"Türkiye, Lojistik ve Üretim Üssüne Dönüşerek Önemli Sorumluluklar Üstleniyor"
AA
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Londra'dan Pekin'e uzanan Demir İpek Yolu'nun Avrupa bağlantısını oluşturan Halkalı-Çerkezköy-Kapıkule Demir Yolu Hattı'nın ilk ray kaynak törenine katıldı.
Karaismailoğlu, tamamlandığında Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki yük ve yolcu taşımacılığında kapasite artışına imkan verecek projenin ilk ray kaynak töreni için bir araya gelmekten memnuniyet duyduğunu söyledi.
Türkiye'nin jeostratejik konumu sayesinde sadece 4 saatlik uçuş ile 1 milyar 650 milyon insanın yaşadığı, 38 trilyon dolar gayrisafi milli hasılaya sahip ve 7 trilyon 45 milyar dolar ticaret hacmi bulunan 67 ülkenin merkezinde olduğuna dikkati çeken Karaismailoğlu, bu önemin her geçen gün güç kazandığına şahit olunduğunun altını çizdi.
Bölgede yaşanan gelişmelerin de gösterdiği gibi dünya nereye giderse gitsin, Türkiye'nin stratejik değerinin arttığına işaret eden Karaismailoğlu, şunları kaydetti:
"Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak bu farkındalık ile hareket ediyor, sadece ülkemizin değil, küresel ihtiyaçları da karşılamak adına projelerimizi devlet aklı ile planlayarak hayata geçiriyoruz. Çalışmalarımızı bu gerçeğin ışığında planlıyoruz. Türkiye'miz dünyadaki ham madde kaynakları ile ekonomik merkezleri buluşturan bir kavşak konumundadır. Bu da Asya-Avrupa arasındaki transit taşımacılığın sürdürülebilir, kesintisiz ve artan kapasiteyle ülkemizin ulaşım ağları üzerinden yapılması demektir. Bugün ilk ray kaynağını gerçekleştireceğimiz demiryolu hattı, Asya ve Avrupa arasındaki kesintisiz ticarete destek olacak, Avrupa Birliği ile aramızdaki ilişkileri daha da güçlendirecek."
"Çok önemli bir bölümü yüksek standarda ulaşacak"
Karaismailoğlu, projenin tamamlanmasıyla, dünyadaki son gelişmeler nedeniyle stratejik önemi daha da artan, Pekin'den Londra'ya uzanan güvenli ve kesintisiz demiryolu taşımacılığına imkan sağlayan Demir İpek Yolu'nun çok önemli bir bölümünün yüksek standarda ulaşacağını vurguladı.
İpek Yolu'nun orta koridorunda yer alan Türkiye'nin uluslararası ticaretteki rolünün öneminin reddedilemez boyutta olduğunu ifade eden Karaismailoğlu, şöyle konuştu:
"Biz de bu önemin farkında olarak, ulaştırma ağlarının Avrupa'ya entegrasyonunun yüksek standartlarda sağlanmasını her daim önceliklerimiz arasında tutuyoruz. Küresel lojistik bir süper güç olma yolunda ilerleyen ülkemiz, orta koridorda, Asya ve Avrupa arasında alternatif olmanın ötesinde, değerli ve kazançlı bir lojistik ve üretim üssüne dönüşerek önemli sorumluluklar üstleniyor.
Başarıyla tamamlayarak hizmete açtığımız Marmaray ve Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu hatları kullanılarak, 28 Mayıs 2020 tarihinde ilk uluslararası yük taşımacılığı seferini yapan Demir İpek Yolu'na stratejik bir mesele olarak yaklaştığımızın somut göstergesidir."
Ulaşım süresi kısalacak
Karaismailoğlu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının Avrupa Birliği ile Ankara-İstanbul Hattı Köseköy-Gebze Kesimi, Irmak-Karabük-Zonguldak Demiryolu Hattı, Samsun-Kalın Demiryolu Hattı projelerini başarıyla hayata geçirdiğini anımsattı.
