Stratejik Düşünce Enstitüsü’nde “İran’da Türkler ve Türk Lehçeleri” başlıklı konferans düzenlendi. Konferansın konuşmacısı Prof. Dr. Ali Temizel, dinleyicilere konu hakkında bilgiler verdi.
Temizel konuşmasına İran'daki Türk gruplarının en büyükleri olan Azerbaycan, Türkmensahra Kaşkay Türklerinden söz ederek başlayarak İran'da yirmiye yakın Türk grubu yaşadığını söyledi ve bu grupların lehçeleri hakkında da bilgiler verdi.
Amacının Türkiye dışında Türkçe'nin nitelik ve nicelik bakımından en çok ve en iyi konuşulduğu, Türkçe çeşitli yayınların yapıldığı İran coğrafyasındaki Türkleri hatırlamak ve genç nesilleri bundan haberdar etmek olduğunu söyleyen Temizel, Türkiye dışında Türkçenin en çok konuşulduğu ülkenin İran olduğunu ifade edip Türk Cumhuriyetlerinin hiçbirindeki Türkçe konuşan nüfusun, İran'daki Türkçe konuşanların sayısına denk olmadığını belirtti.
Tahran’ın bugün dünyada Türkçenin en çok konuşulduğu başkent olduğunu söyleyen Temizel, hedeflerinden birinin de edebiyat hakkında çalışma ve bilimsel araştırma yapacak olan genç araştırmacılar için yeni ufuklar açmak olduğunu, böylelikle siyasi sınırlarımızın dışında kalan ve bizlerle aynı şeyi konuşan ve düşünen insanlarla irtibatta kalabileceğimizi ve bugün daha fazla ihtiyaç duyduğumuz bölgesel iş birliğinin ortak dil, kültür ve edebiyat üzerinden daha kolay sağlanabileceğini hatırlatmak olduğunu ifade etti.
İran’da 19-20 farklı Türk çeşidinin olduğunu ve 40 milyona yakın insanın Türkçe konuştuğunu hatırlatan Temizel, İran'da Türkçe konuşulmasının İran Devleti’nin de lehine olduğunu çünkü ticari ilişkilerin, siyasi ilişkilerin kültürel ilişkilerinin olduğu toprakların çoğunda Türkçe konuşulduğunu söyleyerek “Azerbaycan, Türkmenistan aynı şekilde batısında yine Türkiye var. Ülkenin yarısı Türk dilinin konuşulduğu ülkelerle komşudur. Bu yüzden Türkçe bilmek İran için avantajdır.” dedi.
İran'ın etnik yapısından da bahseden Temizel, Fars, Türk, Kürt, Ermeni, Arap, Beluç ve Afganları örnek verdi ve Farsların %50 ile en büyük kitleyi oluşturduğunu ve resmi dilin Farsça olduğunu ifade etti.
Nüfusun %35'inin Türkçe konuştuğunu söyleyen Temizel, Fars asıllı olmayan etnik grupların ülkenin merkezine uzak yerlerde daha çok sınır bölgelerinde yaşadıklarını söyleyerek İran coğrafyasının Anadolu gibi hem Türk soyları hem de Türk kültürü bakımından Türk dünyasının önemli bir bölümü olduğunu, İran'da her Türk boyundan insanın bulunduğunu ve Türk kültürüne dair bütün unsurların burada yaşadığını ifade etti.