YTB 'Doğumunun 75. Yılında Dr. Sadık Ahmet'i Anma Programı' Düzenledi
"Doğumunun 75. Yılında Dr. Sadık Ahmet'i Anma Programı" Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi Konferans Salonu’nda yapıldı.
Programa, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Genelkurmay Başkanı Yaşar Güler, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Erzurum Milletvekili Kamil Aydın, Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Yunanistan Dostluk Eşitlik Barış Partisi (DEB) Genel Başkanı Çiğdem Asafoğlu, YTB Başkanı Abdullah Eren, Sadık Ahmet'in oğlu Levent Sadık Ahmet, eski TBMM Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Köksal Toptan, Türk Silahlı Kuvvetleri Kuvvet Komutanları ve birçok davetli katıldı.
Program kapsamında Sadık Ahmet’e ait kişisel eşyalar konferans salonunun dışında sergilenirken, tören için hazırlanan yaka rozeti, pul ve kitap tanıtıldı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile YTB'nin ortaklaşa hazırladığı "Doktor Sadık Ahmet" kitabında, akademisyen ve uzmanların makaleleri yer alıyor. Kitapta "Batı Trakya Türkleri ve Yaşadıkları Sorunlar", "Doktor Sadık Ahmet'in Hayatı ve Şahsiyeti" ve "Dr. Sadık Ahmet'in Mücadelesi" gibi bölümlerin yanı sıra Sadık Ahmet ile ilgili birçok kişiyle yapılan röportajlar bulunuyor.
Program, Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından Dr. Sadık Ahmet'in yaşamı ve mücadelesini anlatan videonun gösterimiyle başladı.
Ankara Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü Korosu sanatçıları, Dr. Sadık Ahmet'in sevdiği türküleri, Batı Trakyalı öğrenciler de anısına yazılan marşı seslendirdi.
"O bir halk adamıydı"
Kitabın editörlüğünü yapan Doç. Dr. Nilüfer Erdem, ilk olarak Batı Trakya Türklerinin Dr. Sadık Ahmet'i neden bu kadar çok sevdiği sorusuna cevap aradığını söyledi.
Bu sorunun cevabını kısa sürede bulduğunu aktaran Erdem, Dr. Ahmet'in Batı Trakya'da ziyaret etmediği bir Türk köyünün olmadığını, her Batı Trakyalı Türk ferdinin derdini dinlediğini belirtti. Erdem, "O bir halk adamıydı. Batı Trakya Türkleri kendilerinden biri olarak gördükleri Sadık Ahmet'i bağırlarına bastı." dedi.
Dr. Sadık Ahmet'in Yunanistan parlamentosunda görev yapmış ilk bağımsız Batı Trakya Türk Vekili olduğuna dikkati çeken Erdem, "Batı Trakya Türklerinin sorunlarını uluslararası platformlara taşımakta Dr. Sadık Ahmet'in rolü yadsınamaz. Doktor Sadık Ahmet'le birlikte Batı Trakya Türklerinin kimlik ve hak mücadelesi farklı bir nitelik kazanmıştır." ifadelerini kullandı.
"Her yerde Türk olduğumuzu haykıracağız"
Levent Sadık Ahmet de babasının hapse giderken bile, "Ben bir Türk olduğum için hapse götürülüyorum. Eğer Türk olmak suç ise burada bir kez daha tekrar ediyorum; ben bir Türküm ve öyle kalacağım." cümlelerini kullandığını vurguladı.
Babasının sis perdesi henüz kalkmayan bir suikast sonucu hayatını kaybettiğinin altını çizen Levent Sadık Ahmet, "O gün biz bir söz verdik; bayrak yere düşmez, dava burada bitmez. Biz, Sadık Ahmet'in soyadını taşıyan ailem her zaman ve her koşulda ne pahasına olursa olsun bu soyadını bu şekilde taşıyıp her zaman ve her yerde Türk olduğumuzu haykıracağız." diye konuştu.