İkinci dönemde yer alan söz konusu projede ise Halkalı-Kapıkule Demiryolu Hattı'nın 153 kilometrelik Çerkezköy-Kapıkule kesiminin inşasının AB ile ortak finanse edildiğine işaret eden Karaismailoğlu, "Avrupa Birliğinin Türkiye-Avrupa Birliği mali iş birliği kapsamında yapımı süren en büyük altyapı projesidir." dedi.
Bakan Karaismailoğlu, diğer kesimi oluşturan Halkalı-Çerkezköy bölümünün tamamını ise Türkiye'nin dört bir yanında binlerce kilometre demir yolunun inşasında olduğu gibi milli bütçeden karşılandığını kaydetti.
Proje tamamlandığında, Halkalı-Kapıkule arasında 229 kilometrelik güzergahta çift hatlı, 200 km/saat hızında yolcu ve yük taşımanın mümkün olacağını vurgulayan Bakan Karaismailoğlu, "Bulgaristan, Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ ile İstanbul'u hızlı tren ağına bağlayacak proje hizmete alındığında, Halkalı-Kapıkule arası trenle seyahat süresi 4 saatten 1 saat 30 dakikaya, yük taşıma süresi 6,5 saatten 3 saat 30 dakikaya düşecek." diye konuştu.
"Planlı, gerçekçi ve kararlı bir vizyona bağlı kalarak yatırımları şekillendirdik"
Bakan Karaismailoğlu, devlet aklı ile planlı, gerçekçi ve kararlı bir vizyona bağlı kalarak yatırımları şekillendirdiklerini söyledi.
2053 yılına kadar 189,3 milyar avro değerinde yatırım öngörüsü olan 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı'nın 5 Nisan'da kamuoyu ve tüm dünya ile paylaşıldığını anımsatan Karaismailoğlu, planın, bu yaklaşımlarının en güncel örneği olduğunu belirtti.
2053 vizyonunda, dünyada gelişen eğilimler göz önünde bulundurularak mobilite, lojistik ve dijitalleşmenin temel odak alanları olarak belirlendiğine vurgu yapan Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
"Ülkemizin dünya ile bağını güçlendiren bütünsel kalkınma odaklı vizyonumuz; Avrupa Yeşil Mutabakatı, Paris İklim Anlaşması ve Avrupa İklim Yasası gibi Avrupa Birliği'nin temel yaklaşımları ile birçok ortak paydaya sahip. Bu doğrultuda, demir yolunun yatırımlarımızdaki payını 2023 yılında yüzde 60'lara, yük taşımacılığındaki payını ise 2053 yılında yüzde 5'ten yüzde 22'ye yükseltmeyi hedefledik.
Böylece Avrupa Birliği'nin Yeşil Mutabakatı çerçevesinde iklim değişikliğiyle mücadelede 2050 yılında karbon nötr bir kıta olma hedefine de büyük bir katkı sağlayacağız. Her yatırımımız gibi bu çalışmamız da projelendirme aşamasından hizmete alımına kadar geçen her süreçte çevreye duyarlı bir yaklaşımla yönetilmektedir."
Çevreci yatırımlarla güvenli ve konforlu ulaşım hedefi
Bakan Karaismailoğlu, gelecek nesiller için tertemiz ve yaşanabilir bir gelecek anlamına gelen çevreyi koruduklarını, geliştirdiklerini, diğer yandan da güvenli ve konforlu bir ulaşım altyapısı inşa etmeye devam ettiklerini söyledi.
İnşası devam eden ve sona yaklaşan hatlardan Ankara-Sivas Yüksek Hızlı Demiryolu Hattı'nın tamamlanması için faaliyetlerinin gece-gündüz sürdüğünü ifade eden Karaismailoğlu, "Bugün ilk kaynak töreni için bir araya geldiğimiz hattımızın devamı niteliğindeki Halkalı-Ispartakule-Çerkezköy Hattı ile Bursa-Yenişehir-Osmaneli, Mersin-Adana-Gaziantep, Ankara-İzmir, Karaman-Niğde Ulukışla, Aksaray-Ulukışla-Mersin-Yenice ve Ankara-Kayseri hızlı tren hatlarında da çalışmalara hızla devam ediyoruz." diye konuştu.
