Stratejik Düşünce Enstitüsü’nde Türkiye-Cibuti ilişkileri “Cibuti: Eski Dünyanın Yeni Kapısı” Panelinde ele alındı. Panelde konuşan Cibuti Ankara Büyükelçisi H. E. Aden Houssein Abdillahi, Cibuti’nin son 15 yılda ekonomide katettiği mesafeye dikkat çekti. Cibuti'nin 2018’de Dünyanın en hızlı büyüyen ülkeleri arasına girdiğini söyledi. Büyüme rakamlarının yüzde 8‘in altına düşmediğini belirten Cibuti Büyükelçisi Türkiye ile Afrika'nın ticaret hacminin ise yılda 23 milyar dolar olduğunu ancak bu rakamın yeterli olmadığını savundu. Türkiye’nin güçlü sanayi yapısına işaret eden Büyükelçi Abdillahi, Cibuti’nin Türkiye için iyi bir pazar olduğunu söyledi.
Çin’in Afrika’da hâlihazırda 2 bin şirketi olduğunu söyleyen Cibuti Büyükelçisi, Türk işadamlarını da bu topraklarda ticaret yapmaya çağırdı.
Ayrıca Büyükelçi, Çin ve ABD başta olmak üzere büyük güçlerin Cibuti’deki askeri varlığına da değindi. Kızıldeniz giriş noktasında olan Cibuti’nin Jeopolitik konumu nedeniyle tercih edildiğine işaret etti. Dünyanın petrol ticaretindeki önemli geçiş noktalarından biri olan Bab-ül Mendep Boğazı’nda kontrolü sağlamak isteyen ülkelerin Cibuti’de askeri üs kurduklarını söyledi. Türkiye ile aynı gemide yer almak istediklerini söyleyen Büyükelçi, Cibuti limanlarının Afrikaya açılan kapı olduğunu vurguladı. Dubai limanlarından bir farkı olmadığına dikkat çekti.
SDE Ekonomi ve Finans Koordinatörü Prof. Dr. Abuzer Pınar ise Cibuti’nin çok önemli bir ülke olduğuna dikkat çekti, Dubai’den daha stratejik bir konum ve önemde olduğunu söyledi. “Afrika’nın kapısı Dubai değil Cibuti’dir” dedi. Cibuti'nin uluslararası geçiş noktası için iyi bir alternatif olabileceğine vurgu yaptı. 2. Dünya Savaşından sonra kurulan uluslararası sistemin çökmek üzere olduğunu söyleyen SDE Ekonomi ve Finans Koordinatörü Prof. Dr. Abuzer Pınar, yeni düzende Çin’in ön plana çıktığını belirtti. Ancak belli bir zamandan sonra Çin’in de kabına sığmayacağını ve arayışlara çıkacağını söyledi. Çin’in Cibuti’deki şu anki askeri varlığının nedeninin de bu olduğuna dikkat çekti.
Ayrıca SDE Ekonomi ve Finans Koordinatörü Pınar, IMF ve Dünya Bankasının az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkeler üzerindeki etkilerinden de bahsetti.
SDE Savunma ve Güvenlik Kurulu Başkanı Tümgeneral (E) Dr. Güray Alpar ise tarihe işaret etti. Cibuti’nin tarih sahnelerinde de önemli güvenlik ve ticaret duraklarından biri olduğunu söyledi. Osmanlı Devleti'nin bir gönül coğrafyası oluşturduğuna dikkat çeken Alpar hala o yaklaşımın Afrika ve bölge halklarında olduğunu savundu. Alpar, birçok ülke Cibuti’de askeri üs kurarken Türkiye’nin yanıbaşında olanlara sessiz kalamayacağını belirtti. Güray alpar, “Türkiye’nin orada ne işi var diyorlar, Güvenliğimizi bulunduğumuz yerden sağlayamayız” dedi. Ve ekledi... “Eğer buralardaki halk huzurlu olmazsa Anadolu da rahat olmaz” diye konuştu.