Türkiye, Somali Ordusunu Yeniden Yapılandırıyor

Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Afrika Çalışmaları Ana Bilim Dalı Başkanı  Doç. Dr. Mürsel Bayram(*) Türkiye-Somali arasında imzalanan Savunma ve Ekonomik İşbirliği Anlaşması’nın askeri boyutlarını SDE için değerlendirdi.

  1. Anasayfa /
  2. Tüm Analizler
  3. /
  4. Analiz
Mürsel Bayram | 09 Mart 2024
h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

Yayına hazırlayanlar: Zeynep Defne YAVUZ - Burak SIRAKAYA 

Somali ile savunma ve ekonomik işbirliği alanında anlaşma yapıldı. Ayrıca Somali'nin donanmasının ve deniz kuvvetlerinin oluşturulması üzerine bir anlaşma imzalandı. Burada Türkiye'nin, Somali'nin askeri kapasitesini muazzam bir şekilde artıracağı sonucuna ulaşıyoruz.  

Somali Ordusunun Durumu

Farklı yıllara ait verilerden bilgiler paylaşacağım. Somali 1960 yılında bağımsız oluyor.  İngiliz Somali'si ve İtalyan Somali'si birleşerek bugünkü Somali Federal Cumhuriyetin’i meydana getiriyorlar. İlk yıllarda Somali savunma kuvvetlerinin sayısı 5000 civarında. Bunlar da özellikle İngiliz ve İtalyanlar tarafından oluşturulan askeri unsurlar. 1970’li yıllarda bir miktar artış oldu. Asker sayısı 10 binlerin üstüne çıktı. 1977’de ise bu sayı 35 binleri buldu. 1977’deki bu artışın sebebi Etiyopya ile yapılan Ogaden Savaşı’dır. Bu savaşın hemen öncesinde ulaşılan asker sayısı 35.000. Ama bu yine de Etiyopya ordusuna karşı düşük bir sayıdır. Etiyopya Ordusu’nun, Soğuk Savaş dönemindeki asker sayısı 200 binleri buluyordu. Somali ordusu, hava ve deniz kuvvetleri değil, kara kuvvetleri itibariyle güçlüdür. 1985’deki sayı 123000 civarına ulaşmış durumdadır. Çünkü 1984’te zorunlu askerlik uygulaması getirilmiştir. 1980’li yılların sonunda bu sayı azalmaya başlıyor. Rejimin düşüşü ve ülkenin iç savaşa sürüklenmesiyle beraber Somali ordusu neredeyse yok oldu. Somali Geçiş Hükümeti döneminde tekrar Somali ordusu kurulması denendi. Bugüne geldiğimizde ise tahmini Somali ordusu sayısı 20 bindir.

Soğuk Savaş Dönemi’nde 6 tank taburu, 9 mekanize piyade taburu, 5 piyade taburu, komando taburu, 5’i uçak savar taburu olmak üzere topçu taburları vardı. Bunlar daha çok Sovyetler Birliği tarafından teçhiz edilen bir ordudur. 1960’lı yılların ilk yarısında Sovyetler Birliği Somali'ye ve Afrika Devletleri’nin çoğuna yaklaşır. Günümüzde hala Afrika’ya en çok silah tedarik eden yer Moskova’dır. Diğer devletler Rusya kadar başarılı değil ama onun haricinde İtalya'dan, Güney Afrika'dan ve İngiltere'den de silah tedariği söz konusudur. Bugünkü unsurlarına baktığımızda da 13 Tugay mevcuttur. Bu tugaylar arasında özel birlikler de vardır. ABD’nin eğittiği 2000 kişilik ve Türkiye’nin eğittiği 5000 kişilik tugay bulunmaktadır. Gönüllü askerlik yaşı erkeklerde 18-40 kadınlarda ise 18-30 yaş arasıdır. Askeri olarak Somali ordusuna destek olan uluslararası misyonlar var. Bunun başında Afrika Birliği misyonu gelir. 2007-2022 döneminde görev yapmıştır. Bu misyonlar çekilince terör örgütleri yeniden canlanabilir. Bu çekilme sonrasında sahada Türkiye gibi aktörler çok daha önemli hale gelecektir.

Özellikle eş-Şebab doğuşuna zemin hazırlayan süreç ilginçtir. İslami Mahkemeler Birliği’nin 2000’li yılların başında Somali'de sağladığı otorite, Etiyopya ve Amerika Birleşik Devletleri tarafından tehdit olarak algılandı. Etiyopya, Afrika Birliği’ni domine ederek Somali’ye müdahele etti. Sahada bu müdahele işgal olarak değerlendiriliyor. Bu müdahale neticesinde bir radikalleşme görüldü.

2017’den Bu Yana Somali Ordusu’nu Türkiye Eğitiyor

2017’den beri Somali’de TURKSOM askeri eğitim üssümüz var. Bu üs 10000 asker eğitebilecek kapasitede. 20000 askeri mevcudun 10 bininin Türkiye tarafından eğitilebilir olması anlamındadır. Somali ordusunun en az yarısının Türkiye tarafından eğitildiği sonucunu doğuruyor. Türkiye tarafından eğitilen Gorgor Tugayı özel birlikleri eş-Şebab'a karşı mücadelede öne çıkıyor.

