Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) ve Lahor Barış Araştırmaları Merkezi tarafından düzenlenen “Keşmir Krizi: Barışa Yönelik Tehditler ve Uluslararası Toplumun Rolü” başlıklı kongrede konuşan Büyükelçi Uluç Özülker Keşmir sorunu için çözüm yolları üzerinde durdu.
Büyükelçi Uluç Özülker, Keşmir’in coğrafi yapısı nedeniyle “cennet vadi” olarak anıldığını söyledi, değerli taşlar bakımından (altın gibi) zengin olduğuna dikkat çekti. Ayrıca Özülker Keşmir’in uluslararası platformlarda “Hindistan alt kıtasının tacı” olarak, dini açıdan ise “Güney Asya’nın Kudüs’ü” olarak anıldığını söyledi.
“Keşmir sorunu İngiltere’nin başından beri dünyanın her yerinde uyguladığı böl ve yönet politikası ile ortaya çıkmıştır” diyen Uluç Özülker, şu anda ise bölgedeki sorunun ABD-Rusya-Çin arasındaki güç çekişmesinden kaynaklandığını söyledi. Uluslararası sistem ve dünya düzenini eleştiren Büyükelçi Özülker, “Dünya koşullarına baktığımız zaman Uluslararası hukuk açısından “Haklı mı güçlü, güçlü mü haklı?” zannediyorum güçlü olanların hepsi ula hukuku dinlemeden kendi istediklerini yapabileceklerini düşünerek yola çıkıyorlar” dedi.
Keşmir sorununun tarihinden bahseden Uluç Özülker, 1947-1948 yıllarında bölgede yer alan devletçik, racalık 560 yönetimin kimi tercih edeceği yönünde serbest bırakıldığını hatırlattı. Keşmir, Haydarabat ve Junagarh üzerinde anlaşmazlık çıktığını belirten Özülker, “Keşmir’de yaşayan kişi Müslüman değildi. Halk Pakistan’la olmayı tercih ederken o tercih etmemiştir. Haydarabat ve Junagarh Hindistan’la sınırdaş değildir. Başındaki kişi Müslüman olmasına rağmen halkı Hindu’dur büyük ölçüde. Orada Hindistan Keşmir’de yapılanın tam tersini yapmış ve kendine bağlamıştır. Yani İş bunlara geldiğinde Hindistan bambaşka bir Hindistan olabilmektedir. İş Keşmir’e geldiği zaman aynı Hindistan’dan çok farklı bir tutum içine girdiğini görebiliyoruz” diye konuştu.
“Hindistan ve Pakistan, Keşmir konusunda sadece kendi istekleri kapsamında bir karar alınmasını beklerlerse bu hayalden oteye geçemez” diyen Özülker tarafların uzlaşmasının faydalı olacağını belirtti. Bunun yolunun da ya Keşmir’i paylaşmakla ya da Keşmir’i (Çin ve Pakistan ve Hindistan’ın elindeki bölgeler dahil) tamamen bağımsız bir devlet haline dönüştürmekle olabileceğini savundu.
Büyükelçi Uluç Özülker'in konuşmasını izlemek için tıklayınız