Esad Rejiminin elinde 30 yıllık hava savunma sistemleri bulunuyor. En son Rusya’dan S-300’leri satın almasına rağmen personelinin eğitim zafiyeti nedeniyle hava saldırılarına istenilen cevabı verememektedir. İdlib gerginliğini yaşadığımız günlerde Türk hava kuvvetleri unsurları için Suriye hava savunma sistemleri ne kadar tehdit oluşturabilir.
Suriye hava savunma sistemleri son yıllarda İsrail ve Batı koalisyon hava saldırılarına maruz kalıyor.
Suriye’nin elinde bulunan hava savunma sistemlerinin çoğu eskidir. Uzun menzilli füzeler karşısında etkili değildir.
İsrail Suriye’de gerçekleştirdiği hava saldırılarında Şam yakınlarındaki Hizbullah mevzilerini sık sık vuruyor. Son 4 yıl içerisinde onlarca hedefe saldırı düzenledi.
Lazkiye kentinde Rusların konuşlanan S-400’ler ve elektronik harp sistemleri bulunuyor. Rusların bu bölgede 2 adet S-400 taburu, 3 adet S-300 taburu mevcut. Rusların bu sistemleri kullandığına dair henüz kesin bir bilgi yok. Ancak Fırat’ın batısının hava sahası Rusların kontrolünde bulunuyor.
Rusya dokuzuncu yılına giren Suriye iç savaşında Esad rejimine siyasi, ekonomik ve askeri destek sağladı. Halende sağlamaya devam ediyor.
Geleneksel olarak Orta doğuda ABD’ye karşı jeopolitik denge unsuru olarak görülmesi nedeniyle Suriye’de önemli bir aktör olarak karşımıza çıkmaktadır.
Rusya Suriye’de verdiği destekle Esad ve rejiminin ayakta kalmasını sağlamıştır. Halende desteğine devam etmektedir.
Suriye’nin hava savunma sistemi de tamamen Rus hava savunma silah sistemleri ile sağlamaktadır.
- SA-22 (Pantsir S-1)
Askeri üsleri ve hedefleri korumak amacı ile kullanılıyor. Askeri araca monte edilebilen mobil sistem versiyonu da bulunuyor. 2008 yılında Suriye ordusuna teslim edildi. En son Rus teknolojisi ile donatılmıştır. Sistemde hem hedefi tespit hem de izleyen aşamalı radar sistemi bulunuyor. Çift 2AQ38M30MM otomatik toplar 20 km’ye kadar olan hedeflere etkili, iki aşamalı, katı yakıtlı ve radyo komuta güdümlüdür. Karadan havaya atılan füzeleri vurabiliyor. İsrail füzelerine karşı ateşlendiği fakat hedefleri vurmakta başarısız olduğu tespit edilmiştir.
- S-125 ISAYEV NEVA (NATO Kodu SA-3 G001)
Rus yapımı orta menzilli füze sistemidir. Radar sistemi ile çalışır, menzili 15 km’dir. Alçak irtifa hava savunma için kullanılabilir.
- 9K37 BUK Füze Sitemi (NATO Kodu SA-17 Grizzly)
Rus yapımı araçla taşınabilir uçaksavar sistemidir. Seyir füzeleri, uçaklar, akıllı bombalar, helikopterler ve İHA’lara karşı geliştirilmiştir. 20 km’de taktik balistik füzeleri, 100 metre yükseklikte 20 km mesafede seyir füzesini vurabiliyor.
- TUN GUSKA (NATO Kodu SA-19 Grison)
Kundağı motorlu hava savunma sistemidir. Paletli bir aracın üzerinden makineli top ve füzeler ile alçak irtifa hava savunma için kullanılıyor. Seyir füzeleri ve kara hedeflerine karşı kullanılır. 3 bin metre menzile sahiptir.
- S-200 Angora / Vega / Dubna (NATO Kodu SA-5 Gammon)
S-200 2000’li yıllardan önce Rusya’dan temin edilmiştir. Suriye’nin 3 adet S-200 A alayına sahip olduğu bilinmektedir.
