Türkiye ve Dünya’da 2019 yılında güvenlik alanında önemli gelişmeler oldu. Bunlardan önemli olan ve akılda kalanlara değinmeye ve analiz etmeye çalışacağım. Türkiye açısından önemli olması nedeni ile Suriye, Irak, İsrail’de yaşananların genel bir özetini, Afrika’da yaşanan güvenlik olaylarını, Afganistan’daki gelişmeleri, Yeni Zelanda’da camiye yapılan terör saldırısını, Asya Pasifik’te yaşanan gelişmeler, ABD ve Rusya arasında daha önce imzalanan orta menzilli nükleer silah anlaşmasının bozulması ile iki süper güç arasındaki silahlanma yarışının yeniden başlaması gibi önemli olaylar 2019 yılında öne çıkan güvenlik gelişmeleridir diyerek özetleyebiliriz.
Türkiye terörle mücadelesinde 2019 yılında önemli başarılar elde etmiştir. Bu başarısının en önemli nedeni terör örgütü militanları nerede olursa olsun arayıp bulmak ve yok etmek konseptini etkili olarak uygulaması olmuştur. Türkiye örgüt militanlarını inlerinde yok etmek için özellikle Irak ve Suriye başta olmak üzere birçok ülkede açık ve örtülü operasyonlar icra etmiştir. 2019 yılında Irak’ın kuzeyinde Pençe serisi operasyonlarıyla terör örgütü etkisizleştirilmiş, hareket edemeyecek seviyeye getirilmiştir. Irak’ta yapılan operasyonlarda İHA, SİHA ve uçaklar etkili şekilde kullanılmıştır. Yine bu bölgede oluşturulan istihbarat ağı nedeniyle PKK terör örgütünün sözde lider kadrosuna yönelik nokta operasyonları yapılmıştır. Kuzey Irak’ta Zap batısında oluşturulan kalıcı üslerin benzeri Zap doğusunda Sidekan-Hakurk-Kandil yakınlarında da oluşturulmuştur.
MSB ile İçişleri Bakanlığı arasında yapılan koordinasyonla yurtiçinde PKK terör örgütüne ve FETÖ terör örgütüne karşı yapılacak operasyonlar Jandarma Genel Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü sorumluluğuna verilmiştir. Böylece TSK birliklerinin sınır ötesi operasyonlarda özellikle Irak, Suriye, Katar ve Somali’de gelecekte Libya’da daha etkili kullanılması sağlanmıştır.
Jandarma Genel Komutanlığı, Jandarma Komando, Jandarma Özel Harekat, İl Jandarma Alay Komutanlığı, güvenlik korucuları ve polis özel harekat unsurları ile yurt içinde icra ettiği Kıran serisi operasyonlarıyla terör örgütünü marjinal seviyeye indirmiştir. TSK’nın bir kısım unsurları kontrol etkileri alanlarla Jandarma Genel Komutanlığının operasyonlarını kolaylaştırmıştır. Ayrıca TSK F-16 uçakları, silahlı helikopterleri ihtiyaç halinde ateş desteği sağlamıştır. Türkiye Suriye’de oluşturulmak istenen terör koridorunu önlemek sınırlarını güven altına almak ve Fırat’ın doğusundaki PKK/YPG/PYD terör örgütü unsurlarını etkisiz hale getirmek için 9 Ekim 2019’da Barış Pınarı harekâtını yapmış, Fırat’ın doğusundaki terör koridorunu yok etmiştir. Burada oluşturulan güvenli bölgeye topraklarını terk eden Suriyeliler dönmüştür.
Ortadoğu’da Yaşanan Gelişmeler
Orta doğu 2019 yılında da yine kan ve gözyaşını en çok aktığı bölge olmuştur. Burada öne çıkan ülkeler Irak, Suriye, İsrail, Filistin olmuştur.
