Stratejik Düşünce Enstitüsü ve TİKA işbirliğinde gerçekleştirilen II. Uluslararası Kafkasya’nın Geleceği Kongresi’nde SDE Başkanı Doç Dr. Güray Alpar’ın başkanlığında “Düşünce Kuruluşları Oturumu” gerçekleştirildi.
Oturum konuşmacıları arasında Azerbaycan Air Center’dan Fuad Chıragov, Cenevre GCIAD’dan Doç. Dr. Nurhayati Ali Assegaf, Gürcistan GEOCASE’den Dr. Emıl Avdalıanı, İran Dışişleri Bakanlığı Siyasi ve Uluslararası Araştırmalar Enstitüsü’nden Dr. Mohammad Taghi Hosseini, Kazakistan International Science Complex Astana’dan Talgat Kaliyev, Kırgızistan Milli Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nden Edil Osmanbetov, Macaristan Institute For Foreign Affairs And Trade’den Dr. Tamas Peter Baranyı, Özbekistan Development Strategy Center’dan Farrukh Khakımov, Pakistan ISSI’den MS. Amına Khan, Rusya ST. Petersburg Devlet Üniversitesi Diplomatik Araştırmalar Direktörü Prof. Dr. Stanislav Tkachenko, SETA’dan Prof. Dr. Ferhat Prinççi ve STM THINKTECH’ten Korg.(E) Alpaslan Erdoğan vardı.
Kafkasya bölgesinin, İran için ekonomi, kültür, medeniyet, ulaşım yolları açısından çok önemli bir bölge olduğunu belirten İran Dışişleri Bakanlığı Siyasi ve Uluslararası Araştırmalar Enstitüsü’nden Dr. Mohammad Taghi Hosseini, “İran her daim komşuları ile olan ilişkilerine büyük bir ehemmiyet vermektedir. Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki bu savaşın 2020 yılında sona ermesi, Azerbaycan’ın zaferi ile istikrarı sağladı.” Dedi ve sözlerine şunları da ekledi: “Özellikle belirtmemız gerekiyor ki, biz egemenlik ve toprak bütünlüğünü her bir ülke için en üst düzeyde istiyoruz. Sonuc olarak, Kafkasya için, buradaki kalkınmanın refahı için İran her daim destek olacaktır.”
Düşünce Kuruluşları Oturumu’nda konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Cenevre GCIAD’dan Doç. Dr. Nurhayati Ali Assegaf, “Türk hükumeti, sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde buradaki barıs müdehalesini sürdürmektedir. Türkiye barış icin merkezi rol üstlenmektedir. Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan’ın Rusya’dan ayrılması sonrasında ilişkilerini iyi bir şekilde sürdürmektedir.” Dedi.
Kırgızistan Milli Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nden Edil Osmanbetov ise dünya düzeninin değiştiğini vurguladı ve “Düzensizlik ve istikrarsizlik düzeninde yaşıyoruz. Şuanda bölgesel güvenlik bütün ülkeler için birincil önem taşıyor. Küreselleşmeyle birlikte Orta Asya ve Kafkasya’ya baktığımızda ortak çalışmamız gerekiyor.” Dedi. Cok taraflı politikalar geliştirmemiz gerektiğinin altını çizen Osmanbetov,sözlerine şunları da ekledi: “Bahsettiğimiz yeni dünya düzeni.farklı bir sekilde kendini gösterecek. Jeopolitik açıdan düşündüğümüzde bunu birlikte gerçeklestirebiliriz. Gelecek gerceklerden olusur hayallerden degil.”
Özbekistan Development Strategy Center’dan Farrukh Khakimov, Ortak tarih ve kültür noktasına ve ulaşım koridorlarının önemine dikkat çekti ve şöyle söyledi: “Türkiye’ye ulaşmak icin biz Kafkaslar’dan gecmek zorundayız. Komşu ülkelerle de eşit derecede ilişki sağlamaya çalışıyoruz. Uluslararası ortaklıklar bizim için cok önemli.” Kafkaslarla alakalı olarak ise Özbekistan’ın bağımsızlığını kazandığından beri Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü hep desteklediğini, Özbek-Türk iliskilerinin geçtiğimiz 5 senedir cok önemli olduğunu söyledi.
Rusya ST. Petersburg Devlet Üniversitesi Diplomatik Araştırmalar Direktörü Prof. Dr. Stanislav Tkachenko, bölgeye yönelik değerlendirmelerde bulundu. Tüm politik, ekonomik sistemin yeniden yapılanma sürecinden geçtiğini söyleyen Tkachenko, ulaşım koridorlarının Kafkasya ve Rusya açısından önemli olduğunu vurguladı. Tkachenko aynı zamanda Türkiye’nin Orta koridorda kilit bir oyuncu olduğunu da belirtti ve sözlerine şunları da ekledi: “Kafkasya’nın aslında çok büyük bir piyasa olduğunu söyleyebiliriz. Karabağın yeniden inşasıyla alakalı yatırımlar Azerbaycan’dan geldi. Aslında bölge, Avrasya açısından yeni bir dış politikanın test edildiği bir saha.”
