Adres :
Aşağı Öveçler Çetin Emeç Bul. 1330. Cad. No:12, 06460 Çankaya - Ankara Telefon : +90 312 473 80 41 - +90 530 926 41 13 Faks : +90 312 473 80 46 E-Posta : sde@sde.org.tr

Kosova’nın Lahey Yolculuğu: Yeni Bir Sürece İşaret

*Osman Atalay-Araştırmacı/Yazar

 

Kosova, 1999 yılında NATO tarafından yapılan Kosova Operasyonu sonrasında Sırbistan'dan ayrılarak özerklik kazandı. ABD, AB, Sırbistan ve Rusya arasında Kosova'nın statüsü konusunda yapılan görüşmelerin çıkmaza girmesi üzerine Kosova 17 Şubat 2008 tarihinde bağımsızlığını ilan etti.  

21  yaşındaki bu genç Kosova devleti Avrupa-ABD ‘nin kontrolünde ve UÇK lideri Haşim Taçi’nin gölgesinde bu güne kadar iç siyasette çalkantılı iyi kötü bir yol aldı.  

1999’dan bu güne kadar 7 hükümet ,12 başbakan son 3 yılda 3 başbakan gören ülkenin bu durumu, aslında siyasi ve ekonomik olarak ne kadar ciddi problemler yaşadığını gösteriyor..  

Kosova  Devleti, ABD ve Avrupa’nın desteğine rağmen  siyasi, ekonomik ve sosyal sorunlarını bir türlü aşamadı. Hükümetlerin siyasi istikrarsızlığı,  işsizlik sorunu, yolsuzluklar ve genç nüfusun batıya olan göçü ile birlikte büyüyen yönetimsel sıkıntı Kosova devletini zor bir sürece sokmuştur.  

Genelde ABD’nin bu güne kadar ağırlığını hissettirdiği Kosova siyaseti kendi içinde sürekli çatışmacı bir süreç yaşadı. Son seçimlerde genç kuşak politikacılar ve seçmenlerin siyasete olan  ilgileri  uzun yıllar ülke idaresini elinde tutan UÇK komutanlarının  partilerinde ciddi bir oy kaybına sebep oldu.  

Aslında Lahey'deki mahkeme Kosova için yeni bir siyasi sürecin işaretidir diyebiliriz.  

Hollanda'nın Lahey kentindeki özel savcılık, 2019'un başından beri 40 eski Kosova Kurtuluş Ordusu (UÇK) mensubunu ifade vermek üzere davet etmişti.

Aslında Lahey de UCM (Uluslararası Ceza Mahkemesi)’nde yargılanan ne Kosova ordusu ne de Kosova devletidir, o günün komutanlarına isnat edilen bireysel suçlamaların yargılanmasıdır.

Kosova Özel Odaları ve Özel Savcılığı olarak da anılan özel mahkeme ve bünyesindeki özel savcılık, 2011'de  (bu güne kadar 510 milyon euro harcadı) kuruldu. 1998-2000 yıllarında bölgede işlendiği öne sürülen savaş suçlarını araştırmak ve yargılamak amacıyla oluşturulan bu yargı organı, uluslararası hakim ve savcılardan oluşuyor.  

Mahkeme, 2019'da "şüpheli" sıfatıyla ifade vermeye Kosova'nın eski başbakanlarından Ramush Haradinaj'ı da çağırmış, Haradinaj bunun ardından görevinden istifa etmişti.

Hollanda'nın Lahey kentindeki Kosova Özel Savcılığı tarafından hazırlanan 10 maddelik iddianamede, Taçi ve eski meclis başkanı Veseli ile  adı geçen diğer şahısların, 100 kişinin ölümünden sorumlu oldukları öne sürülürken, şüphelilerin cinayet, sürgün ve işkence gibi savaş suçları ile suçlandıkları kaydedilmişti.

Kosova cumhurbaşkanı Haşim Taçi 14 Temmuz 2020 Lahey’e davet edilmiş UCM’de  dört gün boyunca  kendi açısından ifade verme sürecinin tamamlandığını belirtmişti.  

Taçi, “Dört gün boyunca savaş sırasındaki rolüm ve sorumluluklarım hakkında bilgi vermeye çalıştım’’ açıklamasında bulunmuştu..  

Kosova siyaseti ve kamuoyunun bu yargılamalar noktasında ikiye bölünmüş durumda olduğunu görüyoruz.  

Uluslararası Ceza Mahkemesi Özel Odaları, 3 Ağustos 2015 yılında Kosova Parlamentosu’nda milletvekillerin oylaması sonucunda kuruldu. Kuruluş  esnasında iktidar ile muhalefet arasında şiddetli tartışmaları yaşandı. O dönem Haşim Taçi mahkemenin kurulması konusunda en önemli sözcüsü iken, muhalefet lideri Albin Kurti ve Vetevendosje en büyük muhalefeti yapmıştı.

Mahkeme'nin kuruluş amacı, 1999 Kosova savaşı esnasında gerçekleşen insan hakları ihlalleri ve olası savaş suçlarını araştırmaktı. Ancak mahkemenin yetkilerinde sadece UÇK savaşçılarını yargılama olduğu için, taraflı, etnik temelli ve adaletsiz olarak nitelendirilmiştir.