Körfez Savaşından sonra bir türlü istikrarın sağlanamadığı Irak için 2019 yılı da kan ve gözyaşı ile geçen bir yıl olmuştur. Bunun en önemli nedeni siyasi istikrarın sağlanamamış olması ve başta silahlı kuvvetler olmak üzere güvenlik güçlerinin bir türlü istenen teşkilat ve eğitim seviyesine ulaşamamış olmasıdır. Bu nedenle sivil itaatsizlikler ve terör olaylarını önlemede etkisiz kalmasıdır. Irakta 2020 yılında istisnasız kan ve gözyaşının eksik olmayacağı bir yıl olarak geçeceğini değerlendiriyorum. Irakta istikrar için tarafsız bir hükümetin kurulması, silahlı kuvvetler başta olmak üzere emniyet güçlerinin kısa sürede teşkilat ve eğitimlerini tamamlayıp etkinliklerini arttırmaları gerekir. İstikrar için İran’ın Irak’tan elini çekmesi gereklidir. Irakta mezhep farklılıklarının askeri ve sivil bürokrasi üzerindeki etkisinin önlenmesi de istikrar için önemlidir. Ülkede sivil itaatsizliğin devam etmesi terör örgütlerinin zaman içinde zemin edinmesine yol açacaktır.
Suriye, 2019 yılında kan, gözyaşı, göç ve çatışmanın en yoğun yaşandığı bir bölge olmuştur. Ülkede 2011 yılında başlayan çatışmalar hala devam ediyor. Suriye 2019 yılında da ABD ve Rusya’nın örtülü ve açık rekabetinin devam ettiği bir yıl olarak geçmiştir. Ülkede birçok terör örgütü faaliyet göstermektedir. Fırat’ın doğusu ve batısındaki Membiç’te PKK/YPG/PYD terör örgütü etkinliği uzun süre devam etmiştir. Ancak Türkiye, 9 Ekim 2019’da gerçekleştirdiği Barış Pınarı harekâtı ile PKK/YPG/PYD terör örgütünü Fırat’ın doğusunda önemli ölçüde çıkarmış, başta Talabyad- Resulayn olmak üzere büyük yerleşim birimleri güvenli hale gelmiştir. Bölgede güvenliğin sağlanması ile evlerini terk eden insanlar yerlerine yurtlarına dönmeye başladı. Fırat’ın doğusunda Rus ve TSK belirlenen güzergâhlarda devriye faaliyetlerine devam ediyorlar. Fırat’ın doğusunda istenen güvenliğin tam sağlanması için terör örgütünün bölgeyi tamamen terk etmesi gerekir. Aksi durumda PKK/YPG’nin bölgede bulunan kalıntıları fırsat buldukça bombalama ve mayınlama eylemlerine devam edecektir.
Suriye’de çatışmaların en yoğun olduğu bölgelerden birisi de İDLİB’dir. Bu bölgede HTŞ, Ahrarurşam, El Kaide, İslam partisi, Kafkas kökenli teröristler olmak üzere pek çok terör örgütü mevcuttur. Türkiye bütün çabalarına rağmen bu grupları ılımlı muhalifler safına çekememiştir. Rusya’nın da desteğini alan rejim güçleri bölgeye etkili bir operasyon başlatmıştır. Operasyon nedeni ile iki milyon nüfusun bulunduğu İdlib’den Türkiye sınırına doğru büyük bir göç başlamıştır. Bölgede çatışmaların durması için Rusya ve Türkiye arasında görüşmeler devam ediyor. Rejim M-5 yolunu emniyete alınca çatışmalar geçici olarak durabilir ancak İdlib 2020’de de en çok konuşulan yerlerden birisi olacaktır. Suriye’de çeşitli bölgelerde çatışmalar ve istikrarsızlık 2020 yılında da devam edecektir. Ayrıca Suriye’deki çatışmalara dâhil olan yabancı taraflar arasındaki gerilimin artması beklenebilir.
