Hong Kong’daki Protestoların Ekonomiye Faturası
Son üç aydır Çin’in Hong Kong Özel İdari Bölgesi’nde düzenlenen suçluların Çin’e iadesi tasarısına karşı protestoların bölge ekonomisine olumsuz etkisi ciddi oranda artıyor.
1898'de imzalanan "kira sözleşmesiyle" uzun yıllar İngiltere hakimiyetinde kaldıktan sonra 1997'de Çin'e devredilen Hong Kong’da son 3 aydır süren protestolarda, ne hükümet ne de protestocular tarafından geri adım atılmış değil.
Bölgede bu hafta sonu 10 binlerce hükümet karşıtı protestocu, yaptıkları gösterilerle bölgedeki tansiyonun süreceğini gösteriyor.
İnternet üzerinden organize olan protestocu gruplar, Hong Kong’da 3 Nisan’da yerel meclise sunulan ve daha sonra revize edilmesi gerekçesiyle ertelenen suçluların Çin’e iadesi tasarısının tamamen geri çekilmesini, Hong Kong Baş Yöneticisi Carrie Lam’in istifa etmesini ve polisler hakkında şiddet uyguladığı gerekçesiyle soruşturma açılmasını talep ediyor.
Son haftalarda Hong Kong Uluslararası Havalimanı’nı hedef alan gösteriler nedeniyle geçen pazartesi ve salı günü 500’den fazla uçuş iptal edilirken, binlerce yolcu mahsur kaldı.
Havalimanı vakasının akabinde Çin Sivil Havacılık İdaresi, Hong Kong’un dört hava yolu şirketinden biri olan Cathay Pasific Airways’in protestolara katılan çalışanlarının havacılık güvenliğine tehdit oluşturduğunu ve bu çalışanların Çin’e giremeyeceğini açıkladı.
Çin’den yapılan açıklamadan sonra Hong Konglu şirketin 4 çalışanının protestolarla bağlantıları oldukları gerekçesiyle şirketle ilişiği kesilirken, Cathay Pasific Airways CEO’su Rupert Hogg ve bir yardımcısı da istifa ettiğini açıkladı. Olayın ardından şirketin hisse fiyatları düştü.
Hong Kong Uluslararası Havalimanı’nda günlük 800 ile bin arasında uçuş yapılırken, yıllık 75 milyon yolcuya hizmet veren havalimanının geçen hafta meydana gelen olaylardan sonra yaşanan sefer iptal ve gecikmeleri nedeniyle 600 milyon Hong Kong doları (yaklaşık 76 milyon dolar) zarar kaydettiği tahmin ediliyor.
Protestolar, Hong Kong ekonomisinde daralmaya neden oluyor
Protestocular internet üzerinden “Bye Buy Day HK” adlı bir kampanya ile cuma ve pazar günleri arasında perakendeci ve bazı şirketlerden alışveriş yapmayı azaltmaları yönünde çağrı yapmıştı. Ekonomik boykot olarak adlandırılan bu çağrıya 10 bin kişinin katıldığı belirtiliyor.
Hong Kong’da son aylarda yaşanan protestoların ve protestocuların ekonomiye yönelik olumuz etkisinin önünü alabilmek için yerel hükümet, ekonomik rahatlama önlemi olarak 2,4 milyar dolar yardım paketi açıkladı.
Söz konusu paket, hükümetin, gıda, emlak ve turizm sektöründeki birçok şirketten alacağı lisans ücretlerinden bir sene boyunca feragat etmesini öngörürken, hükümete ait emlak varlıklarının kira ücretlerinin düşürülmesini de kapsıyor.
Protestoların ara ara tırmandığı Hong Kong’da 363 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşan bölge ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde yüzde 0,4 küçüldü.
Hong Kong Finans Sekreteri Paul Chan, geçen hafta “Hong Kong ekonomisi üçüncü çeyrekte ikinci çeyreğe benzer bir büyüme kaydederse, şehir teknik olarak bir resesyona girecek.” ifadelerini kullandı.
Diğer yandan birkaç aydır süren protestolar nedeniyle dünyanın en pahalı konutlarının bulunduğu Hong Kong’da konut fiyatlarının yüzde 10 düşmesi beklenirken, Hong Kong’un ultra zenginlerinin milyarlarca dolar zarar ettiği belirtiliyor.
Kentte, haziran ayından bu yana, mücevher devi olarak tanınan Henry Cheng’in şirketinin değeri yüzde 20, emlak milyarderlerinden Li Ka-shing’in şirketi yüzde 10, Lee Sham Kee’nin şirketinin ise yüzde 12 değer kaybettiği basına yansıdı. Li, zararını 3 milyar dolar olarak açıklarken, en zengin 10 kişinin yaklaşık 15 milyar dolar kayıp yaşadığı tahmin ediliyor.
Hong Kong’un borsasını, havacılık sektörünü ve emlak fiyatlarını ciddi şekilde etkileyen suçluların Çin’e iadesi tasarısının yerel meclisten geçebileceği ve bu vesileyle Çin’in paralarına el koyabileceği şüphesiyle hareket eden bazı dev şirketlerin sahiplerinin kentteki finansal varlıklarını Singapur’daki bankalara taşıdığı gündeme geldi.
Zenginlerden protestoları durdurun çağrısı
Bu arada, protestolar nedeniyle varlıkları eriyen Hong Konglu zenginler, protestoculara gösterileri durdurmaları çağrısında bulundu.
Yaklaşık 27 milyar dolarlık serveti bulunan emlak milyarderi Li, South China Morning Post gazetesi üzerinden yaptığı çağrıda “Sevgiyle, şiddet ve öfkeyi durdur. Çin’i sev, Hong Kong’u sev, kendini sev.” ifadelerini kullandı.
Kişi başı mili gelirin yıllık 48 bin dolardan fazla olduğu Hong Kong, hem Asya’nın hem de uluslararası finans merkezleri arasında önemli bir yer tutuyor.
Ekonomi ve finans açısından önemli bir yer olmasının yanı sıra Hong Kong yıllık 65 milyona yakın turiste ev sahipliği yapmasıyla dikkat çekiyor.
Çin'e iade tasarısı
Hong Kong'da hüküm giyen veya haklarında suç isnadı olan kişilerin Çin'e, Makao Özel İdare Bölgesi'ne ve Tayvan'a iadesini kolaylaştıran yasa tasarısı, 3 Nisan'da parlamentoya sunulmuştu.
Tasarı, politik suçları kapsam dışında tutuyor ancak 7,4 milyon nüfuslu Hong Kong'da halkın büyük bölümü, insanların Çin'in yargı sistemi altında keyfi gözaltılar, adil olmayan yargı süreçleri ve hatta işkenceye maruz kalacağı kaygısını paylaşıyor.
Muhalifler yasanın çıkması halinde bunun Çin'in Hong Kong'daki siyasi muhalifleri hedef almasıyla sonuçlanacağından endişe ediyor.
Hong Kong'un statüsü
Hong Kong, 1898'de imzalanan "kira sözleşmesiyle" uzun yıllar İngiltere hakimiyetinde kaldıktan sonra 1997'de Çin'e devredilmişti.
İmzalanan ortak deklarasyon çerçevesinde Hong Kong'a, 2047'ye kadar Çin'e sadece dış politika ve savunma gibi alanlarda bağlı kalarak "tek ülke, iki sistem" politikasıyla idari bağımsızlığını ve yapısını koruma hakkı tanınmıştı.