'de Ürdün Hastanesi'ne nefroloji uzmanı olarak atanmıştır. "Gazze'deki Yoksul Hastalar İçin Cerrahi Operasyonlarda Uzmanlaşma" projesine destek veren Katar Kızılay’ının danışmanlığını da yapan Dr. Hammam, Gazze'deki tek böbrek hastalıkları uzmanı idi.

Yakın arkadaşı Filistinli Doktor Hazem Madi Dr. Hammam hakkında şöyle diyor: “Dr. Hammam ile yapılan son röportaj, onun karakteri ve insanlığı hakkındaki gerçeği ortaya koyuyor. O asla işini bırakmadı, mesleğinin onurunu korumaktan vazgeçmedi ve son nefesine kadar Gazze Şeridi'nin kuzeyinde hastalarına hizmet etti. Dr. Hammam'ı hastalarına bağlı, ilkelerinden ve kişiliğinden taviz vermeyen saygın bir doktor meslektaşım olarak tanıdım. Kendisiyle Ürdün'ün ‘Gazze'de Doktor Yetiştirme Programının’ bir parçası olarak tanıştım. Programda çalışan yaklaşık yüz doktorduk ve Gazze’ye dönmeden önce Amman'da uzmanlık eğitimi aldık. Birlikte Filistin Sağlık Bakanlığına bağlı hastanelerde çalıştık, ardından Gazze İslam Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne öğretim görevlisi olarak katıldık. İsrail saldırısından önce Dr. Hammam Gazze Şeridi'nin merkezindeki Şifa Kompleksi ve Aksa Şehitleri Hastanesi'nde çalışmak üzere görevlendirildi.’

Dr. Hammam, üniversite eğitimine Yemen'deki Sana Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladı ve burada tıp alanında lisans derecesi alarak üstün başarıyla mezun oldu. Daha sonra mesleğini icra etmek için gereken sertifikayı almak üzere Gazze'ye döndü. Bir süre sonra Dr. Hammam akademik çalışmalar ve uzmanlık eğitimi için Ürdün'e taşındı, burada dahiliye alanında uzmanlık eğitimi aldı ve eğitimini birincilikle bitirdi. Ürdün Board Sınavı için Ürdünlü stajyer doktorlara tıpta uzmanlık konusunda eğitim verdi. Ayrıca Gazze Şeridi'nde bu uzmanlığa olan büyük ihtiyaç nedeniyle böbrek hastalıkları ve nakli konusunda uzmanlaştı ve 2021'de Gazze’ye döndü.

Dr. Hammam öldürüldüğünde, Gazze'ye döneli iki yıldan az bir zaman olmuştu ve üçüncü çocuğunu bekliyordu. Arkadaşı Doktor Hazem şöyle diyor: "Sabırlı bir doktordu. Hastalara tüm ayrıntıları anlatır, şikayetlerini dinler ve sorularını büyük bir sabır ve ilgiyle yanıtlardı. Bilimsel çalışmalara ve akademik kaynaklara hâkim, parlak bir doktordu, gecelerinin çoğunu hastanede geçirirdi."

İç hastalıkları uzmanı Filistinli Doktor Muhammed El-Hac şehit Dr. Hammam için, El-Arabi El-Cedid'e şunları söyledi: "Ürdün'deki ihtisas dönemimde kendisiyle tanıştım, yaşça benden büyüktü, Gazze'den gelen meslektaşlarımla beni kucakladı ve hepimize ağabey oldu. Bilimsel açıdan, ihtisas dönemimde adım adım yanımızdaydı, akademik veya kişisel hemen her konuyu ona danışırdık. Bizi her zaman destekledi, ihtiyaçlarımız ve sorunlarımızın çözümü konusunda hiçbir zaman desteğini esirgemedi. O hepimize büyük bir ağabey oldu. Kişiliği bilgi, ahlak ve incelikle donanmıştı, öyle ki Ürdün'de ona "Efsane" deniyordu."[1]

12 Kasım 2023'te Dr. Hammam, zor ve yorucu mesaisinin ardından biraz dinlenmek için Şifa Hastanesi'nin yakınında bulunan kayınpederinin evine gitti. İsrail Hava Kuvvetleri, Dr. Hammam’ın bulunduğu evi hedef alarak bombaladı ve babası, kayınpederi ve eniştesiyle birlikte şehit edildi.