Eş-Şebab’ın etkili olduğu eyaletlerde çatışmalar devam ediyor. Bir terör tehdidi var. Bu terör tehdidine karşı ne oranda etkili buna bakmak lazım. Çünkü eş-Şebab yarı devlet gibi vergi toplayabilen, düzen sağlayabilen, kendi otoritesini kurabilmiş bir örgüttür. Zaman zaman liman bile işletmiştir. Bu kadar etkili bir yapıdır. Onlara karşı  Türk Devleti’nin eğittiği unsurlar var. Somali Cumhurbaşkanı’nın ve yetkililerinin de teyit ettiği üzere el-Şebab’a karşı oldukça etkililer. Ama beklenen düzeylere henüz ulaşılamadı. Bunun nedeni örgütün lojistik destek sağlayabiliyor olması ve taktik değiştirmesidir.

Yapılan Güvenlik Anlaşmasıyla Türkiye Somali Deniz Kuvvetleri’ni Oluşturacak

Mevcut imzaladığımız anlaşma özellikle Somali Deniz Kuvvetleri’ni oluşturmaya yöneliktir. Somali Donanması 1960’lı yıllarda Sovyet desteğiyle kuruldu. İlk etapta devriye gemileri ve hücum botlardan oluşuyordu. Taarruz botları vardı. 5 tankla 120 asker taşıyabilen bir adet çıkarma gemisi vardı. Bütün mevcut yaklaşık olarak bu kadardı. Bu donanma 3000 km’lik bir sahil şeridi için hiç de yeterli değildir. 1977’de Ogaden Savaşı’nda Sovyetlerin taraf değiştirilmesi sebebiyle Sovyetler Birliği ile dostluk ve işbirliği anlaşması da feshedildi. 1990-1991 yıllarında bir dağılma var. Bu dağılma aynı zamanda donanmanın da dağılması demekti. Tamamen yoktan var edilmesi gereken bir donanma söz konusu. Bu çalışmalar da 2009’da bir amiralin (Farah Ömer Ahmed'in) atanmasıyla başlıyor. Donanma komutanı olarak ilk etapta 500 personel eğitimine başlandı. Somali'den Türkiye’ye 2011’de bir ziyaret gerçekleşti. 2 arama kurtarma gemisi ve 6 sahil güvenlik botu talep edildi. Aynı şekilde Birleşik Arap Emirlikleri ile de 2012’de temaslar oldu. Birleşik Arap Emirlikleri 1 milyon dolarlık bir katkıda bulunmayı taahhüt etti. Türkiye'nin yaptığı bu anlaşma biraz BAE açısından hayal kırıklığı oldu. 2020’de Türkiye'den Somali donanmasına yönelik çeşitli hibeler oldu. Somali’nin aynı zamanda Çin ile de Ortak deniz devriyeleri söz konusudur.

Somali karasularındaki münhasır ekonomik bölgesinde neredeyse sıfırdan Türkiye desteği ile bir Somali deniz kuvvetlerinin oluşturulacak olması çok önemlidir.  Bölgede şu an yaşanan krizle özellikle Babülmendep krizi de düşünüldüğünde son derece kritiktir. Bölge daha da hararetlenebilir. Askeri tahkimmat yapılabilir. 

Türkiye'nin etkisinin o dönemde artmaya başladığını söyleyebiliriz. Orada unsurlarımız üzerinden tekrar Somali halkı nezdinde bir itibar kazanmamız ve aynı zamanda Somali ile Türkiye arasındaki güven ilişkisinin gelişmesi önemlidir.

(*) Doç. Dr. Mürsel Bayram

*EĞİTİM BİLGİLERİ

2004-2008 yılları arasında Selçuk Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi İngilizce Öğretmenliği bölümünde lisans yaptı.

2009-2013 yılları arasında Ahi Evran Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Bölümünde yüksek lisans yaptı.

2013-2018 yılları arasında Kırıkkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Bölümünde Doktora/Sanatta Yeterlilik/Tıpta Uzmanlık yaptı.

*İŞ DENEYİMİ

2008-2018 yılları arasında Ahi Evran Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalıştı.

2018-2019 yılları arasında Kırşehir Ahi Evren Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde Doktor Öğretim Üyesi olarak görev yaptı.

2019 yılından günümüze kadar Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Doğu ve Afrika Araştırmaları Enstitüsü Afrika Çalışmaları konusunda doktor öğretim üyesi olarak görevini yaptı.

2020 yılından günümüze kadar Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Doğu ve Afrika Araştırmaları Enstitüsü Afrika Çalışmaları Anabilim Dalı –Disiplinlerarasında doçent olarak hizmet verdi.

2015-2018 yılları arasında Ahi Evran Üniversitesi’nde Mevlana Değişim Programı Kurum Koordinatörlüğü yaptı.

2015-2019 yılları arasında Ahi Evran Üniversitesi’nde Yönetim Kurulu Üyeliğine geçiş yaptı.

2019-2020 yılları arasında Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Anabilim Dalı Başkanı olarak görev yaptı.

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA