Quo Vadis Dünya

İNSANLIK II. Dünya Savaşı'ndan beri yaşanan en büyük felaketle yüzleşiyor.

Dünyanın Coronavirüs sonrasında hem siyasi hem de ekonomik olarak yeni bir hal alacağı konusunda kimsenin şüphesi yok. Şu anda dünyayı sarsmaya başlayan Coronavirüs sonrası uluslar arası sistemin güç yapısı değişecek, bunun küresel ölçekte hem siyasi hem de ekonomik sonuçları olacak. 

Dünyanın bir tarafı yüksek refah seviyesi ve lüks içinde hayatını sürdürürken, diğer tarafta açlık, sefalet, cehalet kol geziyordu.Böyle bir dünya uzun süre kalamazdı.

Geçen 200 yüzyıl boyunca işgallerle, katliamlarla, kar hırsıyla, sömürürülerle, içi olmayan DEMOKRASİ-İNSAN HAKLARI hikayeleriyle, dünyamızı mahvederek geldi Batı medenıyeti .

VE.Virüsle çöktü BATI MEDENİYETİ.

ARTIK DÜNYADA HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK. Corona'dan önce Corona'dan sonra diye anılacak bir dönemin tam ortasındayız. Ancak insanlık artık başka bir döneme giriyor.

21'İNCİ YÜZYIL'ın en etkili silahı vırüs dünyayı sarsıyor.

Dehşet verici virüsün  özgül nitelikleri dışında, 'neden oldukları' ve 'ortaya çıkardıkları' bakımından özellikle değerlendirilmelidir.

Vırüs sınıf ve sınır tanımıyor. KoronVirüs’ün   'kapitalist' veya 'sosyalist' devlet uygulamalarıyla ilgisi yok. Hedefinde insan var. Sınırları, sınıfları takmadan insanları hedefliyor.
Virüs ölümlerden, şaşkına dönen devletlerden besleniyor. Yarattığı kırılmalar ile tarihin akışını değiştirmeyi tetıklıyor.

100 yıldır, üretim araçları ve sınıflar üzerinden dünyayı değerlendirdik.

Kapitalist ülkeler ve sosyalist ülkeler bloklaşması üzerine kurgulandı tüm ilişkiler. Bu bloklar dışında kalmaya çalışanları, 2 BLOK EZDİ GEÇTİ:

Kapitalist dünyadan DEMOKRASİ ŞARKILARI DUYULURKEN, SOSYALİST BLOKTAN OTORİTER REJİMLERİN NEFESİ yükseliyordu.

Demokrasi Batı'da doğdu, bir sınıfın icadıydı. Fakat faşizm de orada doğdu ve o da aynı sınıfın icadıydı. Demokrasiyi keşfeden burjuvazi, çöküş başladığında faşizmi ve faşistleri de keşfediverdi.

Virüs çıkarıldı, tüm gelişmiş demokratik devletler hızla güvenlik devletlerine dönüştürdü. Ordular savaş cephelerine değil, sokaklara çıkarken, CORONA'yı yenme telaşı sardı etrafı.

Sosyalistler ne diyordu? Kapitalizm sona erdi. Ama meydan onlara da kalmayacak.

Suriyeli mültecilere kapılarını kapatan, bombalarla geri atmak için yaşatılan zalimlik gözler önüne serildi. İnsanlık dışı Avrupa, bugün Corona karşısında çaresizleri oynuyor.

Küresel Salgın-Üçüncü dünya savaşı sonrasının YENİ DÜNYA DÜZENİ NASIL OLACAK? İLLUMİNATİ'yi eskiler mi? Yeni isimler mi? yönetecek.

DÜNYANIN İDARESİ NASIL OLACAK? NEO-STRATEJİLERİN BEYNİ HANGİ NOKTADA?

HEDEF TEK DÜNYA HÜKÜMDARLIĞI MI? BU DERİN AMERİKA MI OLACAK? Eski İllimunati'nin beyinleri mi olacak?

Geleceğe bakmaya 1929 yılından başlayalım.

Birinci dünya düzeni 1929 DÜNYA EKONOMİK BUHRANI İLE KURULDU.2030 YILINDA 100. YILINI TAMAMLAYACAK. Birinci dünya savaşı nasıl ki 19. Yüzyıl dünya siyasal sisteminin çöküşünü ilan ettiyse;

Büyük Buhran da 19. Yüzyıl dünya ekonomik sisteminin çöküşünü ilan etti.