S-200 Hava Savunma Sistemi 5V21 güdümlü füze sistemi ile 180 km azami menzil ve 217 kg savaş başlığına sahiptir. 2017 yılında S-200 hava savunma sistemleri 5V28 füzeleri ile modernize edilmiştir. Bu modernizasyonla S-200’lerin menzili 250 km’ye çıkarılmıştır.
- S-300 PMU2 Hava Savunma Sistemi
Suriye’nin batısına yakın bir bölgede MASYAFA’da konuşlandırılmıştır. S-300 PMU2 Rus menşeli hava savunma sistemlerinin S-400’lerden sonra en gelişmiş modüler sistemlere sahip olduğu bilinmektedir.
Menzili 200 km’dir. Balistik hedeflere karşı çok etkilidir. S-200’lere nazaran hava unsurlarına karşı daha etkilidir. S-300 PMU2 16 adet balistik hedefi aynı anda takip etme kabiliyetine sahiptir. 293-430 kg savaş başlığı mevcuttur.
S-300 PMU2 Suriye rejimine 300 km yarıçapındaki alanda havalanan unsurların hemen hemen tamamını görme, takip etme ve kilit atma kapasitesi sağlamaktadır.
S-300 PMU2’nin izleme ve hedef takip sistemi göz önüne alındığında 300 km azami menzil dâhilinde 10 metrekare büyüklüğündeki bir hava unsurunu veya balistik pozisyona sahip bir cismi izleyebilmektedir.
Rusya S-300 PMU2’nin Ortadoğu bölgesindeki dengeleri bozma potansiyeline sahip olmasına rağmen Suriye’ye vermesinin nedeni İsrail’in revizyonist savunma stratejisi ile doğrudan alakalıdır.
Suriye rejimine S-300 PMU2 teslimatının 2013’te yapılması Türkiye ve İsrail’de çok farklı tepkilere sebep olması da bölgede Suriye’yi hangi devletin bir tehdit olarak algılaması ile ilgilidir.
Bu durum başlangıçta Suriye-Rusya-İsrail üçgenini ilgilendiren bir durumdu.
Türkiye-Rusya veya Türkiye-Suriye ilişkilerinde bir uyuşmazlık yaşandığında S-300 PMU2 önemli bir sorun haline gelecektir.
Bu anlamda Rusya’nın Suriye rejimine sağladığı bu kapasite esas itibarıyla Rusya’yı tedarikçi diğer üç ülkeyi (İsrail-Suriye-Türkiye) tehdit oluşturma ve algılama anlamında oldukça derinden etkileyen bir değişikliktir.
Suriye hava Kuvvetleri Suriye iç savaşı sırasında ordudan kaçanlar, kayıplar, uçakların bakımlarının yapılamaması, pilotların eğitim yapamamaları gibi nedenlerle oldukça güç kaybetmiş durumdadır.
Suriye hava savunma sistemleri ağırlıklı olarak İsrail sınır bölgesinde konuşlandırılmıştır. Ancak Suriye 2012 yılında Türkiye ile yaşanan kriz nedeniyle Akdeniz kıyısında konuşlu füze sistemlerini Türkiye sınırına kaydırmıştır.
Bütün bu bilgiler ışığında Suriye kontrolünde MASYAFA’da konuşlandırılmış S-300 PMU2 favorit hava savunma sisteminin Türkiye ve İsrail sınırlarından havalanan uçaklara radar kilidi atabileceği değerlendirilmelidir.
İsrail Hava Kuvvetleri Suriye hava savunma sistemlerini başarısız kılarak Suriye’de birçok hedefi bombaladığı da bilinmektedir.
Rus teknisyenler tarafından kullanılmadığı takdirde Suriye ordusundaki firarlar, dağılma ve eğitim zafiyeti dikkate alındığında S-200’ler ve S-300’lerin etkili bir şekilde kullanılamadığı, İsrail uçaklarının Suriye’deki hedefleri bombalayarak zayiat vermeden üslerine dönmesinden anlaşılmaktadır.