Kıbrıs'ta Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün Misyonu Bitmiştir

Bu yazı 10/05/2024 tarihinde yayınlanmıştır.

*Mithat IŞIK/SDE Savunma ve Güvenlik Koordinarörü

Birleşmiş Milletler Barış Gücü(BMBG) Birleşmiş Milletler Konseyi tarafından alınan 186 no’lu kararla 4 Mart 1964 tarihinden günümüze kadar geçici olarak Kıbrıs'ta görev yapmaktadır. Sözüm ona 60 yıldır görevine devam ediyor. BMBG 60 yıldır Rumların çıkarlarına hizmet ediyor. BM Barış Gücü Ada’da göreve başladığı günden 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’na kadar Kıbrıs Türkleri’nin soykırım girişimlerine maruz kalmalarına, Türk köylerinin gasp edilmesine, yağmalanmasına, yakılıp yıkılmasına engel olmuş mudur? Hayır, olmamıştır. 1964'ten 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı’na kadar geçen 10 yıllık süre içinde 103 köy yağmalanırken 95 ibadet yeri yıkılarak yerle bir edilirken bunları önlemek için bir şey yapmış mıdır? Hayır, yapmamıştır. 15 Temmuz 1974 yılında Kıbrıs'ta Nikos Sampson'ın faşist Yunan darbesini engelleyebildi mi? Hayır.

BM Barış Gücü'nün bugüne kadar görev yaptığı yerlerde sorunların çözümüne pozitif bir katkı yaptığını söylemek mümkün değildir. Filistin'den Yugoslavya'ya kadar örnekleri ortadadır. Birleşmiş Milletler Barış Gücü'nün, Ada’da bulunduğu süre içinde çözüme bir katkısı olmamıştır. Tarafsızlığını da ortaya koymamıştır.

20 Temmuz 1974 tarihinden önce Ada’da Londra ve Zürih anlaşmalarına göre 650 mevcutlu Türk Kuvvetleri Alayı, 950 kişilik Yunan Alayı bulunmaktaydı. Ben de piyade Teğmen rütbesi ile 28 Şubat 1974'te göreve başlamıştım. Biz toprak olan mevzilerimizi düzeltmek, otlardan temizlemek isterken Barış Gücü gelip buna dahi izin vermezdi ancak Rum ve Yunanlıların beton koruganlar yapmasına seyirci kalırdı. Rumlar Beş Parmak Dağları'na traktörlerle çimento, demir, kum çıkarırken ses çıkarmazdı. Rum helikopterleri Beş Parmak Dağları'na beton bloklar taşıyarak koruganlar yaparken ses çıkarmazdı. Bütün bunları ben yaşayarak gördüm, şahit oldum. Birleşmiş Milletler Barış Gücü bugün 1963'te Kıbrıs Cumhuriyeti’ni gaspederek Rum Cumhuriyeti’ne dönüştürülen Güney Kıbrıs Rum kesimini muhatap almakta, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni muhatap almamaktadır. Rumlar da bu durumu tepe tepe kullanıyorlar. Birleşmiş Milletler Barış Gücü Ada’dan ayrılmalıdır.

Barış Gücü Ada’dan ayrılınca Rum Kesimi mecburen KKTC'yi muhatap alacaktır. Bu durum Rumları panikletmektedir. Korkutmaktadır. Çünkü Rumlar bu durumun devamından memnunlar. Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün Ada’daki varlığı ile yokluğunun Kıbrıs Türkleri için hiçbir önemi yoktur. Ada’daki mevcut statükonun ortadan kalkması için Barış Gücü’nün görev süresi uzatılmamalıdır. Ve görev süresi sonlandırılmalıdır. Kamuoyunda Birleşmiş Milletler Barış Gücü konusunda esas konuşularak tartışılması gereken konu bu olmalıdır diye değerlendiriyorum.