Milli Savunma Bakanı Akar: Türkiye Karabağ'da Hem Masada Hem Sahadadır
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Karabağ'daki anlaşmaya ilişkin, "Yarın Rusya'dan geniş bir heyet geliyor. Arkadaşlarımız taktik ve teknik olarak, kim nerede duracak, kaç kişi olacak, ne yapacak, ne edecek onları görüşecek" dedi.
Akar, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığının bütçesi üzerindeki görüşmelerde milletvekillerinin sorularını da yanıtladı.
Azerbaycan'ın işgal altındaki topraklarını kurtarması sonrasında yapılacak faaliyetlerde "Türkiye'nin yerinin" sorulması üzerine Akar, Azerbaycan ordusunun 7 bölgenin dördünü işgalden kurtardığını anımsattı. Kalan bölgelerin anlaşma kapsamında belli bir takvimle alınacağını belirten Bakan Akar, şunları söyledi:
"Türkiye orada nerede? Türkiye işin dibinde. Hem masada hem sahada diyoruz. Burada biz Azerbaycanlı kardeşlerimizi egemen ve bağımsız bir devlet olarak görüyoruz. Dolayısıyla orada herhangi bir oldubitti, vesaire söz konusu değil. Konuşmalar, görüşmeler yoluyla bunlar yapılıyor. Rusya ile dün görüşme yapıldı, gerekli çerçeve çizildi. Yarın Rusya'dan geniş bir heyet geliyor. Arkadaşlarımız taktik ve teknik olarak, kim nerede duracak, kaç kişi olacak, ne yapacak, ne edecek onları görüşecek. Tabii ki bizim burada varmaya çalıştığımız nokta, en sonunu söyleyeyim, ateşkesin kalıcı olması, istikrarın, barışın, normalleşmenin sağlanması, hudutların açılması, refahın yayılması. Kimse kimsenin hakkına tecavüz etmesin. Mesele bu. Bu konu sadece bizim fikrimiz değil, Azerbaycan'da konuştuğumuz en yüksek düzeydeki yetkililer dahil, diğer arkadaşlarımızın samimi kanaati, beklentisi."
Azerbaycan'ın topraklarının 30 yılı aşkın süredir işgal altında kaldığını, Ermenistan'ın işgali genişletmek için 27 Temmuz'da Tovuz'a saldırdığını ifade eden Akar, "Azerbaycan da 'Yeter artık' diyor, gücünü, kuvvetini toplayıp yürüyor. Bunun anlaşılması lazım. Burada Azerbaycan'a insanlık, barış dersi vermeye kalkmak gerçekten abesle iştigal. Azerbaycan'ın yaptığı bir şey yok, evini, toprağını savunuyor." diye konuştu.
Hulusi Akar, "Tunus'taki Libya görüşmelerinde Türkiye neden yok?" sorusuna ise, "Biz Libyalı kardeşlerimizle yan yana, omuz omuzayız. Hiçbir ayrı gayrımız yok. Konuşmamız, görüşmemiz, danışmamız, istişaremiz eksiksiz devam ediyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ilgili kurum ve kuruluşlarından ilgili ve yetkili arkadaşlarımız onlarla beraber Trablus'ta, Tunus'ta, nerede gerekiyorsa oradalar. Bundan da kimsenin şüphesi olmasın." dedi.
"Terör koridorunu yıkacağımızı söyledik"
Milli Savunma Bakanı Akar, Suriye'nin kuzeyindeki gelişmelere ilişkin, "Biz bütün dünyaya 2011'den itibaren 'Burada bir tedbir alınmaz, bir düzenleme yapılmazsa burası bataklığa döner' diye anlattık. Yapılması gerekenler, şunlar şunlar. Ama herkesin kendine göre bir politikası var, seyrettiler. Amaçları, maksatları nedir kendilerine sormak lazım." ifadelerini kullandı.
