Sinan TAVUKCU

Tüm Yazıları

Trump’ın Hamleleri ABD’nin Çöküşüne İşarettir

26 Ocak 2025
h4 { font-size: 24px !important; } Print Friendly and PDF

ABD başkanlığına yeniden seçilen Donald Trump’ın daha koltuğuna oturmadan Kanada’yı 51’inci eyalet olarak ABD’ye katacağını söyleyip ülkenin başbakanı James Trudeau’yu vali diye aşağılaması, Grönland’ı bağlı bulunduğu Danimarka’dan satın almak istediğini açıklaması, Panama’dan Panama Kanalı'nı ABD'ye geri vermesini istemesi, Meksika Körfezi’nin adını Amerikan Körfezi olarak değiştirdiğini ilan etmesi, başta küresel müttefikleri ve ortakları olmak üzere herkesi şok etti.

"Onlarca yıldır aynı büyüklükteyiz. Çok uzak olmayan bir gelecekte çok büyük ölçüde genişlemiş bir ülke olabiliriz." sözleriyle Amerikan halkına işgallerle genişleyen büyük bir Amerika vaad eden, diğer devletlere boyun eğdirmeye yönelik tehdit ve şantajlar savuran Trump’ın, küresel düzende mevcut varlığı çökmekte olan ABD’nin çöküşünü durdurmak, ülkeyi kurtarmak maksatlı yeni bir güç gösterisi sergilediği çok aşikar.

Mevcut derin devlete karşı savaş açmaya kalkan ABD yeni yönetimi, bir asırdır süre gelen dünya düzenindeki ortaklıklarını, ittifaklarını da bitirmeye yönelik hamleler yapacağının işaretlerini veriyor.

ABD yönetimi, Doğu Asya ve Ortadoğu’daki tüm askeri güçlerini çekmeyi düşündüğü gibi AB ülkelerindeki askeri ve ekonomik güçlerini de çekmeye hazırlanıyor. Nitekim Avrupalı diplomatlar, Trump'ın Avrupa'daki 100 bin civarı ABD askerinden 20 binini kısa vadede geri çekmeyi planladığını, bu küçülme planı çerçevesinde Avrupa'da kalacak askerlerin finansmanı için Avrupalılardan ilave para isteyeceğini söylüyorlar.

Avrupa ülkeleri, ABD şemsiyesi altında onlarca yıldır devam ettirdikleri konforlu dönemin sonuna gelindiğinin farkına vardılar ve ABD’nin kadim müttefiklerini ortada bırakma, hatta bazı Avrupa Birliği topraklarını işgal etme tehdidiyle yüz yüze gelmenin paniği içerisindeler. 22 Ocak’ta Elysee Antlaşması’nın 62. yıl dönümü vesilesiyle Paris’te düzenlenen zirvede bir araya gelen Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ABD’nin yeni Başkanı Donald Trump’a karşı birlik olunması gerektiğini vurguladılar. Scholz, "Bu hafta yeni bir ABD yönetimiyle karşı karşıyayız ve Başkan Trump bir 'imtihan' olacak." derken Macron, Almanya-Fransa ilişkilerinin daha özel bir önem kazandığını vurguladı.

Ortak medeniyete sahip bulunduğu, yüzyıldır işbirliği yaptığı ortaklarına bir hamlede sırtını dönen ABD yönetiminin Ortadoğu ve Asya Pasifik’teki müttefiklerine olan taahhütlerine bağlı kalacağını beklemek ve vefalı davranacağını ummak ta tam bir hayaldir. Yeni ABD yönetimi döneminde, Avrupa devletlerinin yanı sıra hem Ortadoğu’daki hem Asya Pasifik’teki ABD’ye bağımlı olarak varlıklarını sürdüren ülkelerin oldukça zora gireceği kesin. Bu coğrafyadaki devletler de tıpkı AB ülkeleri gibi ABD ile olan ilişkilerini ve bağlılıklarını gözden geçirmek zorunda kalacaklardır.

Bütün bunların yanı sıra, kurulu uluslararası ilişkileri alt üst eden Trump yönetimi, “First America” ve “MAGA” sloganları eşliğinde ABD’yi tamamen kabuğuna çekerek kendini kurtarma çabasına girecektir. Elon Musk’ın iflas riskiyle karşı karşıyayız dediği ABD’nin kamu borcu 36 trilyon doları aşmış durumda ve hükümetin 2030’lu yılların başında zorunlu harcamalar ve borç için yapacağı net faiz ödemelerinin toplam gelirini aşacağı tahmin ediliyor. Ülke, “borcun sürdürülemezliği” noktasına hızla yaklaşıyor.

Trump’ın ortaya attığı abartılı hedefler, ideolojik olarak tam ortadan ikiye ayrışmış ve birliğe olan inancını kaybetmiş Amerikan toplumuna geçici bir umut verme gayretinden ibaret görünüyor. Ancak, içeride ve dışarıda kabadayılıkla, tehdit savurarak ve şantaj yaparak yönetilen bir ülkenin varacağı yer içerideki bölünmüşlüğü çatışmaya yol açacak şekilde derinleştirmek, dışarıda düşmanını artırmak, hasımlarını kendisine karşı bir araya getirmek ve izolasyonla karşılaşmaktır.

Sonuç olarak; Trump ve yeni yönetimin sergilediği güç gösterisi tamamen, ABD ekonomisinin ve küresel hegemonyasının çöküşünün önüne geçme veya çöküşü gizleme çabasından ibarettir. Ancak, ABD’nin çöküşüne engel olabilecek bir güç kuvvet şu an için yoktur.

Bu yazımı, öngörümü bir yere not ediniz. Önümüzdeki 2-3 yılı hep beraber takip edelim. Görelim Mevlam neyler.

 

Tüm hakları SDE'ye aittir.
Yazılım & Tasarım OMEDYA