Suriye adıyla anılan siyasi birlik ne Roma döneminde ne de Osmanlı döneminde olmamıştır. Eski Suriye aslında çok da eski bir yapı değildir. Birinci Dünya Savaşı'nda ortaya çıkan bir tasarımdır.
Suriye 1920-1946 yılları arasında Fransız mandası altındaydı. 1946 yılında bağımsızlığını kazanan Suriye’de 1963 yılında Sosyalist Baas Partisi darbe yaparak yönetimi ele geçirmiştir. 1970 yılında Hafız Esad Parti içi darbe ile yönetimi ele geçirdi. 10 Haziran 2000 yılından vefatına kadar Suriye'yi baskı ve zulümle yönetti. 2000 yılında Beşar Esad babasından yönetimi devraldı. 7 Aralık 2024 yılına kadar Suriye halkını baskı ve zulümle yönetti. 7 Aralık 2024'te kaçarak Rusya'ya sığındı. 61 yıllık Baas ve 53 yıllık Esad Ailesi yönetimi son buldu. Suriye'de 7 Aralık'tan itibaren yeni bir dönem başladı.
Yeni dönemin inşası kolay olmayacaktır. Esad ailesinin 53 yıllık dikta yönetimi halkına büyük bir acı ve zulüm yaşatmıştır. Bunun neticesinde ülkede ekonomik çöküş, yoksulluk, yolsuzluk, yapılan işkenceler Suriye'nin bugünkü durumu yaşamasına sebep olmuştur.
Yeni dönemde Suriye'de her yönden yeni bir restorasyon süreci başlayacaktır. Bu restorasyon sürecinde ABD, Rusya, İran gibi güçlerin bir anlaşmaya varmaları ve varlık göstermeleri mümkün değildir. Bu ülkeler bölge halkından çok kendi çıkarlarına göre hareket tarzları uygulayacaklardır. Bölge devletlerinden en iyi niyetli ve samimi olanı Türkiye'dir ve onun samimi müttefikleridir. Bölgede huzuru, güveni, her yönden kalkınma ve dirilişi bunlar sağlayacaktır.
Mali yönden güçlü olan Katar ve Türkiye işbirliği ile Suriye’nin en önemli ekonomi, sanayi ve kültür merkezi olan Halep merkezi ve civarının güvenliğinin sağlanmasına yardımcı olunmalı, dönen mültecilerin refahı ve rehabilitasyonu öncelikle sağlanmalıdır. Halep'in sanayisi ve ekonomisi Suriye'nin restorasyonuna büyük katkı sağlayacaktır. Suriye'nin tamamında güvenliğin sağlanması için Türkiye'nin katkısı çok önemlidir. Halep, Türkiye tarihi ve bütün Orta Doğu için her zaman önemli bir merkez olmuştur.
Amerika'nın ve Rusya'nın Ortadoğu'yu anlamaları ve korumaları yanlıştır ve mümkün değildir. ABD'nin amacı Suriye'nin bölünmesi ve İsrail'e tehdit olmaktan çıkmasıdır. Bunun için de sınırlarımızın dibinde Akdeniz'e kadar uzanan bir terörist yapıyı PKK/YPG'yi desteklemekte ve güçlendirmektedir.
Türkiye'nin sınırlarının güneyindeki tarım havzasının ve sanayinin geleceği Türkiye'nin güvenliği ve Güney komşuları ile irtibatı için son derece önemlidir. Türkiye, Güney sınırı boyunca ABD'nin oluşturmaya çalıştığı bu terörist yapıya kesinlikle müsaade etmeyecektir. Suriye'nin toprak bütünlüğü Türkiye ve bölge ülkeleri için son derece önemlidir.
Suriye'de müttefik güçlerin kabul edeceği ve içinde yer alacakları bir geçici hükümet kurulmalıdır. Bu hükümet siyasi ve askeri bürokrasiyi oluşturmalıdır. Bunun için de en doğru adres Türkiye'dir. Suriye'deki müttefikler zaman içerisinde askeri güçlerini birleştirmelidir. Nizami orduya geçişi sağlamalıdır. Suriye'nin geleceği ve güvenliği için Nizami Ordu düzenine geçmek çok önemlidir. Suriye'nin ordusunun oluşturulmasında da doğru adres Türkiye'dir. Türk Silahlı Kuvvetleri bu konuda son derece tecrübelidir.
Suriye'de bu geçiş dönemi son derece önemlidir. Geçiş dönemi ne kadar kısa ve sancısız atlatılırsa Suriye o kadar huzurlu ve güvenli olacaktır. Yıllarca acı ve zulmü yaşamış Suriye halkı bunu hak etmiştir. Suriye, Suriye halkına aittir. Suriye'nin yeraltı ve yerüstü zenginliklerinin tamamı Suriye halkının malıdır.