Son birkaç aydır evden çıkamıyoruz, hastalığa yakalanma tehdidiyle karşı karşıyayız ve bu tehdit süreklilik arz ediyor. Doktorların “virüsle yaşamaya alışmalıyız” sözleri de bu durumu pekiştiriyor. Modern dönemler hep bir korkuyla yaşamaya zorluyor bizi, terör eylemlerinin şehir merkezlerinde yaşandığı dönemde yaşanılan terör tehdidi şimdilik unutuldu ama eski tehditlerden deprem, yanımızdan hiç ayrılmıyor.
Başka neler değişmedi ki hayatımızda… Eğitim faaliyetlerini yürütme tarzımız, sosyal ilişkilerimizi yürütme biçimimiz vb. değişti. TV ekranlarında her akşam şahit olduğumuz birbirini tekrarlayan ekranların kadrolu konuşmacıları da değişti ama bunların yerini yeni kadrolu konuşmacılar aldı, şimdi de onların konuştukları mevzu değişmiyor.
Televizyon ekranlarında artık yeni bir profesyonel meslek grubuyla karşı karşıyayız: Doktorlar. Arada bir ekranın eski kadrolu akademisyen ya da araştırmacı gazetecileri tıp doktorlarının arasına sızmaya çalışsa da “dil” farklılığı onların tartışmaya dâhil olmasına engel oluyor. Meslek profesyonel bir meslek olduğu için dil de dışardan birinin kolay kolay dâhil olamadığı bir meslek. Mevzumuz da bu dil zaten.
Çin virüsü (Covid 19) sonrası doktorlarla TV ekranlarında giderek daha fazla karşılaşıldı ama uzun bir dönemdir mevzu da değişmedi, her akşam aynı konular (neredeyse) aynı konuşmacılar tarafından tekrar ediyor. Her akşam mı? Hayır, tüm gün… Tabii bu arada yeni bir dil gelişmeye başladı ekranlarda. Ancak bu dili anlamak sıradan bir insan için mümkün olmuyor çünkü disipline özgü bir dil bu. Bazen spikerler “hocam halkın anlayacağı dilde bunu nasıl anlatabiliriz?” diye soruyu muhatabına yönelttiğinde anlıyoruz ki konuşulanları anlamayan sadece biz değiliz, program sunucusu da… Öyle ki, boş gözlerle konuşmacısına bakan program yapımcılarından anlıyorsunuz bunu. Sunucunun konuşanın ne dediğiyle ilgili hiçbir yorum yapmaksızın diğer konuşmacıya yönelerek umutsuzca ona da bir soru yöneltmesi sadece onların değil biz seyircilerin de günlük maceralardan biri.
Siz neyi ne kadar bilirseniz bilin karşınızdakinin anlayabileceği ancak onun anlama kapasitesi kadardır. Ancak sizin mevzuyu muhatabın anlayabileceği düzeye indirmeniz de bir pedagoji ve yaklaşım meselesidir. Dolayısıyla tıp literatürü konusundaki bilgi düzeyimiz çok fazla olmadığı için doktorların ne dediğini anlamakta zorlandık ancak tuhaf olan doktorların bir kısmı da halkın bunu nasıl anlayabileceğine dair hiçbir endişe taşımaksızın konuştu ve konuşuyor. Doktorların programa çıkma sayı ve süreleri Covid-19 a paralel akselerasyon sergileyip artık (Covid -19 vaka sayısındaki gibi) bir plato oluşturduğu için onların kullandıkları kavramları yavaş yavaş anlamaya başlıyoruz. Ancak sıradan insanların salgın bir hastalık karşısında nasıl bilgilendirileceği konusunda halkın anlayacağı bir dil geliştirmekten hala çok uzağız. Bu yüzden de sıradan insanlar pandemiden, enfekteden ya da mortaliteden anlamadığı için olacak ki pandemiyi kendi dışlarında ve kendilerinden öte görüyor gibiler. Elbette ki bu durum tek başına salgın karşısındaki insanın duyarsızlığını açıklamak için yeterli değil ancak onlardaki tutum ve davranış değişikliğini oluşturamamada önemli bir etken gibi duruyor.
Zikredildiği gibi karşılaştığımız virüs sadece tarz-ı hayatımızı değil lisanımızı da değiştirdi. Bu değişikliğe karşı da maalesef bir anti-viralimiz yok. Dilimize yabancı kelimelerin bakteri gibi değil virüs gibi girme nedenini de anlamış olduk çünkü bakterilere karşı antibiyotiklerle çözüm bulabiliyorsunuz ancak virüslere karşı antibiyotikler çaresiz ayrıca virüslere karşı aşı geliştirmek de oldukça zaman alıp, can yakıyor.
Gençler ve orta yaşlılarda düşük mortalite ortaya koyan Covid-19, kolay enfekte olan yaşlılarımızı ve enfekte kaynağı 20 yaş altını evlere hapsetti. Özellikle çocukların kişisel hijyene dikkat etmediklerinin düşünülmesi, onların virüs taşıyıcısı olarak tanımlanmasına neden oldu. Okulların tatil olmasını bu gerekçeyle açıklamak mümkün. Bu yaş aralıkları dışında kalan orta yaşlılarda yani 30-40 yaşlarındaki insanlarda mortalitenin düşük olduğu deklare edildi. Kardiyovasküler hastalığı olan kişilerde hastalığın daha ağır gitmesinin nedenlerinden biri belki de yaşla hastalık arasındaki pozitif korelasyondur.
