Stratejik Düşünce Enstitüsü’nde “Macron'un Cezayir Çıkışı ve Yansımalar” Konferansı düzenlendi. Konferansa çevrimiçi katılan Türkiye'nin Eski Trablus ve Paris Büyükelçisi Uluç Özülker, değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye –Fransa ilişkileri için Özülker, “Türkiye Fransa ilişkileri derinliği olan inişli çıkışlı bir ilişki türüdür. Fransa bir yandan bize çok yakın görünse de çoğu konuda ayrı düştüğümüz sorunlarımız olan bir ülkedir” diye konuştu.
Türkiye-Fransa ilişkilerini tarihi boyutlarıyla da ele alan Büyükelçi Özülker, Fransız Lider Charles de Gaulle’ün "Türkiye bizim için vazgeçilmez bir ülkedir güvenliğimizin gerekçesidir. Roma İmparatorluğu dahi doğu batı ekseni geçişlerinde kendi güvenliklerinin Anadolu’dan başladığını kabullenmiştir. Müslüman olabilir ama Türkiye bizim için vazgeçilmezdir ve Türkiye’yi bir kenara koymak mümkün değildir" sözlerini hatırlattı.
Türkiye'nin Paris Eski Büyükelçisi Uluç Özülker, Fransa’nın ekonomi ve siyasi krizlerine de değindi ve Fransa Cumhurbaşkanı Emanuel Macron ‘un izlediği politika hakkında konuştu:
“Macron, devlette tecrübeli bir isim ancak siyasette değil. Liberal sosyalist olarak tanımlıyor kendisini. Ekonomide özel sektörü de öne çıkarmak istiyor. Macron, Fransa’yı yönetebilecek kabiliyete sahip değildir zaten bu da kısa sürede ortaya çıktı. Ekonomide “sarı yelekliler” protestoları olsun, savunma ve güvenlik alanında ise Libya’da, Kıbrıs’ta, Yunanistan’da, Doğu Akdeniz’de Türkiye lehine alınan sonuçlar olsun Macron, ekonomide dış politikada neye elini attıysa olmadı. Gitti Yunanistan’ın arkasına geçti. 2060 yılına kadar borcu olan bir ülkeye 11 milyar dolarlık silah sattı.”
Son olarak Macron’un Cezayir ile Fransa arasında gerilime yol açan sözlerine de değinen Özülker, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un sözlerinin hem Cezayir hem de Fransa kamuoyunda tepkiyle karşılandığını, 22 Mayıs’ta Fransa’da yapılacak seçimlerde Macron’un durumunun sıkıntılı olduğunu söyledi:
“Macron’un 22 Mayıs seçimlerinde kazanabilmesi konusunda ciddi sıkıntılar var. Fransa’daki Müslüman toplumu ayakta Macron’a karşı.”
“Ortadoğu’da dengeler artık Türkiye ve Rusya’nın bir araya gelmesiyle oluşuyor. ABD’nin, Fransa’nın esamesi okunmuyor” diyen Özülker, Türkiye’nin Afrika politikası için ise, “Türkiye büyüdükçe birilerinin endişeleri büyüyor. Türkiye’yi yine biat eden bir ülke konumuna düşürmek için mücadele ediyorlar. Ancak başaramayacaklar. Türkiye’nin Afrika’da 49 büyükelçiliği var. Afrikalılar Türkiye’ye “karşılıksız bize yardım ediyorsunuz ama diğerleri öyle değil” diye bakıyorlar. Osmanlı İmparatorluğu zamanında da Türkiye hiçbir zaman sömürge gözüyle bakmamıştır gittiği ülkelere. Ümmet bilinciyle yaklaşmıştır. Şimdi de öyle yaklaşıyor Türkiye... Sen sömürgeci olarak gittiğin topraklarda hak iddia edeceksin. Ben 500 yıl boyunca ümmet bilinciyle kaldığım topraklarda bulunamayacağım öyle mi?... Fransa gibi eski sömürgeleri, zihniyetleri Afrikalılar kabul etmiyor artık. Türkiye’nin Afrika’daki rakibi Çin’dir. Çin artık Afrika’da bir numaradır. Gelişen Türkiye’nin sadece gelişmiş piyasalara mahkûm edilmemesi lazım...” dedi.