2. DÜNYA SAVAŞI SONRASI Sovyetler Birliği'nin büyümesi, komünizmi, Batılı kapitalist devletler açısında ciddi bir risk haline getirdi. 1945 yılında YALTA'da ABD BAŞKANI ROOSVEELT, İNGILTERE BAŞBAKANI CHURCHIL, RUSYA LİDERİ STALIN, DÜNYAYI PAYLAŞTILAR.

İkinci Dünya Savaşından sonra geçerli olan sistem, Bretton Woods sistemidir dünyayı soğuk savaş döneminde kumanda ettı. IMF, Dünya Bankası) Uluslararası Ticaret Örgütü (ITO), (GATT) ve Dünya Ticaret Örgütü kementleriyle ülkeler bağlandı.

1989 Barlın duvarı yıkıldı. Soğuk savaş dönemi sona ardı. Derin ABD, Çin'i, yükselen güç olarak kontrol etmeye karar verdı.2000 bin sonrası parlayan Rusya Putin'i çevrelemeye yeniden başladı.

Ancak,2008 krizi sonrası, dünyada bir süredir devam eden kaos, yeni bir dünya düzeninin habercisiydi.
VE Corona ÇİN'de patladı:

DÜNYA ARTIK BİR KÖY

Korona öncesi,Küresel köy sıklıkla gündeme sokulmuştu., Elektronik iletişimin yaygınlaşmasıyla birlikte, dünyanın küçük bir topluluk gibi olacağı  konuşuluyor ve yazılıyordu.
Covid-19 sonrası, liberal ekonomik pozisyonların dağılması, devlet müdahalelerinin ağırlık kazanması, otoriter ve milliyetçi eğilimlerin güçlenmesi, GÜVENLİK-ÖZGÜRLÜK DENGESİNİN bozulması, demokratik hakların tehlikeye girmesi söz konusu olacağa benziyor.

Vatandaşlar ve şirketler kendi devletlerinden koruma beklerken, devletler de kendi kırılganlıklarını azaltmak için yeni arayışlar içerisine girecek bir süreç başlamış görünüyor.. Sınırların kapatılması, ülkelerin daha korumacı politikalar izlemesi söz konusu olacak.

Daha kapalı bir dünya ile karşılaşma ihtimalimiz hiç de az değil. Şimdiden hükümetler krizi kontrol altına almak için olağanüstü tedbirler uygulamaya başladı. Vatandaşlarının tüm hareketlerini yakından izlemenin yolları DA gündemde.

DIGITAL DÜNYA SÜRECİ  

Tek Dünya Devleti peşindekiler BITCOIN istiyor. yani ROTHSCHLD AİLESİ. Economist dergisinin yıllar önceki kapaktaki kuş, Phoenix kuşuydu.. Mitolojide "Küllerinden Yeniden Doğma" anlamına geliyor. Yani Yahudi BARONLAR, yeni dünya projesi ile küllerinden doğacaklarını ima ediyorlardı.

Dıgıtal sıstemlerın arkasındaki güç bunlardı..

Dijital sistemlerle  İNSANLARIN BEYNİNİ İŞGAL GELECEĞİN KUŞAKLARINI KÜRESEL KÖLE YAPMA REHLIKESİ KARŞIMIZDA.

Dijital  insanları ırkına ve dinine bakmadan TEK TİP ADAM haline döndürerek KÜRESEL KÖLE YAPARAK, dünyanın kaderine hükmetmeyi hedefliyor.

Dijital  virüs gibi dünyayı esir alırken,

Dünya çapında Coronavirüs vakalarının en fazla görüldüğü 8'inci ülke olan Güney Kore mücadele için farklı bir yöntem izledi. Kore, vatandaşlarının her birinin cep telefonuna ÇİP KOYDU.

50 milyon nüfusa sahip Güney Kore, Covid-19 benzeri virüs taşıyan kişilerin cep telefonu, kredi kartı ve diğer bilgilerini yüklediği bir uygulama geliştirdi. Bilgi sayesinde pozitif çıkanlarla temas yaşayanlar tek tek belirlenerek haberdar ve izole edildi.

Şüpheli kişileri gözetlemek için mahallelerde oluşturulan ekipler DİJİTAL TAKİPLE günde iki defa kontrol yaptı ve bu kişilerin evlerinde kalmaları sağlandı.

