Erdoğan’ın New York’tan Küresel Mesajları

New York Brooklyn Mescidi kurucu İmamı Siraj Wahhaj dobra dobra açıkladı:

"Recep Tayyip Erdoğan sadece 80 milyonluk Türkiye’nin değil, bütün Müslümanların lideridir.” Nokta.

Evet. Osmanlı İmparatorluğu’nun GERİ PLANDA Vatikan’ın olduğu, İngiliz ve Fransızların tetikçiliğini yaptığı planlı tezgâhlarıyla derin projeleriyle yıkılan OSMANLI İMPARATORLU’NDAN sonra, dünya Müslümanların önderi yoktu.

İçinde olduğumuz 21’inci yüzyılda düşünceleriyle, projeleriyle Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bölünmüş, mağdur ve mazlum Müslümanlara sahip çıkmalarıyla, Müslümanların önderliği yolunda yürüyor.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, için Müslümanların birliği yolunda sürdürdüğü yürüyüş dünyanın her köşesinde ses getiriyor. Heyecan yaratıyor. Özelikle, ‘Dünya beşten büyüktür’ sloganı ile başlattığı, bu yıl da ‘Daha Adil bir dünya mümkün’ paradigması ile ortaya koyduğu tavırlar vicdanlarda yankı buluyor.

Başkan Erdoğan sadece konuşmuyor, dünyanın her köşesinden liderle buluşuyor, gelecek planlarını anlatıyor, anlatıyor…

Başkan Erdoğan’ın bu yılki, BM toplantısı için New York’ta yaptığı temaslar, dünya liderleri ile baş başa konuşmaları ve özellikle de BM genel kurulundaki konuşması, çerçevesi, hedefleri belirlenmiş bölümleriyle çok anlamlı ve derin oldu.

Erdoğan’ın Küresel Mesajlı Buluşmaları

Başkan Erdoğan’ın New York’ta buluştuğu, baş başa konuştuğu isimlere dikkatle bakınız. Hepsi küresel mesajlar içeriyor.

Erdoğan-İngiltere

Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York'taki Türkevi'nde İngiltere Başbakanı Johnson'ı ağırladı. Küresel ataklara geçen İngiltere’nin Başbakanı Johnson, Başkan Recep Tayyip Erdoğan’la özellikle buluşmak istedi. Başkan Erdoğan’ın küresel bakışını daha yakından öğrenme fırsatı yakaladı.

Türkiye; Libya’dan, Irak-Suriye’ye, Doğu Akdeniz’den Karadeniz’e, Balkanlardan Azerbaycan’a ve özellikle de Yakın Asya Türk Devletleri birliğine giden yolda, 21’inci yüzyılın bölgesel gücü, küresel oyuncusu. Bu bölgelere yeni politik hamleler yapacak İngiltere’nin Türkiye ile daha yakın olma arzusu dikkatlerden kaçmıyor.

Türkiye-İngiltere’nin yeni ilişkiler dönemi çok hayati parametreler içeriyor. Avrupa Birliği’nden ayrılan İngiltere, yeniden imparatorluk kodlarını çalıştırmaya başladı. Bu bağlamda İngiltere, Türkiye ile daha yakın çerçeveli bölgesel yaklaşımlara geçmek istiyor.

Nitekim İngiltere’nin Kıbrıs, Ortadoğu, Doğu Akdeniz’e yönelik Türkiye’nin gerçekleştirdiği jeopolitik hamlelere daha sıcak bakarken, savunma sanayinde ortak projelere geçmek isterken, bir başka bölgede ÇİN’İ kuşatacak, ABD-İngiltere-Avustralya savunma hattını inşa etmesi çok dikkatleri çekti.

Erdoğan-Ukrayna

Başkan Erdoğan, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile bir araya geldi.

Türkiye-Ukrayna ilişkilerinin küresel kodları var. Ukrayna bir taraftan Batı blokunun özellikli bölgesi haline gelirken, diğer yandan çok hassas dengelere sahip Karadeniz’de Türkiye ile hayatı ilişkilere imza atıyor. Savunma sanayinden tutunuz Kırım ve Karadeniz bağlamında, Başkan Erdoğan çok ilgilendiği bir ülke konumunda.

Erdoğan-Gürcistan

Erdoğan, Gürcistan Başbakanı Irakli Garibaşvili'yi kabul etti. Bu görüşme, küresel mesajlar içeriyor. Bakü-Tiflis-Kars demiryolu ve petrol-doğal gaz hatları, Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan birliği önümüzdeki on yılların kilit taşı özellikli.

