Adres :
Aşağı Öveçler Çetin Emeç Bul. 1330. Cad. No:12, 06460 Çankaya - Ankara Telefon : +90 312 473 80 41 - +90 530 926 41 13 Faks : +90 312 473 80 46 E-Posta : sde@sde.org.tr

Irak'ın Eski ve Yeni Başbakanlarından Çarpıcı ABD Açıklamaları

Irak Başbakanı Muhammed Şiya Sudani, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkezli The National gazetesine verdiği röportajda terör örgütü DEAŞ'ın artık tehdit unsuru olmadıklarını, ülkedeki ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerine ihtiyaç kalmadığını söylerken, eski Irak Başbakanı İyad Allavi ise "ABD, İran’la birlikte Irak'ı harabeye çevirdi… Biden yanar döner bir karaktere sahip, yalancı ve ikiyüzlü biri." dedi.
SDE Editör
29 Eylül 2023 17:16
A+
A-

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkezli The National gazetesine konuşan Irak Başbakanı Muhammed Şiya Sudani'den dikkat çeken açıklamalar geldi. Sudani, DEAŞ'ın artık ülke için bir tehdit oluşturmadığını bu yüzden koalisyon güçlerine gerek kalmadığını belirtti.

Irak Başbakanı Sudani, konuya ilişkin şu ifadeleri kullandı: "Bugün DEAŞ, Irak devleti için bir tehdit teşkil etmiyor ve artık DEAŞ'a karşı oluşturulan uluslararası koalisyona da ihtiyaç yok.''

Irak ve ABD arasındaki Ortak Güvenlik Komisyonu’nun bu ay içinde bir araya geleceğini belirten Sudani, ''Görüşmede güvenlik alanındaki iş birliği konuları ele alınacak. Biz bütün alanlarda iş birliğini geliştirmeye açığız'' ifadelerini kullandı.

Eski Irak Başbakanı İyad Allavi, Şarku'l Avsat'a Baas Partisi ile olan yolculuğunu, Saddam’ı ve işgal sonrası Irak’ı anlattı

Şarkul Avsat'a verilen demeçte şu ifadeler yer aldı: 

Bir keresinde Tahran gezisinden dönen dönemin Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’ye İran'ın ABD’den tam olarak ne istediğini sordum. Talabani, İran’ın Afganistan’dan Lübnan’a kadar tüm konularda ABD ile müzakereye hazır olduğunu düşündüğünü belirterek şunları söyledi:

İran, pastadan pay istediğini söylemese de ABD ile ilişkilerin normalleşmesini, düşmanlığın ve ambargonun sona ermesini ve ABD’de dondurulan fonları üzerindeki blokajın kaldırılmasını istediğini söylüyor. Afganistan'da ABD’ye yardım ettiğini ama ceza-yı sinimmara (iyiliğe karşı ödül vermek yerine, kötülükle cezalandırılmasını ifade eden bir deyim ç.n.) uğradığını düşünüyor. (Dönemin) İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki bir keresinde bana bu evde (Talabani’nin evi), o zamanlar ABD’nin Bağdat büyükelçisi olan Zalmay Halilzad'a atıfla ‘Arkadaşınıza sorun bakalım ABD’liler bizden ne istiyormuş? Irak'ın Saddam'dan kurtarılmasını destekledik, Irak Yönetim Konseyi’ni ve yeni bir cumhurbaşkanı seçilmesini destekledik. ABD tarafından Irak'ta oluşturulan bu yeni durumu destekledik. ABD’lilerin bizim desteklemediğimiz hiçbir şeyi olmadı. O halde arkadaşınıza sorun bakalım ‘Bizden daha ne istiyorlarmış?’ demişti. Bu sözleri Halilzad'a ilettiğimde bana, ‘Irak'ta istikrarın ve güvenliğin sağlanmasını istiyoruz’ dedi.

