Adres :
Aşağı Öveçler Çetin Emeç Bul. 1330. Cad. No:12, 06460 Çankaya - Ankara Telefon : +90 312 473 80 41 - +90 530 926 41 13 Faks : +90 312 473 80 46 E-Posta : sde@sde.org.tr

Terör

*Bu yazı 26/09/2022 tarihinde yayınlanmıştır.

Savunma ve Güvenlik Koordinatör/Kd. Albay (E) Mithat IŞIK

 

Terör Nedir?

Cebir ve şiddet kullanılarak baskı, korkutma, yıldırma, sindirme ve tehdit yöntemlerinden birisi ile halkın otoriteye olan güvenini sarsmak, kamu düzenini bozmak, devlet otoritesini yıkmak ve ele geçirmek için bir örgüte mensup kişiler tarafından girişilen, suç teşkil eden her türlü şiddet eylemidir diye tarif edebiliriz.

Bir diğer tanımı ise her türlü şiddet içeren örgütlü ve kuralsız şiddet hareketlerine terör denir diye de tarif edebiliriz. Terörün temelinde korkutma, şiddet, sindirme, yıldırma ve tehdit vardır.

Terör eylemlerinin ortak özelliği hedef alınan ülkenin ekonomik, toplumsal, siyasal ve anayasal yapısını sarsmak ya da yıkmak amacı ile bilerek ve kasten yapılmış olmasıdır. Bugün dünyada bütün ülkelerin kabul ettiği bir terör tanımı ne yazık ki yapılamamıştır. Bunun nedeni de bir ülkenin terörist dediğine diğer bir ülkenin özgürlük savaşçısı diyebilmesidir. Şu anda dünyada terörün yaklaşık 102 çeşit tanımı yapılmıştır. Terörle etkili bir mücadele yapılabilmesi için bütün ülkelerin kabul edeceği bir terör tanımının yapılması ve bu tanım çerçevesinde mücadelenin yürütülmesi en doğru hareket tarzı olacaktır.

Terörün Sebepleri

-Etnik milliyetçilik

-Ekonomik güçlükler ve eşitsizlikler

-Çevrenin olumsuz etkileri

-Hükümetlerdeki zaaflar ve iktidar yetersizliği

-Aile ve okuldaki otorite zafiyeti

-Çok eşlilik ve doğurganlık

-Dış destekler

Terörün Çeşitleri

-Devlet terörü

-Etnik milliyetçi terör

-Bölücü terör

-Dinsel radikal terör

-Siber terör

-Deniz haydutluğu ve korsanlık

Terörün Amaçları

-Bir davaya ve siyasal anlaşmazlığa dikkat çekmek

-Toplumda bizden olanlar ve olmayanlar diye ayrıştırma yapmak

-İnsanları tehdit edip korkutarak bir taraf olmaya zorlamak

-Kitlelere karşı hedef göstermeksizin eylemlere yaparak halkı sindirmek

-Devletle toplum arasında güvensizlik yaratmak

-İnsanları yaşadıkları yerleri terk etmeye zorlamak

-Ülke içerisinde kaos yaratmak

Terörün Finansal Kaynakları

-Dış Yardımlar

-Uyuşturucu Ticareti

-İnsan ve her türlü kaçakçılık türleri

-Haraçlar

-Büyük çaplı soygunlar

-Zorunlu ve gönüllü bağışlar

2000 yılından sonra değişen tehdit değerlendirmesi ve ABD yayılmacılığı

Soğuk Savaş’ın sona ermesiyle birlikte 2000’li yılların başından itibaren stratejik tehdit algılamaları çok boyutlu ve değişken bir hale dönüşmüştür.

NATO yeni tehdit değerlendirmelerinde 2001 yılından itibaren TERÖRİZM’i bir numaralı tehdit olarak kabul etmiştir. Böylesine büyük bir tehdidin ne yazık ki bütün ülkeler tarafından kabul edilmiş bir tarifi yoktur. Bu nedenle de neyin ne zaman terör olduğu problemini karşımıza getirmektedir. Terörün bütün ülkeler tarafından kabul edilmiş bir tanımının olmaması büyük bir eksikliktir. 11 Eylül 2001’den sonra terörün ve güvenliğin küresel boyutu öne çıkmıştır. Terörün küresel boyutunun öne çıkması ile birlikte terörle mücadelede küresel savaş stratejisi önem kazanmıştır. Bu strateji nedeniyle terörizm de küreselleşmeye yön veren ABD’nin çıkarlarına hizmet eden bir durum haline gelmiştir. Daha önce terör ya da uluslararası terör kavramı kullanılırken 11 Eylül 2001’den sonra küresel terör kavramı kullanılmaya başlamıştır.

Terörizm endüstrisinden faydalanmaya çalışan EMPERYALİZM ’in çıkarları için terör bir günde küreselleşmiştir. Bu nedenle de dünyada kasıtlı olarak gereğinden fazla gerginlik üretilmektedir.

Küresel dünyada bir kişi ya da bir ülke, bir gecede terörist ilan edilebiliyor. Küreselleşme bugün ABD’nin yayılmacılığına hizmet etmektedir. Bir ABD stratejisi olan yeni terörle mücadele efsanesi ABD’nin ulusal güvenlik stratejisidir. Bunun adı da ABD yayılmacılığıdır. Ya küreselci iradeden taraf olacaksın ya da terörist damgası yiyip karşı taraf yani DÜŞMAN olacaksın. Bütün bunlar ABD’nin çıkarlarını korumak için hayata geçirilmiştir.

Küresel güç ABD saldırılarına ve işgallerine meşrutiyet kazandırmak için temel olarak iki yol kullanmaktadır:

-Demokrasi, insan hakları ve özgürlükler getirmek,

-Terörizm tehdididir. Bunda da İslam ülkeleri, İslam coğrafyası ve buradaki dini ideolojiler teröre zemin oluşturmaktadır

 Şeklindeki yalan tehdit değerlendirmesidir.

Küreselleşme demek ayrıklaştırma, benzerleştirme demektir. Bugün ise küresel terör ABD’nin hegemonik gücüne karşı yapılmaktadır. 11 Eylül ile dünya yeni bir çağa girmiştir. Bunun adı da KÜRESEL terör çağıdır. Ancak Suriye krizi ile Rusya bu sürece ortak olmuş. Çin’in de yükselen güç olarak bu sürece ortak olmak hatta uzun vadede el koymak üzere ayağa kalktığını görüyoruz. Türkiye ulusal güvenliğini ve toprak bütünlüğünü korumak için Ortadoğu’daki küresel gelişmelere Irak ve Suriye’de müdahale etmiştir. Türkiye’nin Suriye’deki teröre karşı yürüttüğü operasyonlarının ABD, AB ve Arap dünyasının yaygarasının sebebi budur.