Son olarak, Türkiye ile Azerbaycan’ın gerçekleştirdiği Karabağ Zaferi sonrası Kafkasya’nın kalbi burada atıyor.

Yeni dünya düzeninde Gürcistan’ın Batı için çok hayati özelliği var. Bir taraftan Batı-Kafkasya diğer yandan Karadeniz-NATO açısından denklemin tam ortasında.

Türkiye ile Gürcistan’ın iyi ilişkileri bu denklem de çok önemli bir paradigmayı işaret ediyor. NATO, Gürcistan’ı üye yapmak istiyor. Rusya’yı kuşatacak hattı genişletmek istiyor. Rusya lideri, Gürcistan’ın NATO üyeliğine kesinlikle karşı. Savaşa kadar gidecek tavırlar içinde.

Erdoğan-Polonya

Erdoğan, Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda ile Türkevi’nde bir araya geldi. NATO-2030 Stratejisi’nde Polonya hayati bir bölge. Rusya’nın nefes borusu üzerinde. Erdoğan, Polonya üzerinden küresel güçlere mesajını verdi.

Erdoğan-Finlandiya

Başkan Erdoğan, Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö ile bir araya geldi. Finlandiya, Batı (NATO)-Rusya bağlamında çok önemli.

Erdoğan- Gine

Gine Bissau Cumhurbaşkanı Umaro Sissoco Embalo ile bir araya geldi. Başkan Erdoğan, Afrika’ya çok çok önem veriyor. Çünkü Afrika 21’inci yüzyılın büyük çekişme alanı. Türkiye önemli jeopolitik hamlelerle Afrika’da bir güç konumuna geldi.

Erdoğan-Hırvatistan ve Slovenya

Başkan Erdoğan, Hırvatistan Cumhurbaşkanı Zoran Milanoviç ve Slovenya Cumhurbaşkanı Pahor ile bir araya geldi. Balkanlarda Türkiye var.

Yeni Dünya Düzeni Kuruluş Aşamasında Türkiye’nin Rolü

"Olayların başlama ve devam ettirme aşamalarını bilmezseniz, sürecin nasıl ve ne zaman sona ereceğini anlamakta zorluk çekersiniz."

Evet. Yaşanan senaryoları değerlendirmek için gelişmelerin başlama ve devam ettirilme aşamalarını bilmek gerek.

Geriye doğru 400 yıl geçmişe baktığımızda, sanki Allah 100 yıllık bir salınım düzeni koymuş ve 100 yılda bir yeni bir dünya kuruluyor.

1715'te İspanya Veraset Savaşları Anlaşması imzalandı. Bu anlaşma, yeni bir dünyanın kuruluşuydu. Bu dünyanın üzerinden yüzyıl geçti.

1815'e geldik. Viyana Kongresiyle 1715'te kurulan dünya yıkıldı, 1815'te yeni bir dünya kuruldu.

Bu dünyada yüzyıl yaşadı. 1915'te I. Dünya Savaşı'nı yaşadık. Yeni dünya düzeni kuruldu. Bu dünya düzeninin de sonu geldi.

2015-2030. Yeni dünya kuruluyor.

Adı ne olursa olsun şu sıralar yaşadığımız bütün gelişmeler kurulmakta olan yeni dünyaya ilişkin kavganın görüntüleri. Türkiye de, 2016 yılında Derin ABD-NATO gladyosu FETÖ darbesini önledikten sonra muhteşem jeopolitik hamleler yaptı. Küresel güçlerin derin oyun ve projelerini tek tek paçavraya çevirirken, yeni dünya masasının bölgesel ve küresel oyuncusu olduğunu net biçimde gösterdi.

Irak, Suriye, Doğu Akdeniz, Kıbrıs, Libya, Ege Adaları, Karadeniz, Azerbaycan’la beraber Karabağ Zaferi, 21’inci yüzyıl aktörü olacağımızı ilan etti.

Evet. Türkiye bugün hakkında karar verilen değil, karar alan devlet konumundadır.

Uluslararası sistem ÇOK KUTUPLU HALE GELİYOR. ABD, Rusya, Çin, Almanya, İngiltere’nin karşısında Türkiye, Brezilya, Hindistan yeni oyuncuları. Sadece uluslararası müzakere masalarında yerlerini almakla kalmıyor, aynı zamanda oyuna yeni kurallar da getiriyor.