İsteklerinin Türk olarak tanınmak olduğunu kaydeden Ahmet, demokrasinin beşiği olarak görülen Yunanistan'ın Türklere karşı hak ihlallerine imza atmaya devam ettiğini söyledi.
Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi'ndeki etkinlikle anıldı
Batı Trakya Türklerinin hak arama mücadelesinin simge ismi Dr. Sadık Ahmet, doğumunun 75. yılında Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığınca (YTB) düzenlenen programla anıldı.
Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi Konferans Salonundaki programa, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Genelkurmay Başkanı Yaşar Güler, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Erzurum Milletvekili Kamil Aydın, Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Yunanistan Dostluk Eşitlik Barış Partisi (DEB) Genel Başkanı Çiğdem Asafoğlu, YTB Başkanı Abdullah Eren, Sadık Ahmet'in oğlu Levent Sadık Ahmet, eski TBMM Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Köksal Toptan, Türk Silahlı Kuvvetleri Kuvvet Komutanları ve birçok davetli katıldı.
TBMM Eski Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Köksal Toptan, Sadık Ahmet'in ilkelerini yaşatabilmenin bir görev olduğunu dile getirerek, "Ama o bayrağı hiç indirmeden yukarıda tutmak, Batı Trakya gençliği üzerine verilmiş bir görevdir." şeklinde konuştu.
Sadık Ahmet'in kısa yaşam süresinde çok şey yaptığını hatırlatan Toptan, "Büyük adamlar işte böyle yapar. Büyük devletler de böyle yaparlar." ifadelerini kullandı.
AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu ise Batı Trakya Türklerinin sevginin, muhabbettin ve kardeşliğin sesini yükseltmeye çalıştığını belirterek, "Maalesef Yunanistan bu sesin çok uzağında, insanımızın onurunu hedef almaktadır." diye konuştu.
Batı Trakya Türklerinin Sadık Ahmet'i hiçbir zaman unutmadığını belirten Çavuşoğlu, "Onun cesaretlendirmesiyle adeta bir şeb-i yelda gibi Türk varlığının üzerine gelen dönemin karanlığı dağılabilmiş, insanımızın umudu yeşermiştir." sözlerini kullandı.
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Erzurum Milletvekili Kamil Aydın da Sadık Ahmet'in Batı Trakya Türklüğünün ruhunda sembolleşen bir isim olduğunu ve inandığı hak davasından asla vazgeçmediğini söyledi.
Aydın, "Yunanistan'ın Lozan anlaşmasıyla teminat altına alınan eğitim, ibadet, seçme seçilme, milli kimliğin ifadesi ve kullanımı başta olmak üzere soydaşlarımız bir takım azınlık haklarından yoksun bırakma uygulamalarına maalesef devam etmektedir." dedi.
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, geçmişten gelen bütün acı hatıralardan ders çıkararak, geçmişe doğru bir şekilde bakılması ve geleceğe güçlü adımlarla gitmenin yollarının bulunması gerektiği dile getirdi.
Sadık Ahmet'in iyi yetişmiş bir lider olarak bir topluluğu ayağa kaldırdığını vurgulayan Çam, "Sadık Ahmet bunun nasıl mümkün olduğunu ortaya koydu ve başarılı oldu." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın mesajının da okunduğu anma programında ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığı ile YTB'nin ortaklaşa hazırladığı "Doktor Sadık Ahmet" kitabının tanıtımı yapıldı.
Doktor Sadık Ahmet Kimdir?
Sadık Ahmet Gümülcine'nin Sirkeli köyünde doğmuş; ilköğrenimi kendi köyünde, orta öğrenimi ise il merkezindeki Celal Bayar Lisesi'nde tamamlamıştır. 1966-1967 öğrenim yılını Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde geçirdikten sonra, Selanik Üniversitesi Tıp Fakültesine girdi. 1974 yılında aynı fakülteden hekim olarak mezun olduktan sonra, 34 ay süren askerlik görevini yerine getirdi. Bunun ardından, bir yıllık zorunlu hekimlik hizmetinden sonra 1978 yılında Batı Trakya'ya dönüp cerrahlık ihtisasına başladı. Cerrah unvanını 1984 yılında edindi ve aynı dönemde Batı Trakya Türklerinin toplumsal sorunlarıyla ilgilenmeye başladı.
