Uluslararası “Gençlerin Gözüyle: Geçmişten Geleceğe Balkanlar” Kongresi 2. Gün 3. Oturum

Günün 3. Oturumu SDE İç Politika ve Hukuk Koordinatörü Prof. Dr. Tevfik Erdem’in oturum başkanlığında gerçekleşti.

  1. Anasayfa /
  2. Tüm Faaliyetler
  3. /
  4. Kongre
SDE Editör | 08 Aralık 2022
h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

Günün 3. Oturumu SDE İç Politika ve Hukuk Koordinatörü Prof. Dr. Tevfik Erdem’in oturum başkanlığında gerçekleşti.

İslamlaşma ve İslamofobi Arasında Balkanlar Müslimistanları

Oturumun ilk konuşmacısı ¨ İslamlaşma ve İslamofobi Arasında Balkanlar Müslimistanları¨ konulu sunumuyla Abdurrahman Usamah’tı.

Arnavutluk, Bosna-Hersek, Kosova, Türkiye gibi nüfusu müslüman yoğunluklu ülkelerin, din, toplum ve devlet ilişkileri arasındaki dinamiklerinden bahseden Usamah, bu dinamikleri, yerel halkın sömürgecilerden yahut otoriter ulusal liderlerden kurtulma çabası ile dini inanca uygun bir yaşayışı benimseme çabaları arasında olduğunu değerlendirdi. İslamlaşma sürecinin, İslamafobinin hızla yükselişiyle aynı döneme denk geldiğini anlatan Usamah, ¨Müslimistan¨ bölgelerinin karşılaştıkları İslamlaşma ve İslamafobi ikilemlerine tepkilerini ve bu kavramların ülkelerin ulusal kimlik inşası sürecine etkilerini aktardı.


Rusya Federasyonu’nun Balkanlara Yönelik Politikası

Oturum, Dr. Ahmet Sapmaz’ın ¨Rusya Federasyonu’nun Balkanlara Yönelik Politikası¨ konulu sunumuyla devam etti.

Rusya’nın, Balkanlar’a yönelik politikasının, emperyalist hedefleri ve Avrupalı büyük güçler ile ilişkileri çerçevesinde şekillendiğini aktaran Sapmaz, Rusya’nın bölge ülkeleri ile ilişkilerine değindi. Sırbistan ve Bosna Hersek Sırp Cumhuriyeti’nin, Rusya’nın doğal müttefikleri olarak değerlendirdi. Rusya’nın; Kuzey Makedonya, Karadağ ve Bosna Hersek üzerinde de etkili olmaya çalıştığını aktardı. Rusya’nın, büyük güç statüsünün tanınması için Batı Balkanlardaki sorunları bir kaldıraç olarak kullandığını ve Balkanlar bölgesinin istikrarlı yapıya kavuşmasını ve Batı ile tam entegrasyonunu engellemeye çalıştığını vurguladı. Güncel durumda, Batı’nın bölgedeki nüfuzunun her geçen gün artmasıyla birlikte Rusya’nın
çıkarları aleyhine faaliyetlerini yoğunlaştıracağını aktardı.

Balkanlarda Milli Kimlik Oluşumu ve Etkileyen Faktörler

Oturumun son konuşmacısı ¨Balkanlarda Milli Kimlik Oluşumu ve Etkileyen Faktörler¨ başlıklı sunumu ile Merve Köse Demirel’di.

Balkanlar’ın jeopolitik konumunun, milli kimliği etkileyen en önemli aktörlerden biri olduğunu vurgulayan Demirel, bölgenin hem doğulu hem batılı kültürel ve etnik unsurları bünyesinde barındırdığını; Müslümanlık, Ortodoks ve Katolik Hristiyanlık başta olmak üzere farklı dini otoritelerin etkisinde kaldığını belirtti. Bu çeşitliliğin, 19. yüzyıla kadar herhangi bir çatışma teşkil etmediğini vurgulayan Merve Demirel, Fransız İhtilali, Sanayi Devrimi, Osmanlı İmparatorluğu sonrası oluşan otorite boşluğu gibi faktörlerin, milli kimliğin uyanışına yönelik bir dönüşüm sürecini başlattığını anlattı.

Balkanlarda bağımsız devletler kurma sürecinin kimi zaman güçlü devletlerin (Rusya, Fransa, İngiltere)  Balkan topraklarına dair emellerine hizmet edecek biçimde dış müdahalelerle, kimi zaman yeniçerilerin haksızlıklarına bir başkaldırı olarak, kimi zaman da Balkan aydınlarının entelektüel çabalarıyla gerçekleştirilmeye çalışıldığını vurgulayan Demirel, Balkanlarda uluslaşma hareketinin çok çatışmalı ve kanlı geçmiş olduğunu ve bir türlü istikrar sağlanamaması nedeniyle dünya siyaset literatüründe “Balkan Sorunu” olarak yer aldığını vurguladı.

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA