Stratejik Düşünce Enstitüsü’nde "Suriye ve Irak'ta Son Gelişmeler" başlıklı konferans gerçekleştirildi. Konferansın konuşmacısı (E)Tuğgeneral İhsan BAŞBOZKURT, konu hakkında bilgiler verdi. 

Sözlerine İran ve Irak bölgesinde Osmanlı Devleti’nin kontrolünden başlayan Başbozkurt, bu coğrafyada petrol rezervinin yüksek olduğuna ve Abdülhamit Han döneminde petrolle ilgili çalışmalar yapıldığına değindi. Daha sonrasında ise Abdülhamit Han’ın görevden alınmasıyla bu bölgenin kan emici devletinin İngiltere olduğunu ve Osmanlı İmparatorluğu’nun 1920 yıllarında tamamen bu bölgelerden çekildiğini, bölgede ise Fransa, İngiltere ve Avrupa'nın faaliyet gösterdiğini ifade etti.

Başbozkurt aynı zamanda bu coğrafyanın ikinci baş belasının İran olduğunu ve İran’ın bu bölgede İngiltere ve Rusya’yla beraber faaliyetlerde bulunduğunu bizlere aktardı.

"Baktığımız zaman ABD de Irak coğrafyasında baş göstermiştir. Üstelik hala 9 tane üssü Irak’ta aktif olarak durmaktadır. Bu durum Irak devletinin varlığını, sistemini ve bağımsızlığını etkilemektedir. Irak’ın durumuna baktığımız zaman ise şu anda 3’e bölünmüş bir haldedir."diyen Başbozkurt, İran-Irak savaşında 1 milyon insan öldüğünü ancak neden öldüğünün hala belli olmadığını bu yüzden bu coğrafyanın kanayan yaralarından birinin de bu savaş olduğunu söyledi.

"Bizi yakından ilgilendiren ve bekamızı tehdit eden başka bir olay ise Suriye… 2011 yılından itibaren bu sorunla birlikte bizlere DEAŞ problemi çıkardılar ve bu coğrafyayı üçe bölüp Suriye'yi yönetilemez bir hale getirdiler. PKK'nın bulunduğu yerlere saldırı yapmayan DEAŞ sadece Özgür Suriye Ordusu'nun kontrolündeki bölgelere saldırı yaptı. Sonrasında bu devletin bir tarafına ABD bir tarafına da Rusya sahip oldu." dedi.

İran’ın şu an Suriye'de 7-8 tane üssü olduğunu söyleyen Başbozkurt, 'Aynı zamanda Irak'a saldırırken Türkiye Cumhuriyeti’ne PKK aracılığıyla 1984'ten beri saldırıyorlar, Suriye'de PKK'ya eğitimler yaptırıyor’ dedi.

Irak'a baktığımız zaman 36. paralelde ABD’nin maşa olarak kullandığı PKK'nın kampları var ancak artık bu kamplar PKK'nın kontrolü altında değil Türkiye Cumhuriyeti devleti 2019 yılında yaptığı pençe harekatlarında yaklaşık 326 kilometrelik bir alanı kontrol altına aldı .Türkiye sınırlarına baktığımız zaman Barzani’nin kontrolünde bir bölge var hemen oranın altında Talabani’nin kontrol ettiği bir bölge var diyen Başbozkurt, sözlerine Barzani’nin şu anda Türkiye'ye karşı gelemediğini  çünkü Habur sınır kapısı kapanırsa Barzani’nin buradan çok zarar göreceğini de ekledi.

"Talabani’nin bölgesi ise İran'ın etkisinde bir bölge ve PKK ile hareket eden bir sistem" diyen Başbozkurt, ABD’nin Ortadoğu’ya 1950’lerde geldiğini, 1955 yılında ise Türkiye Cumhuriyeti Devleti'yle Bağdat Paktı Antlaşması yapıldığını dile getirdi.

"ABD hiçbir zaman bu bölgeleri boş bırakmak istemeyecektir çünkü Türkiye'yi işgal edebilmeleri için çevresini sarmaları gerekiyor."diyen Başbozkurt, 2003 yılında ABD’nin Irak'a geldiğini 2011 yılına kadar Irak’ı parçalamaya çalışıp DEAŞ’ ı yarattıklarını ancak buna rağmen ABD ‘nin Irak ’ta hala rahat olmadığını çünkü kontrol altına alınmış bir bölge olmadığını dile getirdi.

Sözlerine ABD’nin Suriye’de kaçırdıkları çocukları yetiştirip Irak'a göndermesini hatırlatarak devam eden Başbozkurt, ABD’nin bu terör örgütü ile başarılı olamayacağını bu yüzden ABD'nin ziyaretler gerçekleştirdiğini, Türkiye’nin ise hiçbir bölgeyi işgal etmediğini ancak koruması gereken bölgeleri korumaya devam edeceğini dile getirerek konuşmasını bitirdi.