Bu sorunların başında Yunanistan'ın Batı Trakya Türk azınlığının etnik kimliğini tanımaması ve onun yerine Lozan Antlaşması'na sığınarak dini kimliği kullanması gelir. Bunun yanı sıra, çoğunluğu çiftçilik ve hayvancılık ile uğraşan Batı Trakya Türklerinin topraklarının kamulaştırılması, insan haklarına aykırı olarak 1955-1998 yılları arasında Yunanistan vatandaşlık yasasının 19. maddesi gereği 46.638 Batı Trakyalı ve On İki Adalı Türk'ün vatandaşlıktan çıkarılması ve Lozan Antlaşması'na aykırı olarak Batı Trakya Türk azınlığının eğitim kurumu kurup denetleyememesi ve dini önderini seçme hakkının gasp edilmesi diğer önemli sorunlar arasındadırlar.
Bu sorunlar karşısında, Sadık Ahmet ilk olarak 1985 yılında, Batı Trakya Türklerinin sorunlarını uluslararası kamuoyuna duyurmayı amaçlayan bir imza kampanyası başlattı ve 8 Ağustos 1986'da bunun üzerine tutuklandı. Engellemelere rağmen, 15.000'e yakın imza toplamayı başarmıştı.
Sonraki yıl, 25 Eylül’de Selanik'te bulunan İnsan Hakları üyelerine Batı Trakya Türklerinin sorunlarını açıklayan bildiriler dağıttı ve bu yüzden 30 ay hapis cezasına çarptırıldı. Bu karar uluslararası kuruluşların baskıları nedeniyle hâlâ Yunanistan Yüksek Mahkemesinde temyiz halinde bulunmaktadır.
18 Haziran 1989 genel seçimlerinde Batı Trakya Türklerinden seçilen ilk bağımsız milletvekili oldu; ancak çok sürmeden milletvekilliği iptal edildi. 26 Ocak 1990 tarihinde gerçekleşen bir konuşmasında, Batı Trakya Azınlığı ile "Türk" sıfatını kullanmasından ötürü tutuklandı ve Selanik Dudullu hapishanesinde 2 ay geçirdikten sonra cezasının kalanı paraya çevrilip serbest bırakıldı.
8 Nisan 1990'da ikinci kez bağımsız milletvekili olarak seçilen Sadık Ahmet, Batı Trakya Türklerini temsil eden ilk siyasi parti olan Dostluk, Eşitlik, Barış (DEB) partisini 13 Eylül 1991'de kurup genel başkanlığını üstlendi. Bunun üzerine 1993'te seçim yasasında değişikliğe gidilerek, seçimlere katılan partilerin mecliste temsil edilebilmesi için %3'ün üzerinde oy alma zorunluluğu getirildi. Yunanistan nüfusunun %1.5-2'sini oluşturun Batı Trakya Türk azınlığı ile DEB'in Meclis'e girmesi böylece engellendi.
Sonraki yıllarda, Yunan makamlarının caydırıcı politikasının devamına rağmen, Sadık Ahmet, ülke içinde ve uluslararası ortamlarda Batı Trakya Türklerinin sorunlarını başarı ile dile getirmeye devam etti. 24 Temmuz 1995'te Lozan Antlaşması'nın 72. yıldönümünde, Gümülcine şehrine bağlı Susurköy (Sostis) köyünün dışında şüpheli bir trafik kazası ile hayatını kaybetti. Türkiye'de, özellikle Trakya bölgesinde, birçok okul, yol ve park onun adını taşımaktadır.
Kazanın üzerindeki sis perdesi hala aralanamamıştır.