Filistin-İsrail Çatışması
Filistin sorunu Siyonist hareketin Avrupa’da başlattığı ve Yahudi devleti kurmak için harekete geçtikleri 19. yy’dan beri devam etmektedir. İsrail Filistin arasındaki çatışmalar 2019 yılında da devam etti. Özellikle ABD’nin büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması İsrail’in Gazze’de yeni Yahudi yerleşim yerlerini oluşturmak için Filistinlilerin evlerini terk etmeye zorlaması çatışmaların şiddetlenmesini arttırmıştır. İsrail’in yıl içerisinde Gazze’de gerçekleştirdiği hava saldırılarında onlarca kadın çocuk sivil hayatını kaybetti. Bu saldırılarda yüzlerce Filistinlinin evleri yıkıldı. İsrail hava saldırılarında okullar hastaneler tahrip oldu. 2019 yılında da Filistinliler İsrail saldırılarına sivil direnişler ve geliştirdikleri roketlerle karşı koydu. 2020 yılında da İsrail Filistin arasındaki çatışmalar devam edecektir.
Libya’daki Gelişmeler
2019 yılında Libya’da iki yönetim arasındaki çatışmalar artarak devam etti. Libya’da BM’nin tanıdığı UMH’ye karşı isyancı General Hafter’in Nisan ayında başlattığı saldırıları devam ediyor.
Libya’daki bu güç mücadelesi 2019 yılında ülke sınırlarını aşarak giderek uluslararası bir sorun haline geldi.
Libya’da sekiz yıldır devam eden iç çatışmalar Doğu Akdeniz, Kuzey Afrika ve AB’nin güvenliğini yakından ilgilendirmektedir. Türkiye ile UMH arasında imzalanan MEB anlaşması GKRY, Yunanistan, Mısır, İsrail, BAE, Sudi Arabistan, Fransa başta olmak üzere birçok ülkenin tepkisini çekti. Türkiye bu anlaşma ile Doğu Akdeniz enerji denkleminde “Ben de varım” demiştir. Bu gelişmeler üzerine Türkiye ile UMH arasında savunma, eğitim ve güvenlik işbirliği anlaşması imzalandı. Libya’daki gelişmeler nedeniyle Türkiye UMH’nin daveti üzerine bölgeye asker gönderebilir. Libya’ya gönderilecek TSK unsurları lojistik, eğitim, ateş destek unsurlarından oluşması muhtemeldir.
İran
2019 yılında ABD-İran arasındaki kriz örülü ve açık olarak devam etti. İran, Irak, Lübnan, Suriye, Yemen’deki bölgesel çatışmalara vekil gruplara örtülü ve açık destek vermeye devam etti. Muhtemelen 2020 yılında da aynı politikasını devam ettirecektir. ABD-İran arasında çatışma orta derecede ihtimal dâhilindedir.
Yemen
2019 yılında Husiler ve hükümet güçleri arasındaki çatışmalar zaman zaman şiddetlenerek devam etti. Yemen’deki çatışmaların taraflarından birisi olan Husiler yıl boyunca İran’dan destek aldılar. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri Yemen hükümetini desteklemeye devam ettiler. Yemen’de devam eden iç savaş henüz çözüme ulaşamadı. Yemen’de çözümsüzlüğün önemli nedenlerinden biri ABD ve İngiltere gibi küresel aktörlerin isteksizliği, Riyad, Abudabi, Tahran gibi yönetimlerin Yemen üzerindeki güç mücadelesinden vazgeçmemeleridir.
Türkiye Yemen krizinde başından itibaren Yemen halkının yanında yer alarak başta insani yardım olmak ğzere desteğini sürdürmüştür. 14 Eylül’de Suudi Arabistan’ın petrol şirketi Aramco’ya insansız hava araçlarla yapılan saldırı düzenlendi. Suudi Arabistan için hayati öneme sahip tesisler tarihte ilk defa bu denli ağır bir saldırı ile karşılaştı. Sudi Arabistan’ın petrol üretiminin yaklaşık yarısı, küresel petrol üretiminin ise yüzde 5’i bu saldırılar sonucunda devre dışı kaldı. Saldırıları Husiler üstlendi ancak Sudi Arabistan saldırıdan İran’ı sorumlu tuttu. ABD patriot sistemlerinin Aramco saldırısında işlevsiz kalması ise düşündürücüdür. Bu saldırı Türkiye’nin S-400 hava savunma sistemlerini almaktaki kararlılığının haklılığını ortaya koymuş oluyor.