Sadece Çin ile sınırlı kalacağını düşündüğümüz epidemik sorun bir anda pandemiye dönüşünce ülkelerin sağlık sistemi yoğun bir baskı altında kaldı. Aslında baskı altında kalan sadece ülkelerin sağlık sistemleri değildi, immün sistemi iyi olmayan tüm dünya insanları da aynı baskı altında kaldılar.
Her ne kadar virüs zengin ve yoksul ayırmıyor denilse de, hastalara sunulacak hidrasyon ya da ventilatör desteği (ekonomik yoksunluklardan dolayı) yine Sahra-Altı gibi yoksul ülkelerde virüsün yayılması durumunda ölü sayısının artacağının işareti.
Covid-19’un bu kadar hızlı yayılmasına sebep olan husus, hastalığın asemptomatik seyri olduğu için enfekte hasta bu süre içinde diğerlerini (örneğin Kızılay’a göre bir kişi 406 kişiyi) hasta edebiliyor. Hastalığın ilerleyen dönemlerinde yüksek ateş, nefes almakta zorlanma yaşandığı için hastaya entübasyon uygulanması gerekmektedir. Sağlık Bakanlığı her gün vaka sayısı, entübe hasta sayısı gibi bilgileri verirken diğer yandan hastalığın yayılma seyrini ortaya koymak ve olası yayılmasını engellemek adına filyasyon sistemini hayata geçirdi. Böylece adeta bir kontamine ağ haritası olarak adlandırılabilecek bağlantı zinciri ortaya konulması hedeflendi. Yine plazma tedavisi bir başka seçenek olarak görülürken beklenen sayıda donörün ortaya çıkıp çıkmaması da sürecin nereye doğru gideceğini belirleyecek gibi.
Bu pandemik durumun insanlık tarihinde hiç de karşılaşılmayan bir durum olduğunu düşünmeye başlarken aslında insanlık tarihinin ayrılmaz bir parçasının epidemik ve pandemik vakalarla dolu olduğunu epidemiyoloji sayesinde öğrendik. Üstelik karşı karşıya kaldığımız hastalık sıradan bir influenza değildi. Bazı belirtiler açısından pönomoni ile benzerlik göstermesine rağmen ondan da farklıydı.
Covid-19 pandemisinin pik yaptığı ülkelerde hastalığı iyileştirmeye yönelik aşı çalışmaları yürütülüyor nitekim virüsün izole edilmesinden sonra aşı çalışmalarına başlandı. Henüz aşı geliştirilemediği gibi çeşitli farmakolojik isimlerin test edildiğine dair bir tartışma dışında gelişme yaşanmadı. Üstüne üstlük Covid 19’un viral mutasyon sonucu 30 farklı çeşidinin ortaya çıkması replikasyonların mücadele alanını genişletmesine sebep oldu.
Hülasa Covid-19 pandemisinin vaka sayısındaki akselerasyon yavaş yavaş bir plato çizecek ve hayat rutin rotasına girecek ve o zaman da biz tekrar tıbbi dilden sterilize olmuş gündeme döneceğiz dil haznemize eklediğimiz yeni terminoloji ile birlikte.
Bu terminoloji, özgün bir dile ve itibarlı bir mesleğe sahip olan tabiplerin, anlaşılmaz derecede zor ve uzun bir eğitim gerektirdiğine dair kanaati de pekiştirerek, pandemi endişeleri had safhaya varan triyajdaki sıradan insana lisanî bir entübasyon hazırlığı yaşatıyor.
Salgın hastalıkların emare ve etkilerinin dilde ve toplumda meydana getireceği değişikliklere karşı hem vücudumuzun hem de dilimizin göstereceği mukavemet bizim lisani, bedeni ve toplumsal bağışıklık sistemimizin gücüyle doğru orantılıdır.
Seçilmiş Sözlük:
Endikasyon: Bir hastalıkta izlenecek tedavi yöntemi. Bir ilacın hangi hastalıklara ve hangi biçimde uygun olacağını veya bir operasyonun hangi koşullarda gerekli olduğunu ifade eder.
Enfekte olmak: Kelime anlamı olarak hastalık yapan bir mikroorganizmanın yani virüsün bir kişiye bulaşarak yayılması anlamında kullanılır
Entübasyon: Solunum yetmezliği yaşayan hastaları solunum cihazına bağlayabilmek için ağızdan nefes borusuna ulaşan boru takma işlemi.
Epidemiyoloji: Salgın hastalıklarla ilgilenen ilim dalına
Farmakoloji (Eczabilim): Günümüzdeki anlamıyla canlı organizmadaki ilaç etkilerini ve canlı organizmaya alınan ilaçların yapısını inceleyen bir bilim dalıdır
Filyasyon, virüsün kaynağını tespit etmek amacıyla virüsün temas halinde olduğu kişilerin taranması yöntemine deniliyor.
Hidrasyon: sıvı desteği
İmmün: Bağışıklık
İmmün Sistem (Bağışıklık Sistemi): Vücut savunma sistemi, Vücudun kendisinden farklı yapıda olan maddeleri (antijen) yabancı olarak algılayıp, onları yok etmek üzere harekete geçmesi.
İnfluenza: Grip hastalığı
Kardiyovasküler hastalıklar: Kalp veya kan damarları hastalıklarını içeren gruba verilen genel isim.
Kontaminasyon (bulaşma, kirlenme) : Yabancı madde etkisi ile kirlenme veya saflığını kaybetme, enfekte olma; bulaşma. Kabaca virüs tarafından kirletilme hali.
Replikasyon: Üreme
Ventilatör: Solunum cihazı