Dr. Hammam Alloh iki çocuğuyla

Şehit olmadan bir süre önce, Amerikalı gazeteci Amy Goodman'a verdiği röportajda, ‘neden güneydeki güvenli bir yere gitmediği’ sorusuna verdiği cevap son mesajı oldu: "Ben gidersem, hastalarıma kim bakacak. İnsanlarımız hayvan değil, onlar da her insan gibi uygun bir sağlık hizmeti alma hakkına sahipler. Tıp fakültesine gidip 14 yıl boyunca sadece kendi hayatımı düşünmek için mi okuduğumu sanıyorsunuz?"[2]

Kanada'da ve Gazze'de çalışan nefroloji uzmanı Dr. Ben Thompson, Dr. Hammam’a dair izlenimlerini ve anılarını anlattığı röportajda şöyle diyor: “Çocuklarının, Filistin'de işgal olmadan özgür, adil ve kalıcı bir hayat yaşayabilecekleri günleri görebilmelerini istiyordu,” Dr. Thompson, şehit doktor Hammam’ın Gazze halkına dair derin bir sorumluluk duygusu taşıdığını ve bu sorumlulukla son günlerinde medyaya sık sık açıklama yapmaya ve röportajlar vermeye başladığını ifade ediyor, ona göre: "Dünya Gazze'de neler olduğunu öğrenirse müdahale edip Gazze halkının acılarına son vereceğine samimiyetle inanıyordu."

Thompson, "Geçtiğimiz ay Gazze'deki birçok doktor gibi ve Dr. Hammam da ağır çalışma koşullarına ve korkunç saldırılara rağmen, hastalarını terk etmedi ve tedavileri için canla başla çalıştı." diye ekledi.

Dr. Hammam, Gazze’de yaşanan vahşete dair medyaya gerçekleri anlattığı bir röportaj sırasında evinin bombalandığı haberini aldı. Hızla eve gidip gerekli kontrolleri yaptı, evinin pencereleri kırılmış, duvarların bazısı yıkılmıştı. Çocuklarını ve kendisiyle birlikte yaşayan babasını evin nispeten güvenli bir odasına koydu, sonra geri gelip röportajı bitirdi. Ertesi gün de yeniden işinin başına döndü, işte Dr. Hammam’ın mesleğine ve halkına bağlılığı buydu."[3]

Dr. Hammam, CBC'ye verdiği bir röportajda, İsrail'in Gazze'ye uyguladığı kuşatmayı "ölüm cezası" olarak nitelendirdi.[4]

19 Ekim'de Los Angeles Times'a verdiği röportajda, Şifa Hastanesi'ndeki felaketin boyutu ve sağlık personelinin çalışma koşulları hakkında şöyle diyordu: ‘doktorlar tehlike altında ve temel ihtiyaçlardan yoksun olmalarına rağmen çalışmaya devam ediyorlar. Evler güvenli değil. Hastaneler güvenli değil. Peki ne yapmalıyız? Bu insanların tedaviye, temel insani yardımlara ihtiyacı var. Koşulların ağırlığı ve saldırılar bizi sorumluluklarımızı yerine getirmekten alıkoymasına izin veremeyiz."[5]

Dr. Hammam, Jewish Currents sitesine verdiği demeçte, Gazze’de gittikçe azalan kaynaklar ve yıkılan altyapı nedeniyle hastanelerin hayati işlevlerini çok zor şartlarda ve kısıtlı olarak sağlayabildiğini belirterek, hastanelerin kötüleşen koşullarına dair şu acı tespitleri paylaştı: "100 yıl geriye gittik. Durum bu savaştan önce de kötüydü ancak şimdi, basit laboratuvar testleri ve modern tıbbın temel saydığı şeyler bile lüks oldu. Durum bizleri, ​​kimin yaşayıp kimin öleceği konusunda triyaj yaparak bir dizi korkunç karar almaya zorluyor. Birkaç gün önce diyalize ihtiyacı olan iki hasta arasında seçim yapmak zorunda kaldım, bunlardan biri 90 yaşında bir kadındı. Ona biraz zaman verdim, ancak genç olana öncelik vermeliydim, uygulayacağımı düşündüğüm tıp bu değildi, hayır, hayalini kurduğum bilim bu değildi. Bunu yapmak zorunda olduğum için perişanım, ancak sahip olduğumuz kaynakların kısıtlılığı bizleri böyle acı kararlar almaya zorluyor maalesef. Her zaman alanımda ilerlemek, daha fazla öğrenmek, daha fazla öğretmek istedim. Gazze'de bunu başaramadım. Çocuklarımı, daha iyi bir yaşam için, savaş, füzeler, roketler hakkında konuşmak zorunda olmadan yetiştirmeyi umuyordum. Her gün gözlerinde, gidermek için yapabileceğim pek bir şey olmayan korkular görüyorum. Çok acı verici. Çocuklarınız varsa, onları rahatlatamamanın, iyi olduklarından emin olamamanın, bir gün daha yaşamaktan başka bir şey için umutlandıramamanın ne kadar korkunç olduğunu bilirsiniz. Diğer insanlar gibi özgürce yaşamak istiyoruz; bilimsel ve ekonomik olarak büyümek, sokakta bombalanma korkusu olmadan yürümek, planlar yapmak istiyoruz. Öğrenmek, düşünmek, büyümek, seyahat etmek, hayal kurmak istiyoruz; gerçekten insan olduğumuzu hissetmek istiyoruz. Sadece temel ihtiyaçlarımızı karşılamayı düşünmemek istiyoruz. Hayat bizim için her zaman böyleydi ve şimdi—dünyanın bilmesini istiyorum—toplu olarak yok ediliyoruz. Hayat böyle olmamalı." [6]

