Aksa Tufanı ve İsrail Sorunu

Stratejik Düşünce Enstitüsü’nde “Aksa Tufanı ve İsrail Sorunu” başlıklı konferans düzenlendi. Konferansın konuşmacısı Doç. Dr. Halid El Uveysi konu hakkında değerlendirmelerde bulundu.

h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

Stratejik Düşünce Enstitüsü’nde “Aksa Tufanı ve İsrail Sorunu” başlıklı konferans düzenlendi. Konferansın konuşmacısı Doç. Dr. Halid El Uveysi konu hakkında değerlendirmelerde bulundu.

İsrail’in, Batı’nın Ortadoğu’daki bir projesi olduğunu söyleyerek sözlerine başlayan Uveysi, 1840 tarihli İngiliz arşivlerine bakıldığında Yahudileri Filistin’e göndermek için iki sebep olduğunu, bunlardan birincisinin bölgede hakimiyet kurmak için burada tampon bir devlet kurmak olduğunu, ikinci sebebin ise dini amaçlardan kaynaklandığını dile getirdi.

Medyada da sıklıkla karşılaşılan “Filistinliler Yahudilere topraklarını sattı” ifadesi hakkında da açıklamalarda bulunan Uveysi, bunun bir Siyonist propagandası olduğunu, insanların algılarına yerleştiğini ifade etti ve bu konuda Türkiye’de yapılmış olan bir doktora çalışmasına değinerek bu çalışmada İngiliz ve Osmanlı arşivinden yararlanıldığını ve çalışmanın sonucunda Filistinlilerin topraklarını satmadığının ispatlandığını, 1947-48-49 arasında Yahudilerin Filistinlilerin topraklarının %78’ini silahla aldığını, Hayfa gibi şehirlerde insanları öldürüp onların evlerini aldıklarını ifade etti.

Arap ülkelerinin(Arap ordularının) 1948 savaşındaki Generalinin bir İngiliz olduğunu söyleyen Uveysi, İngiltere’nin o dönemler büyük projelerini gerçekleştirmek için Arap ordularını bile ellerinde tuttuklarını belirtti.

Uluslararası hukuk açısından İsrail’in 1948’e kadar aldığı toprakların, İsrail’in kabul edildiğini ancak 1967 Savaşı’nda İsrail’in aldığı toprakların ise İsrail’e ait olmadığını, oranın işgal edilmiş topraklar olduğunu ifade eden Uveysi, İsrail’in uluslararası hukuku hiçbir zaman tanımadığını dile getirdi.

1987’de I. İntifada başlayıncaya dek, önceki direnişlerin İslami bir boyutu olmadığını, ulusal bir Filistin Devleti kurmak istendiğini söyleyen Uveysi, I. İntifada’nın başlamasıyla Gazze’deki, Batı Şeria’daki halkın tahammülünün kalmadığını ve İslami hareketlerin o dönemde başladığını, insanların tank karşısında taşlarla mücadele etmeye çalıştıklarını söyledi.

 “2005 yılında Hamas seçimleri kazandı. Bütün dünya demokrasi istiyordu değil mi? Ancak Hamas kazanınca yanlış kişiyi seçtiniz, onu kabul etmeyeceğiz dediler. 2007 yılında artık Hamas Gazze’ye geçti, Batı Şeria ise El-Fetih ile devam etti.” diyen Uveysi, geçen Ramazan ayında Mescid-i Aksa’ya yapılan saldırıları hatırlatarak “Başka kutsal yerlerde böyle bir saldırı olsaydı bütün dünya karşı çıkacaktı. Mescid’in içinde katliam oluyordu. Oradaki Müslümanlara saldırıp onları çıkarmaya çalışıyorlardı. Oradaki direniş ise taşla sandalyeyle oluyordu. Oradaki saldırılarda insanlar Mahmut Abbas’tan değil, Arap ülkelerinden değil sadece iki yerden yardım istediler; Gazze’den(Kassam’dan) ve Türkiye’den.” dedi.

 

 

 

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA