Mepanews’in Middle East Eye’dan aktardığına göre, saatler gece yarısını gösterip 27 Kasım günü sona ererken, Suriye ordusunun Halep'teki askeri operasyon odasına ulaşan tüm raporlar büyük bir çöküşe işaret ediyordu.
Şafak vakti başlayan Suriyeli grupların yıldırım saldırısı Halep kırsalındaki çeşitli birliklerde çok sayıda askerin ölümüne yol açmıştı.
Ordunun müdahalesini denetleyen Esed rejimine bağlı Cumhuriyet Muhafızları subayı Tümgeneral Muhammed Selman Saftali'ye göre bu bir çatışma değildi.
Suriyeli muhalif grupların saldırısı, Esed rejiminin Rusya ve İran'ın desteğiyle Halep'i geri aldığı 2016'dan bu yana görülen en şiddetli ve koordineli saldırıydı.
Saftali'nin destek istemekten ve 13 yıl boyunca savaşı Beşar Esed'in lehine çeviren kararlı askeri müdahalelerde bulunan rejimin müttefiklerine başvurmaktan başka seçeneği yoktu.
Komutanları yerel saatle sabah saat 6'da Halep'in merkez mahallesi El Furkan'da kuzey askeri operasyonlar odasında acil bir toplantıya davet etti.
Middle East Eye'a (MEE) konuşan kaynaklar, toplantıda İran'ın Suriye'deki en üst düzey askeri danışmanı Tuğgeneral Kiyamurs Pürhaşimi, iki Lübnan Hizbullahı komutanı ve çeşitli güvenlik birimlerinden subayların bir araya geldiğini söyledi.
Esed rejimine bağlı subaylar birliklerinin yorgun, kötü silahlanmış ve hazırlıksız olduğundan şikayet ederek ordudaki yolsuzluk ve adam kayırmanın askerlerin savaşma isteğini kötü etkilediğini ifade ettiler.
Rejime bağlı komutan, bunun üzerine Pürhaşimi'nin Esed'e olan sadakatlerini ve askerlerini kontrol etme kabiliyetlerini eleştirmeye başladığını söyledi.
“İki taraf arasındaki tartışma çok hararetli bir hal aldı” diye hatırlıyor.
Söz konusu rejim komutanı, subaylardan birinin aniden muhafızlardan birinin tüfeğini kaptığını ve Pürhaşimi'yi kurşun yağmuruna tuttuğunu söyledi.
Bu anlatım, o dönemde Suriye'de faaliyet gösteren Iraklı silahlı grupların iki komutanı tarafından da doğrulandı.
Kaynaklar, Saftali'nin adamları subayın elindeki tüfeği alamadan Pürhaşimi'nin öldüğünü ve Hizbullah komutanlarından birinin de yaralandığını söyledi.
İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO), İran devlet haber ajansı Tasnim'de yayınlanan kısa bir açıklamayla Pürhaşimi'nin yasını tuttu ve sadece Halep'te “terörist tekfirci paralı askerler tarafından düzenlenen bir saldırıda” öldürüldüğünü söyledi.
“Bu şok ediciydi. Katil Suriye ordusunda görevli bir subaydı. Esad'ın subaylarından biriydi, muhalif değil” dedi.
“O an Suriye güçlerinin çöküşünün gerçek başlangıcıydı. İhanet, Suriye ordusu komutanlarının saflarında derin izler bıraktı.”
Kaynaklar, Pürhaşimi'nin Suriyeli bir subay tarafından öldürülmesinin Halep'teki ordunun “istikrarını bozduğunu” ve düzinelerce subay ve askerini itaatsizlik ve savaşmayı reddetme konusunda cesaretlendirerek şehrin batısındaki savunmayı daha da çökerttiğini söyledi.
En şok edici olanı ise 2012'den beri Devrim Muhafızları tarafından silahlandırılan, eğitilen ve finanse edilen büyük ve güçlü bir paramiliter birlik olan Bâkır Tugayı'ndaki isyandı. Üç kaynağa göre tugayın komutanları ve savaşçılarının destekçilerine karşı gelmesi ve hatta onlara ateş açması birkaç saat içinde Suriye'deki İranlılara “bir başka acı darbe” anlamına geliyordu.
Rejim komutanı, “Savaşmayı reddetmeleri anlaşılabilir olabilir ama bize sırt dönmeleri ve savaşçılarımızı vurmaları anlaşılabilir değildi” dedi.
Suriye uzmanı bir araştırmacı olan Eymen Temimi de benzer şekilde paramiliter bir kaynağın İranlı ve Lübnanlı danışmanlar ile bazı Esed rejimi subaylarının “hain subaylar” tarafından “tasfiye edildiğini söylediğini aktardı.
Temimi MEE'ye verdiği demeçte, “İran destekli savaşçılardan bazıları Suriye'yi Direniş Ekseni'nin temel taşı olarak gördükleri ve davaya gerçekten inandıkları için direnmeye ve savaşmaya devam etmeye daha istekliydi” dedi.
Diğer İçerikler