Dünyanın birçok yerindeki öğrenci protestolarında kurulan tıbbi çadırlara Dr. Hamma Alloh’un öldürülmesine tepki olarak onun adı yazıldı.

18 Ekim'de Baptist Hastanesi'nin bombalanmasından sonra Amy Goodman ile yaptığı başka bir röportajda Dr. Hammam, Gazze'deki hastane binalarının dışında "yaklaşık 40.000" kişinin sığınak aradığını anlattı: "Bu binaya Baptist Hastanesi deniyor... Yeterince açık mıyım? Baptist Hastanesi. Bunun kesinlikle İslam veya başka herhangi bir aşırılıkçı grupla ilgisi yok. Bu çok eski bir hastane, 100 yıldan da eski. Bu nedenle, yoğun nüfuslu bir bölgede yer alıyor. Bir gün önce bombalandı, ancak hastalar, sığınan insanlar ve personel hastaneden çıkamadı. Hastaneden çıkamaz, çünkü herkes hayatından endişe ediyor, hemşireler ve doktorlar aynı risklerle karşı karşıya. Devam eden bu ağır saldırılarda yaralanan binlerce hastayı kim tedavi edecek?" [7]

Şehit Hammam Alloh, 18 Ekim'de Gazze'de diyalize ihtiyaç duyan böbrek hastalarının yanı sıra hızla artan bulaşıcı hastalıklara dikkat çekti. Happiest Health tıbbi web sitesine verdiği demeçte; ‘yetersiz kaynaklar ve gerekli tıbbi koşulların sağlanamaması nedeniyle bu hastalıkların daha da yayılmasından endişeliyiz’.[8] 7 Kasım'da Uluslararası İlişkiler web sitesine konuşan Dr. Hammam, İsrail ablukasının "ilaç, kan ürünleri, temiz su, enerji ve diğer birçok yaşamsal kaynağın tedarikinin durması anlamına geliyor."[9] dedi.

Gerçekten de öyle oldu, İsrail işgal güçleri Gazze halkına uyguladığı ambargoyu her gün biraz daha sıkılaştırıyor, 2.3 milyon insanı açlık, susuzluk ve yaşamsal bütün altyapılardan mahrum bırakıyor, Dr. Hammam’ın tespit ettiği gibi geçek anlamda toplu ölüme sürüklüyor.

Kendisine ve yakınlarına ve onun şahsında Gazze ve Filistin topraklarında katledilen yüzbinlerce masuma Allah tan rahmet dileriz.

 

İntern Dr. Yousef Abualdiouk ve Gazeteci-Yazar Mustafa Ekici’ye katkılarından dolayı teşekkür ederim.

 

[1] https://www.newarab.com/features/dr-hammam-alloh-dedicated-al-shifa-doctor-killed-israel

[2] https://www.youtube.com/shorts/twZWwBvO-uM

[3] https://www.youtube.com/watch?v=QvLS_zbVwGM

[4] https://www.cbc.ca/player/play/video/1.6992777

[5] https://www.latimes.com/world-nation/story/2023-10-19/after-bombing-campaign-doctors-at-gaza-hospitals-facing-heartbreaking-choices

[6] https://jewishcurrents.org/we-have-lost-the-ability-to-provide-true-care

[7] https://www.youtube.com/watch?v=MfOyMz9pJjg

[8] https://www.happiesthealth.com/articles/kidney-health/dialysis-in-a-conflict-zone 

[9] https://www.e-ir.info/2023/11/07/gaza-a-dark-history-shared-by-israelis-and-palestinians/

 

*Prof. Dr. Orhan Alimoğlu

 İstanbul Medeniyet Üniversitesi