Karaismailoğlu, ayrıca iki uluslararası havalimanını birleştirecek Gebze-Sabiha Gökçen Havalimanı-Yavuz Sultan Selim Köprüsü-İstanbul Havalimanı- Halkalı-Çatalca Hızlı Tren hattında da ihale hazırlıklarının devam ettiğini anlattı.
Bakan Karaismaioğlu, toplam 5 bin 147 kilometrelik demir yolu hattını hizmete sunmak için 7 gün 24 saat büyük bir özveriyle emek verdiklerinin altını çizerek,"2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı'mızla gururla ortaya koyduğumuz hedefimiz, 2053 yılına kadar toplam 28 bin 500 kilometre demir yolu hat uzunluğuna ulaşmaktır." dedi.
Karaismailoğlu, yük taşımacılığında demir yollarının daha efektif kullanılabilmesi için 2029 yılına kadar Kapıkule-Ankara-Mersin arasındaki 1179 kilometrelik hattın, 2035 yılına kadar da Ankara-Zengazur (Azerbaycan) arasındaki 1097 kilometreliklik hattın RO-LA taşımacılığı için planlandığını söyledi.
Krizler güvenli lojistiğin önemini gösterdi
Bakanlık olarak ulaştırma alanındaki uluslararası iş birliklerine büyük önem verdiklerini vurgulayan Karaismailoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Yeter ki sürdürülebilir çevreci ve verimli çözümlerle küresel ticaret kesintisiz ve güvenli bir biçimde devam etsin. Yeter ki başta Türkiye ve Avrupa Birliği olmak üzere projelerin paydaşları bu refahtan paylarını alabilsin. Bu projemizin de bize gösterdiği gibi eğer ortaya irade koyarsak, yöneticiler olarak büyük projeler konusunda kararlıysak bunları hayata geçirilebiliyoruz. Önce küreselleşme eğilimleri, sonra salgının etkileri ve son olarak Rusya-Ukrayna krizi. Tüm bunlar gösteriyor ki güvenli ulaştırma, güvenli lojistik, tedarik zincirinde sürdürülebilirlik hepimizin gündeminde ilk sıralarda yer almaya devam edecek.
Toplumlarımızın refahı ve ihtiyaçların tedariki için ortak planlamalara yönelik daha fazla irade ve kararlılık göstermemiz ve daha fazla ortak projede bir araya gelmemiz çok önemli. Bu nedenle önemle vurgulamak isterim ki Türkiye, ulaştırma altyapılarında uluslararası iş birliğinde gerekli irade, kararlılık ve proje geliştirme arzusuna sahiptir."
Bakan Karaismailoğlu, Halkalı-Kapıkule Hızlı Tren Projesi'nde emeği olan Avrupa Komisyonu yöneticilerine, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu yetkililerine, Bakanlık çalışanlarına ve emek verenlere teşekkür etti.
Ardından Bakan Karaismailoğlu ve Avrupa Komisyonu Avrupa Genişleme ve Komşuluk Genel Müdürlüğü Türkiye'den Sorumlu Müdür Henrike Trautmann raya kaynak atma işlemini gerçekleştirdi.
"Proje Avrupa ve Asya arasında köprü olacak"
AB Komisyonu Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakereleri Genel Müdürlüğü Direktörü Henrike Trautmann da yaptığı konuşmada, iklim değişikliği sorunuyla yüzleşmek için iklim pozitif ve karbondan arındırılmış altyapılara olan küresel ihtiyacın arttığını ifade etti.
