Stratejik Düşünce Enstitüsü’nde “Kendi Belgeleriyle Avrupa ve ABD’nin Toplumsal Çöküşü” başlıklı konferans düzenlendi. Konferansın konuşmacısı SDE Başkan Yardımcısı Alper Tan, konu hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Rönesans, Reform, Coğrafi Keşifler ve nihayetinde Sanayi Devrimi ile birlikte kendi kalkınmasını mazlum milletler üzerinden sağlayan Avrupa’nın; artık dünya düzeninde değişen güç dengelerinin aleyhine cereyan etmesi realitesi ile boğuşmakta olduğunu belirten Alper Tan, günümüz itibariyle  korku ve kaygının Avrupa toplumu içerisinde güçlü bir şekilde dolaşmakta olduğunu belirtti.

“Avrupalılar En Çok Nelerden Korkuyor?” sorusuna belgeler ile cevap veren Alper Tan, İngiliz siyaset bilimci ve Avrupa Dış İlişkiler Konseyi Direktörü olan Mark Leonard’ın Mayıs 2019 yılında Avrupa Parlementosu seçimlerinden önce Politico dergisinde “Fear Save the EU” (Korku AB’yi Kurtaracak) başlıklı makalesinde AB genelinde çok sayıda kişinin birliğin önümüzdeki on yıllarda çökebileceğinden korktuğunu ortaya koymuş olduğuna değindi.

Alper Tan, Avrupa Dış İlişkiler Konseyi ve YouGov’un düzenlediği 14 AB üyesi ülkede 60.000'den fazla kişinin katıldığı ankete göre, göçmen karşıtlığının artması sonucundaki gelişmeler ve popülizmin öne çıkmasıyla birlikte 14 ülkenin 11'inde çoğunluğun, AB'nin önümüzdeki 20 yıl içinde çökeceğine inandığını da sözlerine ekledi.

Sunumunda Pew Araştırma Merkezi’nin 19 Mart 2019 tarihli anketine de yer veren Alper Tan, ankete göre bazı Avrupa ülkelerinde göçmenlik konusunda güçlü endişeler olduğunu belirtirken, AB’de %57'lik bir kesimin, göçün ülkelerindeki terör riskini artırdığını düşündüğünü de ifade etti.

Avrupa’daki kiliselerde yaşanan cinsel istismar konusuna da değinen Alper Tan, Almanya’daki kiliselerde 3677 çocuğun, Fransa’daki kiliselerde 216 bin çocuğun, Belçika’daki kiliselerde 1046 çocuğun, İngiltere’de kiliselerde 3000’den fazla çocuğun, Hollanda’da Halkın %10’unun cinsel istismara uğradığını ifade ederken, İrlanda’da da durum farklı olmadığını, Yunanistan’ın ise kilise skandalıyla çalkalandığını dile getirdi ve şöyle söyledi: “Temel değerlerinden uzaklaşarak korku, yozlaşma ve sapkınlığın kuyusuna düşen Avrupa’yı, kalkınmasını üzerinden sağladığı mazlum milletlerin halkları tarafından imtihan edileceği, dramatik bir süreç bekliyor.”

Alper Tan, Euronews’in 4 Ağustos 2019 tarihli haberine göre ABD'de, son 50 yılda ülke içindeki silahlı saldırılar sonucu ölenlerin sayısının, ABD tarihindeki bütün savaşlarda ölenlerin sayısını geçtiğini belirtirken, ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin verilerine göre 1968 yılından bu yana silahlı saldırı ve benzeri olaylarda 1 milyon 500 binden fazla Amerikalı öldüğünü buna karşılık ABD Gazi İşleri Bakanlığı verilerince, ABD'nin kurulduğu günden bu yana savaşlarda ölen Amerikalıların sayısının yaklaşık 1 milyon 200 bin olduğunu ifade etti.

Yalnızca 2020'de, cinayet veya intihar yoluyla, bir silahla 45 binden fazla kişinin öldüğünü, 2020 verilerine göre silahla ölümün beş yıl öncesine göre % 25, 2010'a göre % 43 arttığını vurgulayan Alper Tan, ABD’de her 100 kişide 120 silah olduğunu, dünyadaki sivil silahın % 46’sının ABD’de bulunduğunu ve dünyada silahla intiharların % 44’ünün ABD’de yaşandığını da sözlerine ekledi.

Alper Tan konuşmasında ABD’de yaşanan cinsel istismar vakalarına da değinip şöyle dedi: “ABD, kadın cinayetleri ve aile içi şiddet konusunda dünyada 3. sırada, günlük ortalama 3 kadın öldürülüyor ve ABD, ‘Kadınların cinsel saldırı konusunda en fazla risk altında olduğu ülkeler’ listesinde 3. sırada yer alıyor.”

 Colorado merkezli Aile İçi Şiddete Karşı Ulusal Koalisyon’un (NCADV) raporuna da konuşmasında yer veren Tan, ABD'de her 4 kadından 1'inin eşi veya sevgilisi tarafından dövülme, yakılma veya boğulma gibi ciddi yaralanmalara sebep olan şiddete maruz kaldığını, yaralanan kadınların sadece % 34'ünün hastane veya sağlık polikliniğine giderek tıbbi yardım aldığını söylerken, ABD’deki kadınların % 20’sinin tecavüz mağduru olduğunu, bu saldırıların yüzde 46,7'sinin tanıdık ve akrabalar, yüzde 45,4'ünün ise eski eş veya sevgili tarafından gerçekleştirildiğinin belirtildiğini ifade etti.

ABD Tecavüzle Mücadele Merkezi verilerine göre ise ABD’de son 15 yılda 200 binden fazla çocuğun evlendiğini, 10 eyaletin istatistikleri açıklanmadığı için gerçek rakamın çok daha yüksek olduğu ifade eden Tan, “ Toplumu bu kadar bozulmuş ve yozlaşmış bir devletin bırakınız “en güçlü” olmayı “devlet” olarak varlığını sürdürebilmesi mümkün değildir.” dedi.

“En Kan Dökücü Medeniyet Hangisi?” sorusunu dinleyicilere yönlendiren Alper Tan, Ürdün Kraliyet El-Beyt İslami Düşünce Enstitüsü’nün, 2009 yılında, 0-2008 yılları arasında yapılan savaşları ele alan bir araştırma-inceleme çalışmasının sonuçlarını dinleyicilerle paylaştı. Araştırmada savaşlarda öldürülen insanların medeniyetlere göre oransal dağılımı incelendiğinde özünü Hıristiyanlığın oluşturduğu Batı medeniyetinin, “ilkel” saydığı kavimlerden dört kat daha fazla insan öldürdüğü sonucunun çıktığını belirten Alper Tan, 2008 sene içinde soykırımlardaki ölümlerin % 65.5’ini Hristiyanların yaptığını, küresel ölümlerin %30'undan fazlasına Hristiyanların sebep olduğunu, toplam 321 siyasi şiddet vakasının 166'sını (yaklaşık %52) Hristiyanların oluşturduğunu ve toplam 30 soykırımdan 14’ünü Hristiyanların gerçekleştirdiği verilerini de dinleyenlerle paylaştı.