Karamsarlık ve Endişe Yüksek: Trump’ın Seçimi Sonrası Budapeşte’de Avrupa Zirvesi
Avrupa Siyasi Topluluğu adı verilen Avrupa Forumu’nun 5. zirvesi Budapeşte’de gerçekleştirildi.
Zirveye 47 ülkenin devlet ve hükümet başkanları dışında, NATO Genel Sekreteri, Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu Başkanları da katıldı.
Zirve, Donald Trump’un ABD’de zaferini ilan etmesiyle aynı güne denk düştüğünden sadece Avrupa sorunları değil, dünya siyasi iklimi de ele alındı.
Zirvenin en önemli gündem maddesi elbette Ukrayna Savaşı'nın Avrupa için taşıdığı potansiyel tehlikelerdi.
Ancak, Avrupa Siyasi Topluluğu zirvesi, katılımcıların gündem maddelerini tek tek ele aldıkları ve sonuca bağladıkları, anlaşmalar ya da niyet mektupları imzaladıkları türden bir zirve değil.
Avrupa Siyasi Topluluğu zirvelerinde liderler bir araya geliyor, ikili ya da çoklu görüşmelerle güncel konularda görüş alışverişinde bulunuyor ve görüş farklılıkları bu tür diyaloglarla azaltılmaya çalışılıyor.
Avrupa Birliği üyesi olan ve olmayan Avrupa ülkeleri liderlerinin yanı sıra, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ve Gürcistan’ın yen seçim kazanan ve Avrupa Birliği liderlerince Rusya yanlısı olmakla itham edilen lideri Iraklı Kobakizade’nin de zirveye katılması, pek çok konuda farklı görüşlerin müzakere edilmesine fırsat verdi.
Ele alınan bir diğer konu da kaçak göç meselesi oldu.
Yasa dışı göçe başından beri en sert önlemlerle karşı çıkan ve bu nedenle ağır eleştirilere maruz kalan Macaristan’ın tavizsiz tutumunun son yıllarda Avrupa’da taraftar kazandığı biliniyor. Bunun en somut kanıtı da Avrupa ülkelerinde seçimlerde oyunu hızla arttıran göç karşıtı aşırı sağ.
Görüşmelere hakim olan üçüncü gündem maddesi ise Avrupa’ya enerji sağlanması, nakil hatlarının güvenliğinin nasıl sağlanacağıydı.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB Konseyi Başkanı Charles Michel ve Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Budapeşte'de gerçekleştirilen AB Liderler Zirvesi bitiminde ortak basın toplantısı düzenledi.
Von der Leyen, "ABD seçimlerinin sonuçlarını tartıştık. ABD bizim en büyük ekonomik ve ticaret ortağımız. Eşsiz tarihi bağları paylaşıyoruz. Yeni yönetimle en başından iyi ilişkiler inşa etmek çok önemli." dedi.
Trump'la telefon görüşmesi yaptığına işaret eden von der Leyen, Ukrayna, savunma, ticaret ve enerji gibi konuları ele aldıklarını, bu alanlarda ilişkileri derinleştirmek istediğini vurguladı.
Von der Leyen, AB ve ABD'nin ortak menfaati olan konuları müzakere edeceklerini belirtti.
Trump'la görüşmesinde önemli bir konunun da LNG olduğunu anlatan von der Leyen, "Rusya'dan çok fazla LNG alıyoruz. Neden bunu bizim için daha ucuz olan ve enerji fiyatlarımızı düşüren Amerikan LNG'siyle değiştirmeyelim. Bu ticaret açığıyla da ilgili tartışabileceğimiz bir konu." dedi.
Von der Leyen, zirvenin ana gündeminin rekabetçilik olduğuna dikkati çekerek, AB'nin inovasyon açığını kapatması ve AB içinde üretimin artırılması gerektiğini anlattı.
AB Konseyi Başkanı Michel de ABD'de Trump'ın seçilmesinin ardından transatlantik ittifak ve ABD ile ilişkiler konusunda görüş alışverişinde bulunduklarını belirterek, "Transatlantik bağları güçlendirmeye, ABD ile çeşitli alanlarda işbirliği yapmaya ve koordinasyon sağlamaya hazırız." dedi.
AB Konseyi Başkanı Michel: AB ve ABD'nin ticaret, yatırım, güvenlik ile Ukrayna ve Orta Doğu gibi jeopolitik sınamalar karşısında birlikte çalışmaya devam edeceğine inanıyorum
AB ve ABD'nin ticaret, yatırım, güvenlik ile Ukrayna ve Orta Doğu gibi jeopolitik sınamalar karşısında birlikte çalışmaya devam edeceğine inandığını belirten Michel, AB'nin Ukrayna'yı desteklemeyi sürdüreceğini ifade etti.
Michel, "Rekabetçilik konusunda görüş alışverişinde bulunduk. Tek pazarı derinleştirmeliyiz." diye konuştu.
Avrupa'nın savunma kapasitesini artırması ve bu alanda daha fazla işbirliği yapması gerektiğini söyleyen Michel, savunma sanayisine yönelik desteğin de artırılmasının önemine işaret etti.
Macaristan Başbakanı Orban: Dik durmalı ve müzakere etmeliyiz
Macaristan Başbakanı Orban ise "ABD Başkanı ile müzakere kolay olmayacak." dedi.
Orban, Trump'ın zor bir müzakereci olduğunu ve ticaret konusunda yeni fikirler öne süreceğini iddia ederek, "Dik durmalı ve müzakere etmeliyiz ve sonra günün sonunda bir anlaşma yapmalıyız." değerlendirmesinde bulundu.
Rekabetçilik bildirisi
Zirvenin ardından rekabetçilik konusunda yayımlanan Budapeşte bildirisinde, "Yeni jeopolitik gerçekler ve ekonomik ve demografik zorluklar karşısında, AB liderleri olarak, ortak ekonomik refahımızı güvence altına almaya, rekabet gücümüzü artırmaya, AB'yi dünyanın ilk iklim nötr kıtası yapmaya ve AB'nin egemenliğini, güvenliğini, dayanıklılığını ve küresel etkisini garanti altına almaya kararlıyız." ifadesi kullanıldı.
"Karşı karşıya olduğumuz rekabet zorlukları, hem kamu hem de özel finansmanı harekete geçirerek önemli yatırımlar gerektirecektir." değerlendirmesinin yer aldığı bildiride, hedefler doğrultusunda tüm araçları araştırmaya ve bunlardan yararlanmaya kararlı olunduğu kaydedildi.
Bildiride, yeni mali araçlar ve öz kaynakların geliştirilmesi üzerine de çalışılacağı vurgulandı.