Trautmann, Avrupa Birliği'nde iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için çalıştıklarını belirterek, "İklim dostu altyapıyı geliştirme arayışında Türkiye ile güçlerimizi birleştirmekten mutluluk duyuyoruz. Bu proje AB'nin ve Türkiye'nin yeşil gündemiyle uyumlu bir proje." diye konuştu.
Trautmann, Halkalı-Çerkezköy-Kapıkule Demir Yolu Hattı Projesi'nin AB tarafından finanse edilen en büyük demir yolu projesi olduğuna dikkati çekti.
Projenin Avrupa ve Asya arasında köprü olacağını dile getiren Trautmann, "Proje, Türkiye halkına ve Türkiye'deki ve Avrupa'daki işletmelere de fayda sağlayacak. Aslında projenin Türkiye için 1,7 milyar avro değerinde ekonomik ve sosyal fayda sağlaması bekleniyor. Komisyon, Türkiye'nin demir yolu kalkınma politikasını desteklemektedir. Şimdiye kadar sektördeki dört büyük proje, toplam 840 milyon avro tutarında ve toplam bin kilometre uzunluğunu aşan AB hibeleri ile finanse edilmiştir." ifadelerini kullandı.
"AB, ithalat, ihracat ve yatırım kaynağı bakımından Türkiye'nin en büyük ortağıdır"
Bu projenin ticaret akışları üzerinde büyük etkisi olacağını vurgulayan Trautmann, şunları kaydetti:
"AB, ithalat, ihracat ve yatırım kaynağı bakımından Türkiye'nin en büyük ortağıdır. 2020 yılında Türkiye'nin ithalatının yüzde 33,4'ü AB'den yapıldı, ihracatının ise yüzde 41,3'ü AB'ye gitti. 2020 yılında AB ile Türkiye arasındaki toplam mal ticareti 132,4 milyar avro olarak gerçekleşti. Bu kapsamda Halkalı-Kapıkule Demiryolu hattını kullanan yük hacimlerinin yüzde 90'ının Türkiye'nin Asya yakası ile Avrupa arasında yapılmasını bekliyoruz. Bu nedenle İstanbul'daki Yavuz Sultan Selim Köprüsü üzerinden demir yolu bağlantısı, AB ile Türkiye'nin Anadolu kesimi arasında, Orta Asya ve ötesine doğru demir yolu yüküne yüksek kapasiteli erişim sağlamak için bu kadar önemli bir bağlantıdır."
Trautmann, projenin gerçekleşmesinde emeği geçen Bakanlık ve proje paydaşlarına teşekkür etti.
TCDD Genel Müdür Vekili Metin Akbaş ise Çerkezköy-Kapıkule Hızlı Tren hattının ilk ray kaynak törenine katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, projenin öneminden bahsetti.
Dünyayı etkisi altına alan salgın süreciyle ekonomik ve çevresel faktörler göz önüne alındığında güvenli, hızlı ve çevre dostu demir yollarının öneminin bir kez daha ortaya çıktığını vurgulayan Akbaş, Türkiye'nin yüksek hızlı tren işletmeciliğinde Avrupa'da altıncı, dünyada ise sekizinci sırada yer aldığını ifade etti.
Türkiye'nin, demir yollarında artık yeni hedeflere yelken açtığını belirten Akbaş, "Hem belirlenen hedeflere ulaşmak hem de uluslararası ulaştırma sisteminde çok daha iyi bir konuma gelmek için gayret gösteriyoruz. Halihazırda 4 bin 407 kilometresi yüksek hızlı ve hızlı tren, 314 kilometresi ise konvansiyonel hat olmak üzere toplam 4 bin 721 kilometrede yeni demir yolu yapım çalışmalarımız devam ediyor." dedi
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Program Otoritesi Başkanı, Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Burak Aykan ise önemli bir projede hep birlikte olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Aykan, yüksek bir sözleşme bedeline sahip projenin gerek bütçesel büyüklüğü, gerek teknik özellikleri ve stratejik güzergahıyla bakanlıkları için büyük önem taşıdığını vurguladı.