Somali
Somali’de merkezi hükümetin kurulamaması ve ülkede uzun süre devam eden istikrarsızlık ortamı Eş Şebab terör örgütünü ülkede kolayca güçlenmesine neden oldu. Eş Şebab terör örgütü mücadelesinde gerilla taktik ve tekniklerini kullanıyor. Örgüt intihar saldırıları, silahlı saldırılar, adam kaçırma gibi eylem türlerini yaygın olarak kullanıyor. Somali 2019 yılında da Eş Şebab terör örgütünün yoğun saldırılarına hedef oldu. Son olarak 28 Aralık 2019’da Başkent Mogadişu’da yapılan bombalı saldırıda 2’si Türk 80 kişi hayatını kaybetti, 40 kişi yaralandı. Bu saldırılarda yüzlerce sivil ve asker hayatını kaybetti.2020 yılında da Eş Şebab örgütünün saldırılarının artacağını ve ülkede daha fazla bölgeyi kontrol altına alacağını değerlendiriyorum.
Yeni Zelanda Saldırısı
25 Mart 2019’da Yeni Zelanda’da Christchurch şehrindeki Nun Camisi ve Linwood İslam Merkezi’ne yerel saatle 13:40’da terör saldırısı düzenlendi. Saldırıda 51 kişi hayatını kaybetti, 49 kişi yaralandı. Saldırıyı Brenton Tarrant yaptı. Saldırıdan sonra yakalanan saldırganın yargılanmasına devam ediliyor. Saldırganın duruşması 2 Haziran 2020’ye ertelendi.
Saldırgan saldırıyı uzun bir planlamanın motivasyonun sonunda yapmıştır. Fevri bir davranış olarak değerlendirmek gelecekte bu tür saldırıların artmasına sebep olacaktır.
Afganistan
Afganistan’da Taliban ülke genelinde istediği bölge ve yerde eylemlerine devam etti. ABD Taliban’la görüşmelerin başlatılması için çeşitli temaslarda bulunmaya devam ediyor. 2019 yılında çatışmaların en yoğun olduğu yerlerden biri de Afganistan’dı. Taliban’ın Afganistan genelinde ilerleyişinin 2020’de de devam edeceğini ve Kabil Hükümetinin düşeceğini değerlendiriyorum. Şu anda Taliban Afganistan’ın yarıdan fazlasını kontrol altında tutuyor.
Nijerya
Nijerya’nın bazı bölgelerinde süren istikrarsızlıklar ülkede 2019 yılında da terör eylemlerinin artarak devam etmesine neden olmuştur. Ülkede eylemler yapan en güçlü örgüt Boko Haram’dır. Boko Haram yaptığı saldırılarla çok sayıda sivil ve askerin ölümüne neden olmuştur. Nijerya’da Boko Haram saldırlar 9 milyar dolar zarara neden oldu. Boko Haram Örgütü selefi ideolojiye sahip bir hareket olarak tanımlanmaktadır. Örgütün envanterinde ağır silahlar, patlayıcılar ve gözetleme faaliyetleri için dronlar var. Örgüt eylem yöntemi olarak intihar saldırılarına da zaman zaman başvursa da pusu ve baskın yöntemlerini sık sık kullanmaktadır.
Burkina Faso
Burkina Faso yönetimi 2019’da artan iç huzursuzluklar ve bölgesel çatışmalardan kaynaklanan sorunlarla mücadele etti. Özellikle ülkenin kuzeyinde Mali sınırına yakın kesimlerde zaman zaman saldırılar düzenleyen milisler istikrarın bozulmasına neden oldu. Aralık 2019’da yapılan eylemde 35’i kadın 122 sivil, 7 asker öldü. Çatışmalarda 80 isyancı öldürüldü. Ekim ayında bir camiye yapılan saldırıda 14 kişi hayatını kaybetti. Son 4 yılda saldırılarda 700 kişi hayatını kaybetti.
Sri Lanka Saldırısı
21 Nisan 2019’da paskalya ayinleri sırasında 8 farklı noktada otel ve kiliselerde intihar saldırıları düzenlendi. Bu saldırılarda 290 kişi hayatını kaybetti, 500’den fazla kişi yaralandı. Ülkede Budistlerle Müslümanlar arasında zaman zaman gerilimler yaşanıyordu. Sri Lanka’da 1983’den 2009’a kadar Sri Lanka ordusu ile Tamil Kaplanları adlı azınlıklardan oluşan grupların arasındaki çatışmalarda 40 bini Tamil Kaplanlarından olmak üzere 70 bin kişi hayatını kaybetti.