Çin aynı yöntemlerle insanlarını kontrol ediyor.

CORONA İLE MÜCADELE İÇİN BAHANE BATI'da insanlarına BİYOLJİK BİLEZİK, İNSAN VÜCUDUNA YERLEŞTİRİLEN çiplerle insanları adım adım kontrol etmenin hazırlıklarında.

ABD, Kanada ve İngiltere ve Güney Kore modelini uygulamak için harekete geçti bile.

Hızlı dijital sistem 5G KULLANILIYOR. Çok hızlı 6G ÇALIŞMALARI YÜRÜYOR.

Kapitalisti de sosyalisti de OTORİTER yönetim olmanın arifesinde.

Son tahlil için kurgulanan yeni dünya için, virüs ve dijital kullanılıyor.

Çünkü dehşet verici bu iki, silahlar, SINIRLAR, SINIFLARI, IRKLARI, DİNLERE BAKMIYOR.

Virüsle yıkıyorlar, dijitalle yeni dünyanın insanlarını kontrol edecekler. Muhtemelen, tüm dünya, yüz milyonlarca dünya yurttaşı, VÜCUTLARINA KONAN ÇİPLERLE, SANAL PARALARLA, HER ŞEYE MUKTEDİR CEP TELEFONLARIYLA, WHATSAPP, GOOGLE, INSTAGRAM SİSTEMLERİYLE aynı noktaya yürütülecek. .

DİGİTAL DÜNYA DÜZENİ uydular üzerinden yürütüleceği için, DEV KULAK-BÜYÜK PATRON(BIG BOSS)dolaylı biçimde DÜNYAYI ARTIK BİR KÖY GIBI idare etme şansını yakalarsa,DIGITAL SiSTEMLERE HAKİM OLAN ÜLKE GELECEK DÜNYASINI YÖNLENDİRME FIRSATINI ELE GEÇİRECEK.

Örneğin, dünyanın pek çok farklı yerindeki insanlar, televizyon programları yoluyla aynı haber ve olayları izlemekteydi.

Gelişen teknoloji ve sınırların kalkması ile hepimiz aynı yemeği yiyen , aynı espriye gülen , aynı kültüre sahip bir köylü olma yolunda yürünüyordu.
CORONA SONRASI DIGITAL DÜNYA TAM HIZLA KURULACAK. DIGITAL DÜNYA-DÜNYANIN BİR KÖY OLMASI VE MİLLİ DEVLETLER tartışmaları yoğunluk kazanacak.

BİR YAHUDİ YAZARIN DİKKATİ ÇEKEN ANALİZİ

YUVAL Noah Harari , İsrailli yazar ve tarihçi. Oxford'da doktora yaptıktan sonra . Kudüs Hebrew Üniversitesi Tarih Bölümü'nde öğretim görevlisi olarak çalışıyor.

Harari, İNGİLİZ FINANCIAL TIMES gazetesine, Korona sonrası yeni dünya merkezli açıklamalar yaptı.

Dünyada tanınan Yahudi Harari'nin Yahudilerin dünyaca ünlü Financial Times'e yaptığı açıklamalara muhakkak dikkat kesilmeliyiz. Çünkü, ABDAvrupa'nın dünyaya yön veren devletler üstü platformlarını YAHUDİ BEYİNLER YÖNLENDIRIYOR.

Yahudi tarihçi Harari'nin bu açıklamalarını okurken, bir gerçeği değerlendirmek gerekiyor.

Koronavirüs salgını-3'üncü dünya savaşı küresel ve ulusal sistemleri sarsıyor. Devletler üstü bir kadro, virüsle devletlerin kalitesini de test ediyor.

Hararı,KORONA SONRASI YENİ DÜNYANIN PARAMETRELERİNİ veriyor. "İnsanlık şimdi küresel bir krizle karşı karşıya. İnsanların ve hükümetlerin önümüzdeki birkaç hafta içinde alacağı kararlar muhtemelen gelecek yıllar için dünyayı şekillendirecek. Sadece sağlık sistemlerimizi değil ekonomimizi, politikamızı ve kültürümüzü de şekillendirecekler.

Fırtına geçtikten sonra nasıl bir dünya yaşayacağımızı sormalıyız. Fırtına geçecek, insanlık hayatta kalacak, farklı bir dünyada yaşayacağız.

