Stratejik Düşünce Enstitüsü, “Afrika Boynuzu (Etiyopya Ve Somali) - Türkiye İlişkileri Ve Beklentiler” başlıklı panel düzenledi. Başkanlığını SDE İç Politika ve Hukuk Koordinatörü Prof. Dr. Tevfik Erdem’in yaptığı panele ilgi büyüktü. Konuşmacılar, büyükelçiler, diplomatlar, iş dünyasından önemli isimler, gazeteciler ve akademisyenlere önemli değerlendirmelerde bulundu.
Panelin açılış konuşmasını yapan SDE Başkanı Muhammet Savaş Kafkasyalı:
“Etiyopya geçmişten günümüze bizim için ehemmiyetli önemli bir bölge. Habeşistan Müslümanların ilk sığınağı olmuştur. Sömürgeciliğin ulaşmadığı tek bölgedir Etiyopya. Uluslararası sistemi kontrol edenlerin kendi amaçları için önemli stratejilerini uyguladıkları bir bölgeden bahsediyoruz. Somali tarım açısından çok verimli olmasına rağmen stratejik öneme sahip olması nedeniyle açlık ve kıtlığın temsilcisi haline getirilmiştir.”
Panelde konuşan Gümrük ve Ticaret Eski Bakanı-AK Parti MKYK Üyesi Malatya Milletvekili Bülent Tüfenkçi Somali ve Etiyopya ile tarihi ilişkilerimize dikkat çekti, “Ticari ilişkilerimiz az olsa da insani yardımları ihmal edemeyiz” dedi.
“Somali ve Etiyopya güvenlik noktasında ciddi sorunlar yaşıyor. Özellikle tarihte bölgeye gelen sömürgeci ülkelerin hala o ülkelerden ellerini çekmemeleri ülkelerin kaderini belirleyici etken. Somali’yi Afrika’ya açılan bir kapı olarak görüyoruz ve Somali’yi sadece güvenlik alanında değil, ekonomi ve insani yardım konusunda da destekliyoruz. Büyük küresel güçlerin ticaretten çok sömürge hedefleyerek politika yürütmesi karşısında Türkiye kazan-kazan ilkesiyle yol almaya çalışıyor. Türkiye’nin Afrika açılımını baltalamaya çalışan ülkeler var. Ancak Türkiye iş dünyası olarak orada olmaya çalışıyor. Şu anda sadece sadece Etiyopya’da 200 Türk firması var”
Büyükelçi (E) , Dışişleri Bakanlığı Eski Afrika Genel Müdürü Numan Hazar ise Afrika ile ilişkilerin tarihi boyutlarını anlattı, “Osmanlı sadece bir Anadolu ya da Balkan devleti değil, aynı zamanda Tunus, Cezayir, Trablusgarp, Mısır kapsamında düşünürsek bir Afrika devletidir. ”dedi.
Babülmendep Boğazı’nın önemine vurgu yapan Numan Hazar, “Babülmendep Boğazı Afrika boynuzu için stratejik bir bölge. Burada hem Çin hem de Avrupa’nın farklı emelleri var” diye konuştu.
Panelde Büyükelçi TC Somali ve Somali Land Özel Temsilcisi Dr. Olgan Bekar da vardı. Bekar, Afrika’da bir değişim rüzgarının olduğunu söyledi ve ekledi:
“Bu değişimin küresel düzlemde en önemli etkeni ABD-Çin rekabetidir. Çin’in birtakım Afrika limanlarını ele geçirme çabası var. ABD Çin’in Afrika’da nüfuz kurmasını engellemeye çalışıyor. Cibuti’de hem ABD ve hem de Çin askeri üssü var. Bu üslerin arasındaki mesafe ise sadece 11 km. Bu iki üssün bir arada olması, bölgedeki rekabetin ne kadar yoğun olduğunu gösteriyor.”
Büyükelçi Dr. Olgan Bekar, bölgede Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’ın Katar’la olan rekabetinin de olduğunu söyledi.
Bekar ayrıca Somali’ye yapılan yardım ve desteklerin, Türkiye’nin Afrika’ya bakışını gösteren bir ayna olarak görmek gerektiğini belirtti.
Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Doğu ve Afrika Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Enver Arpa’ya göre ise Afrika ülkelerine geçmişte uygulanan askeri gücün yerini şimdilerde kredi verip borçlandırma aldı. Bölgedeki söz sahibi ülkeler önce kredi veriyor, ödenmediği durumlarda ise bölgenin zengin kaynaklarına el koyuyor.
Arpa, bölgenin gelişememesindeki en önemli etkenlerden birinin ise sınırların sorun bırakacak şekilde çizilmiş olmasıdır” dedi.