Kuruluşunda, Kosovalı siyasetçiler UÇK savaşının temizliği ispatlanacağı düşüncesiyle, AB ve ABD nezaretinde kurulu bir mahkemenin sorun olmayacağı görüşü yaygındı. Ancak zaman geçtikçe ve dosyaların doğası genişleyince, UÇK liderlerinin hepsinin yargılanacağı anlaşıldı.  

2018 yılında gece saatlerinde Kosova meclisi toplanarak, kararı tanımamayı hedefledi. Ancak, ABD Kosova Büyükelçisinin müdahalesi nedeniyle bu girişim başarısız oldu.

Bugün Kosova halkının büyük çoğunluğu, medyada boy gösteren uzmanlar, Haşim Taçi ve onun siyasi görüşleriyle aynı noktada durmayanlar dahil pek çok kişi, mahkemenin Sırpların soykırımlarını ve katliamlarını kapsamadığı için yargılamayı ırkçı ve adaletsiz olarak görüyor ve bu yapılanlar kahir ekseriyette desteklemiyor. Ayrıca bir Cumhurbaşkanı'nın savaş suçu nedeniyle yargılanması, Kosova devleti ve halkı için çok olumsuz bir imaj yaratacağı için halk buna karşı çıkıyor.

Kosova’nın  muhalef partisi Vetevendosje (Kendin Karar Al)  Haşim Taçi ve bazı UÇK yöneticilerinin yargılanmasına karşın objektif bir açıklama yaptı.  

"Bugün Kosova Cumhurbaşkanı Haşim Taçi ve PDK Başkanı Kadri Veseli hakkında Lahey Özel Odaları Mahkemesi tarafından dava açıldığını öğrendik. Onlara yöneltilen suçlamalar, bizim için her zaman adil, temiz ve özgürlükçü bir güç olan UÇK savaşıyla ilgilidir. Biz Arnavutlar olarak tabii ki onların suçsuz olarak dönmelerini ümit ediyoruz.

Maalesef bugün Kosova devlet makamları UÇK'yı koruyamıyor, çünkü savaş sonrası on yıllar kötü yönetimler, yolsuzluklar ve vatandaşların güvenini zedeleyen adalet kurumlarıyla sonuçlandı. Bu durum aynı zamanda Kosova ile uluslararası partnerler arasındaki ilişkileri kötüleştirdi.         

Haşim Taci’nin istifa jestini uygun, ancak gecikmeli olarak değerlendiriyoruz. Suçlamalar haberi gelir gelmez harekete geçmek ve perde arkasında kendisini bu suçlamalardan kurtarmak için pazarlık yaptığını düşünmeye yer bırakmamak için istifa etmesi gerekirdi. Son on yıl, UÇK'yı gizli pazarlık yoluyla koruduğunu iddia eden birinin nasıl başarısız olduğunun ve sadece zarar verdiğinin kanıtıdır. Nitekim Lahey Özel Odaları Mahkemesi, Taçi ve yakınları tarafından üretilen adaletsiz bir uygulamadır. Biz Vetevendosje Hareketi olarak birçok gazi ve vatandaşla birlikte bunu protesto ettik.

Şimdi, Kosova vatandaşların çoğunluğunun desteğini ve meşruiyetini sağlayan bir hükümetin kurulması, Kosova'ya yerel ve uluslararası güvenilirliği yeniden sağlayan bir hükümetin ortaya çıkaracağı yeni ve özgür seçimlere ihtiyacı var. Yeni cumhurbaşkanı eski ve çarpık Meclis'teki pazarlıklardan çıkamamalı, ancak yeni seçimlerden sonra yeni Meclis'ten bütünlük ve güvenilirlik sonucunda seçilmeli. O zamana kadar kısa dönemde şeffaf bir şekilde yeni seçimlere geçişte Vjosa Osmani’nin cumhurbaşkanı vekili olarak Kosova'nın uluslararası imajına katkıda bulunacağını inanıyoruz. Yalnızca, demokratik olarak seçilmiş, halk iradesine saygılı ve bir pazarlık ürünü olmayan, bozulmamış bir hükümet Kosova'yı ilerletebilir, UÇK'yı koruyabilir ve uluslararası siyasette hak ettiği yeri sağlayabilir.’’  

Kosova’nın bağımsızlığı üzerinde önemli katkısı olan ABD ve AB ülkelerinin Kosova’nın  siyasi istikrarı ve geleceği üzerinde ciddi bir yaptırım gücü olduğunu unutmamak lazım.  

Mahkemenin ayrıca Makedonya hükümetinin koalisyon ortağı olan UÇK kurucularından Ali Ahmedi’yi de ifade vermeye çağırması aslında yargılamaların tek bir ülkeyi hedeflemediğinin altını çizmiş oluyor.  

Sonuç olarak UCM’nin bir devletin değil BM’ye üye devletlerin vatandaşlarını içinde barındıran, uluslararası saygınlığı olan bir kurum olduğunu ve bir çok güçlü lider ve ülkelerin isimlerini yargıladığını unutmamak lazım. 

Umarız bu mahkemeden Kosova’nın  bağımsızlığı  ve Arnavutların hakları  için savaşan UÇK üyeleri    adil bir şekilde yargılanarak ülkelerine alnı açık şekilde dönerler.