Suriye'nin kuzeyinden Kilis'e, Reyhanlı'ya düşen roketler nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşların olduğu, bölge halkının büyük endişeler içinde yaşadığı dönemi de anımsatan Akar, şunları söyledi:
"Bir taraftan DEAŞ, bir taraftan PKK. İnsanlar evlerine, işlerine, tarlalarına gidemiyordu. Bunların önlenmesi gerekmiyor muydu? Devlet olarak bu bizim görevimiz değil mi? İşte yapılan şey bu. Bizim Suriye'nin toprağında gözümüz olmadığını, derdimizin hudutlarımızın ve halkımızın güvenliği olduğunu milyonlarca defa söyledik. Çok açık ve net, bunun için çalıştık. Oradaki terör koridorunu yıkacağımızı, oradaki teröristleri kazdıkları çukurlara gömeceğimizi söyledik, çok şükür gömdük. Komşularımız ne kadar güvendeyse biz de kendimizi o kadar güvende hissederiz. Suriye'nin bağımsız, tek, egemen bir devlet olmasını tabii ki arzu ediyoruz toprak, siyasi bütünlüğü ile. Irak da aynı şekilde. Bizim Suriye'deki politikamız çok açık ve net. Diyoruz ki bir an önce Anayasa ve seçim yapılsın, hükümet kurulsun dolayısıyla bundan sonra normalleşme çerçevesinde herkes gereğini yapsın, bağımız egemen bir devletle ilişki nasıl olursa öyle olsun."
"Türk Silahlı Kuvvetlerinde ne zaman bir kadın generalin olacağı" yönündeki soruya Akar, "Kadın albaylarımız var. Yüksek Askeri Şura dönemi geldiğinde hiçbir ayrımcılık olmadan, hak hukuk neyse ona göre şuraya girecekler ve olacaklar. Biz de onların terfilerini iftiharla kutlayacağız inşallah." yanıtını verdi.
"Mehmetçik girdi, o kazdıkları çukurlara onları gömdü"
Çözüm Süreci'ne yönelik tartışmalar üzerine de Akar, "Çözüm Süreci'ne 'ne gerek vardı' diye karşı çıkanlar vardı. Hayır. Çözüm Süreci gerçekten bizim tarihimize not düşmek bakımından çok önemli olmuştur. Devlet bütün şefkatini, sabrını göstermiş, 'Gelin, bu terörü bitirin. Hep beraber konuşalım, oturalım bu işi çözelim' demiştir." diye konuştu.
Buna yanıt olarak terör örgütünün saldırılarıyla yüzlerce kişiyi katlettiğine dikkati çeken Akar, şöyle devam etti:
"Bunun üzerine ne oldu? Karşılık bu olunca, bu katliamlardan sonra 24 Temmuz'da çok büyük çaplı, o ana kadar tespit edilen terör hedeflerinin hepsi vuruldu. 48 saat boyunca vuruldu. Daha sonra İkiyaka Dağları'na çıkıldı. Orada 'girilemez' denilen yerlere girildi, 'çıkılamaz' denilen yerlere çıkıldı ve Mehmetçik oranın altını üstüne getirdi. Dağlarda başarılı olamayacağını anlayan teröristler şehirlere indiler. Oradaki teröristlerin ifadeleri var: 'Biz çukurları kazdık, duvarları yaptık, zannettik ki 3-5 kişi gelecek, bu iş bitecek'. Oraya Mehmetçik girdi, o kazdıkları çukurlara onları gömdü."
Milli Savunma Bakanlığının bütçesi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda yapılan görüşmelerin ardından kabul edildi.
Komisyondaki görüşme sonrasında gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Akar, bir gazetecinin, Karabağ'daki ateşkesin ardından Türk Silahlı Kuvvetlerinin orada yapacağı görevlere ilişkin Meclis tezkeresine gerek olup olmadığı sorusuna, "Gerekebilir." yanıtını verdi.