ABD’nin Kullanışlı Düşmanı IŞİD

22 Mart 2024 Cuma akşamı Rusya’nın başkenti Moskova’da büyük bir terör saldırısı gerçekleşti. Konser salonundaki dinleyicilere yüzleri maskeli teröristler tarafından otomatik silahlarla ateş açıldı. Saldırıda 143 kişi hayatını kaybetti, 100’den fazla kişi de yaralandı. Saldırının gerçekleştirildiği binada teröristlerin kullandığı patlayıcılar ve yanıcı maddeler nedeni ile yangın çıktı.

Rusya, Ukrayna ile savaş halinde olmasına rağmen uzun yıllar sonra kanlı bir terör saldırısına maruz kaldı. Bu saldırı 2000’li yılların başında yaşanan terör saldırılarını anımsattı. 2000’li yıllardan sonra Rusya’da doğan yeni bir nesil var. Bu nesil böyle bir saldırıyı ilk defa yaşadı. Saldırının amaçlarından biri de Rus kamuoyunun Ukrayna savaşına olan desteğini kesmekte olabilir.

Saldırıyı yapan teröristler kaçmaya çalışırken Ukrayna sınırında yakalandı. Saldırıyı IŞİD üstlendi. IŞİD-H neden ilgi alanına giren başka bir ülkeyi değil de Rusya’yı seçti? Bu tartışılmalıdır. Moskova’daki saldırı devam ederken ABD’li yetkililerin “Saldırıya Ukrayna’nın ya da Ukraynalıların dahil olduğuna dair bir emare yok” açıklamasında bulunması fazlasıyla şüphelidir. Putin başta olmak üzere Rus yetkililer Ukrayna ile bağlantıyı işaret ediyor. Nitekim teröristler de Ukrayna’ya geçmeye çalışırken yakalandılar. Aslında IŞİD, ABD’nin kullanışlı ve kullandığı bir düşmanıdır. IŞİD’in 3 aydır sahnede olması da manidardır. IŞİD, ABD’nin  hedef aldığı ve hedefinde olan ülkeler olan İran, Türkiye, Irak, Suriye ve Rusya’da saldırılar düzenliyor. 30 Ocak’ta İran’ı, 22 Mart’ta Rusya’yı hedef alan kanlı saldırılar yeri ve büyüklüğü bakımından iki ülke için de ilk sayılır.

Bu iki tarih arasında Suriye’de ve Türkiye’de de IŞİD eylemleri vardı. Devlet geleneğinin güçlü istihbarat ağının yaygın olduğu Rusya’da bu saldırının gerçekleşmesi, Türkiye’nin de terörün hedefinde bir ülke olması nedeni ile daha önce yaşadığımız tecrübeler ışığında, bu saldırılardan dersler çıkarmamız gerektiğini düşünüyorum. IŞİD’in Rusya’da eylem yapması terörü kullanan sponsorların iştahını kabartacaktır. ABD’nin, Irak’tan ve özellikle Suriye’den çekileceğinin konuşulduğu günlerde bu eylemin yapılması manidardır. Bu eylem ABD’nin, Suriye’de IŞİD’e karşı savaştığını savunarak desteklediği PKK ve türevlerine verdiği desteğini devam ettirecektir. IŞİD-H’nin Rusya’da gerçekleştirdiği bu eylem IŞİD’e bağlı diğer örgütlerin de hareketlenmesine neden olacaktır. IŞİD, 2014’ten itibaren ABD tarafından PYD/YPG’ye uluslararası meşruiyet sağlama aracı olarak kullanılıyor. Bu durum Atlantik medyası tarafından devamlı gündemde tutuluyor. Böylece Suriye’nin kuzeyinde bir PYD/YPG terör devleti kurma yolunun taşları döşeniyor, temelleri atılıyor.

ABD’nin Irak’tan çekilmesi Suriye’den de çekilmeye mecbur kalması demektir. ABD’nin, Suriye’den çekilmesi ise PYD/YPG terör devleti inşasının çökmesi demektir. IŞİD’in Rusya’da gerçekleştirdiği bu eylem ABD’nin bölgede kalmasına neden olacaktır.

IŞİD, ABD için kullanışlı bir düşman olma özelliğine sahiptir. ABD ve İngiltere’nin, Ukrayna’da uzun savaş stratejisini sürdürmek için Ukrayna’ya asker göndermesi bir seçenektir. Ancak bu durum kamuoyu baskısı nedeniyle mümkün görünmüyor. Bu nedenle de Ukrayna’da uzun savaş stratejisini devam ettirecek güçler ihraç edeceklerdir.

Daha önce Afganistan'da El-Kaide’yi yaratan ABD, 2014’te IŞİD’i yarattı. Şu anda IŞİD’in ipleri ABD’nin elindedir. Moskova saldırısı dikkatlice planlanmış bir terör saldırısının yanında önceden hazırlanmış silahsız insanların katliamıdır.

Orta Asya’dan, Ukrayna’ya Irak ve Suriye’den Karadeniz’e, Kafkaslar’a kadar uzanan geniş bir coğrafyada çok boyutlu bir güç mücadelesi devam ediyor.

Moskova’da gerçekleşen bu eylem ABD’nin uzun savaş stratejisinin bir parçasıdır.