Bütün ülkeler büyük ölçekli sosyal deneylerde kobay olarak hizmet vermektedir. Herkes evden çalışıp sadece uzaktan iletişim kurduğunda ne olur?

Tüm okullar ve üniversiteler çevrimiçi olduğunda ne olur? Normal zamanlarda hükümetler, işletmeler ve eğitim kurulları bu tür deneyleri yapmayı asla kabul etmezler. Ama bunlar normal zamanlar değil.

CİLT ALTI GÖZETİM

"Salgını durdurmak için, Bir yöntem, hükümetin insanları izlemesi ve kuralları ihlal edenleri cezalandırmasıdır. Bugün, insanlık tarihinde ilk kez, teknoloji herkesi her zaman izlemeyi mümkün kılıyor.

BİYOMETRİK BİLEZİK

2030'da, her vatandaşın günde 24 saat biyometrik bir bilezik takması gerektiğini düşünün Bir düşünce deneyi olarak, her vatandaşın günde 24 saat vücut ısısını ve kalp atış hızını izleyen biyometrik bir bilezik takmasını talep eden varsayımsal bir hükümeti düşünün.

Algoritmalar, bilmeden önce sizin sağlığınızın ne olduğunuzu bilecek ve aynı zamanda nerede olduğunuzu ve kiminle tanıştığınızı da bileceklerdir.
Dezavantajı, yeni bir gözetim sistemine meşruiyet vermesidir"

BÜYÜK AKTÖR KİM OLACAK?

Yeni bir küreselleşme sürecini örgütleyecek ülke DERIN Amerika mı?

Derin Baronlar mı? Çin mi? YOKSA DİRİLEN TÜRK-İSLAM MEDENİYETİ mı olacak?

ABD'nin içi boş demokrasi yerine koyacağı yeni liberal demokrasi ile olası yeni küreselleşme mi?,  ABD veya ÇİN, ne yapacak diye bekleyecek  değiliz. BAŞKAN TAYYİP ERDOĞAN, YENİ DÜNYAYA YENİ TÜRKİYE ÖNDERLİĞİNDE, PARÇALANMIS İSLAMİYETİ ORTAK HAREKET EDECEK KONUMA GETİRME ŞANSINA SAHİP BİR LİDERDİR..

VİRÜS ÖNCESİ VE SONRASI TÜRKİYE

ÇOK anlamlı bir atasözümüz  var.

"Kaptanın hüneri dalgalı denizde belli olur''. Anlamı şudur:

Kişi hangi mesleği edindiyse, o işte gayet başarılı ve bilgilidir. Fakat bu sahip olduğu başarı ve bilgiyi herkesin görmesi için kişinin zorlu bir görevi bileğinin hakkıyla başarması gerekir. Küresel salgın karşısında Batı medeniyeti çökerken, Avrupa Birliği'nin bir hikaye olduğu ortaya çıkarken, Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan TÜRKİYE GEMİSİ'Nİ azgın dalgaların arasından başarıyla geçiriyor.

Erdoğan büyük liderliğini sadece bugün küresel salgın karşısında göstermıyor. Yakın geçmişte, 15 Temmmuz NATO-CIA gladyosu FETÖ'nün Türkiye'yi işgal harekatında da göstermişti. Arkasına milleti alarak Türkiye gemisini batmaktan kurtarmıştı. Bugün de  küresel salgın karşısında TÜRKİYE GEMİSİNİ güvenli limanlara doğru yönetiyor.
Cumhurbaşkanımızın , küresel salgın öncesi Dünyada ezilen, sömürülen mazlum lnsanların gür sesı olarak  Birleşmiş Mlletler toplantısında yaptığı tarihi konuşmayı tekrar tekrar okumakta yarar var. 

ERDOĞAN NE DEMİŞTİ: "Bugün dünya küresel düzeyde adaletsizliğin yol açtığı pek çok sorunla ve sancıyla yüz yüzedir. Bugün dünyada, ne haklar, ne de sorumluluklar gerektiği gibi paylaşılmıyor. Adaletsizlik, istikrarsızlık, güç mücadeleleri, krizler, israf ortada. Türkiye, tüm dünyayı ve insanlığı kucaklayan bir ülkedir.
Türkiye insani dış politika anlayışıyla, tüm dünyayı ve insanlığı kucaklayan, sorunlara adil çözümler bulmak için çabalayan bir ülkedir.''

