Adres :
Aşağı Öveçler Çetin Emeç Bul. 1330. Cad. No:12, 06460 Çankaya - Ankara Telefon : +90 312 473 80 41 - +90 530 926 41 13 Faks : +90 312 473 80 46 E-Posta : sde@sde.org.tr

Ankara Şam Diyaloğu

 

 Bu yazı 09.07.2024 tarihinde yayınlanmıştır.

 *Mithat Işık/ SDE Savunma ve Güvenlik Koordinatörü

 

15 Mart 2011’de protestolarla başlayan gösteriler 29 Temmuz 2011’de silahlı çatışmaya dönüştü. 14 yıldır Suriye’de devam eden iç savaş nedeniyle Suriye vatandaşları evlerini vatanlarını terk etmek zorunda kaldılar. Başta Türkiye olmak üzere birçok ülkeye göç ederek sığınmacı durumuna düştüler. Türkiye şu anda en çok sığınmacı barındıran ülke oldu.

Türkiye ile Suriye 920 km kara sınırına sahip iki komşu ülke. Türkiye sınır güvenliğini sağlamak, göçü önlemek, başta PKK/YPG/KCK/DEAŞ olmak üzere terör örgütlerinin Suriye’de yerleşmesini önlemek amacıyla sırasıyla Suriye’de Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı harekâtlarını icra ederek Suriye sınırları içerisinde güvenli gölgeler oluşturdu. Türkiye’nin terörden temizlediği bu bölgelerde halk güven içinde yaşamaya devam ediyor.

ABD’nin DEAŞ’la mücadele bahanesiyle oluşturduğu ve hemen hemen tamamını PKK/YPG/KCK’lı teröristlerin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Suriye topraklarında Fırat’ın doğusunda bulunan Suriye topraklarının geniş bir bölümünde etkinliğini devam ettiriyor. Kontrol ettiği bölgelerde kendi saflarında yer almayan Arap, Kürt, Türkmen, Suriye vatandaşlarına baskı yaparak kontrol ettiği bölgeyi terk etmelerini sağlayarak etnik temizlik yapıyor. ABD bu terör örgütüne her türlü desteği vererek Suriye’de sınırımıza yakın bölgede bir terör devleti oluşturmaya çalışıyor. Türkiye’nin güney sınırı boyunca Dicle Nehrinden başlayarak Akdeniz’e kadar uzanan bu terörist yapı Türkiye’nin güvenliği için tehdit oluşturduğu gibi uzun vadede Türkiye’nin güney komşuları ile irtibatını da kesiyor.

Türkiye Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunuyor. Bu konudaki kararlılığını her zaman en yetkili ağızlardan ifade ediyor. Şu anda Suriye’de; Türkiye, Rusya, ABD, İran hatırı sayılır bir güce sahipler. Esat rejimi kendisine kalan alanda egemenliğini koruyor.

Türkiye ile Suriye arasında normalleşme görüşmelerinin başlayacağının gündemde olduğu şu günlerde Türkiye’de ve özellikle de Suriye’de bir takım sivil itaatsizlikler başladı. Ancak bu provokasyonlar başarılı olmadı. Kısa sürede önlendi. Türkiye, Suriye sorunun 2254 sayılı (BMGK) Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararı temelinde çözülmesini istiyor.

-Kapsayıcı bir anayasanın hazırlanması ve kabulü

-Serbest seçimlerin yapılması

-Güvenlik ortamının sağlanması konusunda her türlü desteği vermeye hazır olduğunu ifade ediyor.

-Sınırlarımızın güvenliğinin tam olarak sağlanmasının çok önemli olduğunu ifade ediyor.

Sorunun çözümünde Türkiye ve Suriye’nin görüşmelere başlaması önemli bir başlangıç olması nedeniyle çok önemli bir gelişme olacaktır. BMGK’nin 2254 sayılı kararının kısa sürede uygulanması pek mümkün görünmüyor. Ancak Türkiye Suriye görüşmelerinin başlaması güç dengelerinin değişmesine neden olacaktır.

Kasım ayında ABD’de yapılacak başkanlık seçimleri bölgede bir kırılma yaratabilir. Donald Trump’ın seçilmesi Suriye’de gerçek anlamda bir sarsıntı yaratabilir. Trump bir önceki başkanlık döneminde 2019’da Suriye’den ABD askerlilerini çekme konusunda ciddi hamleler yapmıştır. Trump’ın bu hamleleri ABD güvenlik bürokrasisi ve Kongre nedeniyle durdurulmuştu. Trump’ın kazanması durumunda Gazze’de devam eden savaş, İsrail’in güvenliği konuları gündeme gelecektir. Bu sorunlar çözüldüğü takdirde Trump’ın, Suriye’den ABD askerlerini çekmesi için elini daha güçlendirecektir.

Rusya Ukrayna’da inisiyatifi ele geçirdi. ABD ve AB’nin yardımlarına rağmen Ukrayna da bir başarı elde edemedi.

Bu durum Putin’in elini güçlendirdi. Bu nedenle Putin Suriye görüşmelerinde inisiyatif almak istiyor olabilir. İran Seçimlerini reformcu Mesud Pezeşkiyan’ın kazanmasının da Suriye Türkiye görüşmelerine ve sorunun çözümüne olumlu katkı yapacağını değerlendiriyorum.

ABD seçimleri öncesi Ankara-Şam arasındaki diyalog ve uzlaşı yönündeki gelişmeler olumlu sonuçlar verebilir. Türkiye-İran-Rusya-Şam diyaloğu Suriye’de çok ciddi gelişmelerin yaşanmasına neden olacak bir gelişmedir.