Institute of Strategic Studies (ISSI), Islamabad’dan Ms.Amına Khan ise Afganistan ve bölge üzerine değerlendirmelerde bulundu. Burada Afgan halkının ciddi bir acı çektiğini ve beklenen insani yardımın hala gerçekleşmediğini belirten Khan, “Afgan halkına verılmesı gereken bir para var. Bir buçuk milyarlık fondan bahsedildi. Ama yardım edebilecek başka fonlar da olabilir.”dedi. Taliban konusuna da değinen Amına Khan, Talibanla görüşülmesi gerektiğini ifade etti ve sözlerine şunları da ekledi: “Yönetim açısından baktığımızda Taliban, yönetimi yeniden ele geçirdi.. Uluslararası toplumdan yardım istiyorlar ama uluslararası toplum, bu yönde bır çözüm oluşturmaya çalışmıyor.”
Macaristan Institute For Foreign Affairs And Trade’den Dr. Tamas Peter Baranyı, Kafkasya konusunda değerlendirmelerde bulundu. Farkı ülkeler ile Macaristan’ın iyi ilişkilerinin olduğunu belirten Baranyı, Gürcistanla ve Azerbaycanla ilişkilerinin iyi ilerlediğini ve Azerbaycanla stratejik ortaklık anlaşması imzalandığını ifade etti. Zengezor koridoru konusuna da değinen Dr. Tamas Peter Baranyı, “Zengezor koridorunun açılmasına, Ermenistan’la yapılan anlaşmaya rağmen hala izin verilmiyor. Zengezor koridoru, ekonomik açıdan bize fayda getirecektir. Ermenistan da İnsallah gönül rızası gösterir.”dedi.
Kazakistan International Science Complex Astana’dan Talgat Kaliyev, bölge hakkından değerlendirmelerde bulundu. Bölgenin Kazakistan acısından, Avrupa’ya bir koridor olması nedeniyle cok önemli olduğunu söyleyen Kaliyev, kalkınma ve büyüme konusunda büyük bir potansiyel olduğunu söyledi ve sözlerine şunları da ekledi: “Kazakistan’ın Azerbaycanla stratejik ilişkileri var. İsbirliğinin cok farklı alanlarında beraber çalışıyoruz.” Dedi. Avrasya kıtasının her zaman post-sovyet sonrası paradigmasında var olduğunu söyleyen Talgat Kliyev, “Şu anda aslında zorluklarla karşı karşıyayız. Yeni bir güvenlık inşa etmemiz lazım. Karadenize sınırı olmayan ülkelerle, birbirimizle işbirliği içinde çalışmamız gerekiyor.”dedi.
Gürcistan GEOCASE’den Dr. Emil Avdaliani ise genel bir değerlendirme yaptı. Konuşmasında işbirliğine ihtiyaç olduğunu vurgulayan Avdalıanı, “Güney Kafkasya konusu önemli, biliyoruz ki biraz daha kapalı bir bölgeydi, coğrafi olarak da kapalıydı. Sovyetler birliğinin dağılmasından sonra Türkiye tarafından gercekleştirilen somut müdahaleler oluyor. Türkıye, net bir şekilde Rusya’nın tek egemenliğini sonlandırdı.” dedi.
Azerbaycan Air Center’dan Fuad Chıragov,ise bölge hakkında değerlendirmelerde bulundu. “Bu bölge yüzyıllar boyunca cok fazla bölündü, parçalandı, izole edildi. Buradaki problem aslında Ermenistan’la 30 yıldır kapalı olan sınırlarımız. Bununla ilgili bir şeyler yapılması gerekiyordu.” diyen Chiragov, sınırlar arasında ayrılıklar olduğunu, yeni bir şey üretilmediğini, bunların var olan çözümler olduğunu vurguladı ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Barıştan korkuyorlar, mesela Ermenistan’ın eski başkanı Robert Koçaryan, Ermenistan’ı dönüştürüyor diye kapıların açılmasına karşı olduğunu söylemişti.” Zengezor koridorunun önemine de dikkat çeken Fuad Chiragov, “Zengezor neden önemli? Bölge cok stratejik bır bölge. Orta asyaya bır kapı, bir pencere görevi görüyor. Stratejik alt yapılardan bahsediyoruz. Bölgenın kesinlikle alternatıf yollara ihtiyacı var ve zengezor o yüzden çok önemli her bölge için.”dedi.
SETA’dan Prof. Dr. Ferhat Pirinççi ise, yeni jeopolitik realite sonrasında Kafkasya’da nasıl bir ortam ile karşı kalındığı konusunda değerlendirmelerde bulundu. Bölge ülkelerinin özellikle de Ermenistan’ın bölgenin sorunlarının bölge ülkeleri tarafından çözülmesi gerektiğini farkettiğini söyleyen Pirinççi, “Dışardan müdehaleler sadece dondurulmuş sorunların ortaya çıkmasına ve sorunların çözümlenmemesine yol açar.” Dedi. Son dönemdeki Türkiye Ermenistan normalleşmesi, Azerbaycan-Ermenistan arasındaki sınır çizimi ve beraberinde kalıcı barış antlaşmasının yapılmasının bu açıdan oldukça önemli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ferhat Pirinççi, Kafkasya’daki istikrarın İran’ın, Türkiye’nin ve Rusya’nın da desteğiyle çok daha geniş coğrafya’daki istikrar anlamına geleceğini ve bu geniş coğrafyada fırsatlarla karşı karşıya olduğu gibi risklerle de karşı karşıya kalınabileceğini belirtti. Pirinççi, bölgede ekonomi, ulaşım, kültür gibi alanlarda çok fazla fırsat olduğunu da dile getirdi.