Cumhurbaşkanımız ÇÖKEN BATI'NIN YENİ BİR DÜNYA HİKAYESİ ile devam etmek istediklerini çok iyi biliyor. Onun içın İSLAM ALEMİNİN KURTULUŞU'na vurgu yapıyor. Çünkü Batı Medeniyeti kaybetti.

Peki, İslam dünyası, yine köhnemiş batı medeniyetının ortaya koyacağı yenı dünya düzeni projelerıne mi bekleyecek?

İşte bu noktada, 21. Yüzyıl'a damga vuracak tarihi imparatorluk genlere sahip Türkiye'nın adalet prensibinden şaşmayarak; paylaşımcı, birbirine destek olan, değerlerini korumuş bir sıstem ortaya koyabılırse, yeni bir döneme önderlik edecektir.

Batı ortaya koyduğu değerleri kendi eliyle yok etti.

Herkes kendi derdine düşmüş durumda. Çekya, İtalya'nın Çin'den sipariş ettiği sıhhi malzemeye el koyuyor, AB ülkesi İtalya; AB ülkesizden alamadığı yardımı krizde Rusya ve Çin'den alıyor, AB ülkesi Bulgaristan Savunma Bakanı "Bize sadece Türkiye ve Çin yardım ediyor" diyor. Şimdi bunun üzerinde yeniden düşünme vakit geldi.

Corona sonrası hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı ve ittifaklar ile kurulan uluslararası organizasyonların yeniden sorgulanacağı kesin görülüyor.

Kriz ortamında adaletsiz ve bencil sistemler yok olurken, değerlerini koruyan Türkiye yeniden dirilişin özelliklerine sahıp görünüyor.
Şimdi hep birlikte düşünelim.

Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, DÜNYA BEŞTEN BÜYÜKTÜR mottosunu Birleşmiş Milletler'de, dünyaya yön verdiği söylenen ülkelerin liderlerlerinin gözünün içine bakarak söyledi.

Cumhurbaşkanımız devamla; "bugün uluslararası camia, geleceğini tehdit eden terör, açlık, sefalet, iklim değişikliği gibi sorunlara kalıcı çözüm üretme kabiliyetini giderek yitiriyor.

Önemli olan hep birlikte neler yapabileceğimizdir" diyerek, adeta Coronavirüs salgınında çöken dünyayı uyarıyordu. Islam dünyasının kurtuluşunun reçetesini Cumhurbaşkanımız BM'de de yaptığı tarihi konuşmada şöyle ortaya koymuştu:

Dünyanın şanslı bir azınlığı dijital teknolojiyi, robotları, yapay zekayı, obeziteyi tartışırken, 2 milyarı aşkın insanın yoksulluk, 1 milyara yakın insanın açlık sınırının altında yaşıyor olması çok acıdır. Zihniyetin de kurumların da kurallarını da değiştirme zamanı çoktan gelmişti.'' Cumhurbaşkanımız Tayyıp Erdoğan, "Gelin, insanlığın tamamının huzurlu geleceği için sorunları bir an önce adalet temelinde bir çözüme kavuşturalım" demiş, konuşmasını şöyle bitirmişti: Türkiye kadim dünyanın merkezinde yer alan bir coğrafya olarak hem doğunun, hem batının insani birikiminin varisidir.

Herkes için özgürlük, herkes için barış, herkes için refah, herkes için adalet, herkes için huzurlu ve güvenli bir gelecek." 

SONUÇ: Coronavirüs sonrası dünyaya seslenen adalet, ahlak, vicdan temelinde yeniden yapılanmaya ihtiyaç olduğu gerçeğiyle karşı karşıya DÜNYA.

Köhnemiş Batı'nın kurguladığı YENİ DÜNYA PROJESİ'NİN karşısında Islamıyet, DÜNYAYA ADALET-AHLAK-INSANLIK  getirme şansına  ve  Haçlı-siyonistlerin Coronavirüs sonrası ortaya koyacakları düzene  meydan okuyacak derınliğe sahıptır.

Batı'ya iman edenler, beyinlerini, ruhlarını emperyalist/ kapitalist Batı dünyasına satanlar şunu çok iyi bilmeliler, GELECEK TÜRK-İSLAM MEDENİYETİ'NDE.