Cammu Keşmir’in İşgali
Cammu Keşmir 1947’den beri Hindistan ile Pakistan arasında birçok kez gerilime neden oldu. Hindistan kontrolü altında tuttuğu Cammu Keşmir eyaletinin özerk statüsünü Ağustos atında kaldırdı. Eyaleti iki ayrı bölgeye ayırdı. Hindistan anayasasının 370. Maddesinin kaldırılması ile alınan bu karar Anayasada bugüne kadar yapılmış en önemli değişikliklerden biri olarak gösteriliyor. Pakistan bu kararı hukuk dışı ve kabul edilemez olarak tanımlarken kararın bölgede gerilimi artıracağına dair açıklamalar yapıldı. Hindistan ve Pakistan daha önce de Keşmir bölgesi nedeniyle hem çatışmaya girdi hem de savaşın eşiğine geldi.
Hindistan’ın almış olduğu bu karar nedeniyle iki nükleer güç arasındaki gerilim tırmanıyor. Keşmir Hindistan, Pakistan ve Çin arasında bölünmüş bulunuyor. 9 ağustos 2019’da Hindistan tarafından işgal edilmesinin ardından Keşmir Dünyanın en büyük hapishanesi durumunda.
Narendra Modi liderliğindeki Milliyetçi Hindistan Halk Partisi Hükümeti bağımsızlık sonrası tanınan otonom yapıyı ortadan kaldırmış durumda. Cammu Keşmir 2020 yılında da çatışmalara ve gerginliklere neden olan bir bölge olacaktır. Hindistan’ın bölgede uyguladığı insanlık dışı dram devam ediyor.
Güney Doğu Asya’daki Gerilim
ABD ve müttefikleri Kuzey Kore’yi askeri füze teknolojisini geliştirmekle suçluyorlar. Kuzey Kore ise bunu kabul etmiyor. Bu füze denemelerinin bilimsel ve barışçıl uzay programının bir parçası olduğunu söylüyor. ABD ve Kuzey Kore arasındaki gerilimin 2020 yılında da devam edeceğini değerlendiriyorum. Güney doğu Asya’da Doğu Çin Denizi’ndeki Çin-Japon anlaşmazlığı devam ediyor. Senkaku-Diayu Adalarının gerginliğe sebep olmasının en önemli nedeni bu adaların geleceğine ilişkin verilecek kararın Çin’in doğu ve Güney Çin Denizi2ndeki hak iddiaları noktasında bir emsal teşkil edecek olmasıdır. Çin Japonya’nın Dİayu Adalarına yerleşerek bölgeyi kendisine karşı bir askeri üs haline getirmesinden endişe ediyor.
Nitekim Çin, ABD2nin Japonya ve Güney Kore eliyle doğrudan Filipinler, Malezya ve Endonezya eliyle de güneyden kendisini çevirmeye çalıştığının farkında. ABD ve Çin arasındaki gerginlikler rekabet üzerinden yeniden şekillenmeye devam edecek.
Türk Savunma Sanayi 2019’a Damga Vurdu
Türk Savunma Sanayi, güvenlik güçlerinin operasyonel ve muharebe ihtiyaçlarını karşılamak amacı ile 2019 yılında yoğun bir çalışma yürüttü. Savunma Sanayi Başkanlığı öncülüğünde TSK güçlendirme vakfı şirketleri, TÜBİTAK, SAGE Özel Sektör şirketleri, KOBİ’ler ve üniversitelerin birlikte yürüttüğü çalışmalarla hem mevcut ürün ve ekipmanların sürekliliği bölüm ve idamesi sağlandı hem de yeni teknolojiler güvenlik güçlerinin kullanımına sunuldu. Bunun yanında bir dizi yeni ürün geliştirme sürecinde, kritik aşamalar başarı ile geride bırakıldı.