Mübarek: ‘Onların dinleri yoktur. Tanrıları yoktur. Güvenmezler. Arkadaşlarını bozuk para gibi harcarlar’

Zebari’ye bir gün kayda değer bir tavsiyede bulunuldu. Dönemin Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek Irak Dışişleri Bakanı Zebari’yi kabul etmiş ve görüşmede ABD’lilere de değinmişti. Mübarek, ABD’liler hakkında söylediği ‘Onların dinleri yoktur. Tanrıları yoktur. Güvenmezler. Arkadaşlarını bozuk para gibi harcarlar’ sözleri Zebari’yi şaşırtmıştı. Mısır Cumhurbaşkanı, dönemin Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref'i örnek verdi. Ancak Mübarek, ABD’nin kadehinden Müşerref'in içtiğinden daha acı bir zehir içti.

İran, pastadan pay istediğini söylemese de ABD ile ilişkilerin normalleşmesini, düşmanlığın ve ambargonun sona ermesini ve ABD’de dondurulan fonları üzerindeki blokajın kaldırılmasını istediğini söylüyor

Bir keresinde Tahran gezisinden dönen dönemin Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’ye İran'ın ABD’den tam olarak ne istediğini sordum. Talabani, İran’ın Afganistan’dan Lübnan’a kadar tüm konularda ABD ile müzakereye hazır olduğunu düşündüğünü belirterek şunları söyledi:

İran, pastadan pay istediğini söylemese de ABD ile ilişkilerin normalleşmesini, düşmanlığın ve ambargonun sona ermesini ve ABD’de dondurulan fonları üzerindeki blokajın kaldırılmasını istediğini söylüyor. Afganistan'da ABD’ye yardım ettiğini ama ceza-yı sinimmara (iyiliğe karşı ödül vermek yerine, kötülükle cezalandırılmasını ifade eden bir deyim ç.n.) uğradığını düşünüyor. (Dönemin) İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki bir keresinde bana bu evde (Talabani’nin evi), o zamanlar ABD’nin Bağdat büyükelçisi olan Zalmay Halilzad'a atıfla ‘Arkadaşınıza sorun bakalım ABD’liler bizden ne istiyormuş? Irak'ın Saddam'dan kurtarılmasını destekledik, Irak Yönetim Konseyi’ni ve yeni bir cumhurbaşkanı seçilmesini destekledik. ABD tarafından Irak'ta oluşturulan bu yeni durumu destekledik. ABD’lilerin bizim desteklemediğimiz hiçbir şeyi olmadı. O halde arkadaşınıza sorun bakalım ‘Bizden daha ne istiyorlarmış?’ demişti. Bu sözleri Halilzad'a ilettiğimde bana, ‘Irak'ta istikrarın ve güvenliğin sağlanmasını istiyoruz’ dedi.

(Biden) Yanar döner bir karaktere sahip, yalancı ve ikiyüzlüdür

Allavi:

Biden'la en az 20 kez görüşmüşümdür. Onu, Senato Dış İlişkiler Komitesi'nin başında olduğu zamandan beri tanıyorum. Yanar döner bir karaktere sahip, yalancı ve ikiyüzlüdür.”

- Yani ABD’nin Irak'ı harabeye çevirdiğini söylüyorsunuz, doğru mu?

- Evet. ABD, Irak'ı mahvetti.

- Bunu yaparken ortakları var mıydı?

- Evet vardı, İran. Irak ordusunun lağvedilmesinden Haşdi Şabi’nin kurulmasına, silahlı milislere ve terörizme, demokrasinin ölümüne ve siyasi mezhepçiliğin yayılmasına kadar her alanda ortaktılar.

- İran'ı açıktan ziyaret etmediğinizi biliyoruz, fakat hiç gizlice ziyaret ettiniz mi?

- İran'ı hayatım boyunca hiç ziyaret etmedim.

- İran ABD'nin Irak’ı işgal etmesini kolaylaştırdı mı?

-Bunu çok daha kolay hale getirdi. Yönetim Konseyinin kurulmasını kabul etti ve itiraz etmedi. 

 

Kaynak: Şarkul Avsat, TGRT HABER

İçeriğe Yorum Yapabilirsiniz.