Stratejik Düşünce Enstitüsü'nde "Azerbaycan-Türkiye İlişkilerinin Geleceği" başlıklı konferans gerçekleştirildi. Konferansın konuşmacısı Azerbaycan Türkiye Büyükelçisi Dr. Reşad Memmedov konu hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Büyükelçi Dr. Reşad Memmedov, iki millet arasındaki kardeşliğin bin yıllık bir tarihinin olduğunun altını çizerek şunları şöyledi: "12. asırda Türklerin kurduğu Selçuklu Devleti bizim ortak devletimizdi. Ondan sonra kardeşlerimizin bir kısmı Osmanlı Devleti’ni kurdu biz başka devletler kurduk. Bu da demek oluyor ki sözün asıl manasında biz bir babanın evlatlarıyız. Oğuz boyundan olan bir babanın, dedenin evlatlarıyız. "
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında farklı bir dostluğun olduğuna vurgu yapan Memmedov, "Bu sadece iki kardeş devletin cumhurbaşkanları değil şahsi ilişkilerin yer aldığı lider dostluğudur. Güçlü liderlerimizdir, görev liderlerimizdir. " dedi.
"Sayın Cumhurbaşkanımız İlham Aliyev her zaman hem şahsi dostu olan hem de devlet başkanı nezdinde Erdoğan ile iyi ilişkiler kurmuş cumhurbaşkanı özelinde Erdoğan’ı destekledi. Seçimden önce de seçimden sonra da destekledi. Bu onun doğal hakkı, hem dostu olarak hem iyi ilişkiler kurmuş bir cumhurbaşkanı olarak. "
Erdoğan ve Aliyev'in yönetiminde bu devirde halkların çok şey kazandığını söyleyen Büyükelçi Dr. Reşad Memmedov, iki ülke ilişkilerinin çok derinleştiğini, önlerindeki birçok sorunun halledildiğini ifade ederek, "Biz ülkelerimiz arasında çok değerli çok önemli olan transmilli projeleri hayata geçirdik. Biz kimsenin inanmadığı Bakü Tiflis Erzurum’u, Bakü Tiflis Ceyhan’ı, Bakü Tiflis Kars Demiryolu’nu, TANAP’ı yaptık. Bu cumhurbaşkanlarının yönetimi neticesinde 30 seneye yakın işgal altında olan Azerbaycan’ın Karabağ’ı yeniden Azerbaycan’a kazandırdı ve toprak bütünlüğümüz sağlandı. 1 milyona yakın göçmenimiz kendi topraklarına dönme şansını elde etti. Bu kardeşliğin tarih ölçümünde önemli faydaları oldu." dedi.
Dünyada birçok uluslararası teşkilatın var olduğunu, en doğal teşkilatın ise Türk Devletleri Teşkilatı olduğunu söyleyen Memmedov, Türk Devletleri Teşkilatı'nın önemini şu sözlerle ifade etti:
"Türk Devletleri Teşkilatı tek milletin teşkilatıdır. Bu, halkların, milletlerin istediği arzuladığı teşkilattır. Bu kökümüze, tarihimize dönüş olan ve tarihimizle bağlı olan bir teşkilattır. Biz bu teşkilat çerçevesinde hem uluslararası teşkilatlarda ortak bir görüş ortaya koyuyoruz. Her yıl toplantılar yapıyoruz. Ortak alfabe, ortak ekonomik siyaset vs işler görüşülüyor. Onlardan biri de ortak fonun kurulmasıdır. Bu fon, devletlerimizin her birinin katkısıyla oluşturulacak. Devletlerimizin ekonomik ilişkilerinin gelişmesine yardımcı olacak bir projedir."
Dr. Reşad Memmedov, iki ülkenin omuz omuza mücadelesine vurgu yaparak, "Biz Azerbaycan ve Türkiye olarak omuz omuza durarak, el ele tutarak Hazar Denizi’ni Akdeniz’le birleştirdik. Bakü Tiflis Ceyhan Boru Hattıyla Orta Asya devletlerinin kendi karbohidrojen kaynaklarını Hazar Denizi üzerinden Akdeniz’e aktarması için imkanlar oluşturduk." dedi.
Türkiye ve Azerbaycan'ın Bakü Tiflis Kars Demir Yolu projesine başlarken dünyanın hiçbir kurumunun yatırım yapmadığını söyleyen Memmedov, Azerbaycan'ın ve Türkiye'nin kendi maddi imkanlarını seferber etmesiyle bu projenin oluşturulduğunun altını çizdi ve "Türkiye’nin zorlu iklim şartlarında yani dağların altından tüneller çekmesiyle Londra ile Çin’i tren yoluyla birleştirebildik." dedi.
Büyükelçi Dr. Reşad Memmedov, "Zengezur bizim doğal hakkımız. 1920’de Sovyetler Birliği devrinde elimizden alınıp Ermenistan’a verilmiş ve Türkiye’nin Azerbaycan sınırında bir set kurulmuş, engel olunmuş bir toprak." diyerek, Zengezur Koridoru'yla birlikte Türkiye ile Azerbaycan arasının 38 kilometreye ineceğini, bunun Türkiye’nin Asya ile ticaret bağlantısı için de önemli olduğunu, Türkiye'nin, doğu ile batı arasında bağlantısını kuracağını ifade etti.
Zengezur Koridoru projesinin Ermenistan'ın kendi güvenliğini temin edebilmesi açısından da önemli olduğunun altını çizen Azerbaycan'ın Ankara Büyükelçisi Dr. Reşad Memmedov, sözlerini şu ifadelerle sonlandırdı:
"Zengezur Koridoru aslında Ermenistan’ın gelişmesi için geleceği için bağımsızlığını temin etmesi için güvenliğini temin etmesi için para kazanmak için de iyi bir proje. Ancak Ermenistan, son 30 yılda birçok proje kaybetti. Bu projeler Ermenistan’dan değil Gürcistan üzerinden geçerek hem Türkiye, hem Karadeniz hem de Akdeniz’e geldi. Bunu da kaybederse Ermenistan’ın başka bir projesi tarih için kalmayacak."