ABD, Çin'e güvenli bir enerji yolunun oluşmasını engellemek ve enerji kaynaklarının akışını ve geçecekleri bölgeleri kontrol etmek için DERİN OYUN kurguluyor.

Enerji havzası Afrika ve Orta Doğu'nun siyasi açıdan kontrolüne karşı Çin, şimdi enerji ihtiyacının temini için ya yeni kaynaklar bulacak ya da ABD'yle askeri çatışmayı göze alacak.

Çin, ABD kıskacından kurtulmak yolunda, demiryoluyla Orta Asya’dan Avrupa’ya, deniz yoluyla da Akdeniz’e uzanan yeni bir “İpek Yolu” vizyonunu gerçekleştirme peşinde (GRAND PROJE).

Yeni İpek Yolu’nun 2 demiryolu geçişinden birisi Türkiye üzerinden (Kazakistan-Türkmenistan-Azerbaycan-Gürcistan-Türkiye) Avrupa’ya geçiyor. 3 deniz yolundan birisi, Kıbrıs-Magosa-Mersin-İskenderun (Türkiye) üzerinden yürüyecek.

BAĞIMSIZ TÜRKİYE-KÜRESEL LİDER TAYYİP ERDOĞAN, ÜÇÜNCÜ EKSENİN LİDERİ OLARAK JEOPOLİTİK HAMLELER YAPIYOR. Çok taraflı politikalarla ABD, Rusya, AB, Çin, Afrika-Müslüman Dünya’ya yönelik MERKEZ ÜLKE KONUMUNU TAHKİM EDİYOR.

Doğu Akdeniz Satrancında Türkiye

Doğu Akdeniz ikinci Basra Körfezi oluyor. Kıbrıs ve Doğu Akdeniz üzerinde günümüzde oynanan DERİN OYUNU iyi anlamak için biraz geriye bakmakta yarar var.

Geçmekte olan 20’inci yüzyıl uluslararası sistemi, II. Dünya Savaşı'nın galiplerince kurgulanmış ve kurumsallaştırılmıştı. Bu ülkeler; Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, Sovyetler Birliği (SSCB/Rusya), Çin ve Fransa idi.

Sistem hak ve adalet üzere inşa edilmedi. Galiplerin ve güçlülerin üstünlüğü üzerine kuruldu. Geçmiş 20’inci yüzyıl uluslararası sistem dünyaya adalet getirmedi.

Son yıllarını yaşayan ABD-Batı tarafından kurgulanan uluslararası sistemin parlamentosu olan BM Güvenlik Konseyi’nin tam bir adaletsizlik üzerine kurgulandığı ve inşa edildiği apaçık ortaya çıktı.

Açıkça küresel güçler "Türkiye'yi nasıl devre dışına itebiliriz?" hesapları yaparken, Türkiye liderliği de, emperyalist oyunları iyi okuyor ve yerinde paradigmalarla dünyanın önüne çıkıyor.

Yeni dünya düzenini yine ABD-Batı’nın başını çektiği EKSEN kurma hazırlıkları yaptığı bir sırada Başkan Erdoğan, tüm insanlık için ortaya koyduğu adalet arayışını ayrıntılı bir şekilde anlatıyor. Adaletsizlik, mülteci krizi, uluslararası terörizm ve İslam karşıtlığı başta olmak üzere küresel siyasetin açmazlarına işaret ediyor; yeryüzündeki ayrımcılık ve çifte standardı gözler önüne seriyor.

Ve nihayetinde, milletler için ilkeli, kapsamlı, stratejik ve uygulanabilir bir model önerisiyle "daha adil bir dünyanın mümkün olduğunu" vurguluyor.

Sonuç

Başkan Recep Tayyip Erdoğan sadece TBMM değil, dünyanın meclisi gibi olan Birlermiş Milletler Genel Kurulu’ndan küresel mesajlar veriyor, dünyanın önüne projeler koyuyor.

KÜRESEL LİDER KÜRESEL MESAJ VERİR. KÜRESEL LİDER ERDOĞAN, DAĞINIK MÜSLÜMANLARI BİR ARAYA GETİRME YOLUNDA EMİN ADIMLARLA YÜRÜYOR.

GELECEK, İNANANLARIN VE BÜYÜK DÜŞÜNENLERİN OLACAKTIR…