Cumhurbaşkanı Erdoğan Türk Amerikan İlişkilerini Değerlendirdi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siz Sayın Trump ile görüştünüz ve kendisini tebrik ettiniz. Sonucu nasıl değerlendiriyorsunuz, seçim sonucu Türk-Amerikan ilişkilerine nasıl yansıyacak?" sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu seçimin Amerika Birleşik Devletleri'ne, bölgeye ve dünyaya hayırlı olmasını diledi.
"Başarılı bir sınavı yılmadan, usanmadan atlattı"
Trump'ın seçim sürecinde suikast girişimi dahil birçok güçlükle büyük bir mücadele örneği verdiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Malum, kendisini vurmaya yeltendiler, mermi kulağını sıyırdı. Elleri kelepçeli halde karakollara götürdüler. Bütün bu olaylar cereyan ederken o, seçim kampanyasını gerçekten çok çok güçlü bir şekilde yılmadan, usanmadan, direnerek devam ettirdi. Bu, her siyasetçinin rahat rahat başaracağı bir uğraş değildir. Trump bunu başardı. Seçimin ilk dönemlerine girerken hep söylenen şuydu, 'Kamala Harris açık ara bu seçimi alır.' Hep bunu söylediler. Trump'a da doğrusu şans vermiyorlardı. Fakat son dönemece girildiğinde fark sürekli açılmaya başladı. Trump inanmıştı ve neticeyi de başarılı bir şekilde aldı. Bu süreçte yanında sadece Elon Musk vardı. Elon Musk onunla el ele, baş başa verdi. Bütün bu yargı süreci de dahil olmak üzere bu kadar yüklenmelerine rağmen Trump, bence çok çok başarılı bir sınavı yılmadan, usanmadan atlattı. Neticede seçimi aldı."
"Türkiye ve ABD'nin model ortaklığı tartışılmaz"
Trump ile yaptığı telefon görüşmesine de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Sayın Trump ile samimi bir görüşme yaptık. O esnada aile yemeğindeydiler. Elon Musk ve Musk'ın çocuğu yanındaydı ve kendileriyle görüşmemizi bu şekilde yaptık. Seçim sürecini ve Türkiye-Amerika Birleşik Devletleri arasındaki iş birliğini ele aldık. Bundan sonraki sürece yönelik Türkiye ile ilgili de güzel ifadeleri oldu. Kendisini ülkemize davet ettik. Temenni ederim ki davetimize de icabet eder ve böylece Türkiye-Amerika Birleşik Devletleri arasındaki iş birliğini geçmiş dönemden farklı bir şekilde güçlendiririz. Çünkü ABD ile aramızda F-35 konusu bulunuyor. S-400 ile ilgili bir süreç var. F-35 konusu ile ilgili Trump'ın başkanlığı döneminde Türkiye'den bahsederken 'Parayı verdiler buna rağmen siz hala uçakları vermiyorsunuz?' beyanları bulunuyor. Yeni dönemde bu meseleleri bakalım nasıl bir zemine oturtacağız ve yolumuza nasıl devam edeceğiz? Bizim, Türkiye olarak müttefikimiz Amerika Birleşik Devletleri'nden beklentilerimiz biliniyor. Başta Filistin meselesi ve Rusya-Ukrayna krizi olmak üzere pek çok sınama ile karşı karşıyayız. Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri iş birliği ile bunların üstesinden gelmek mümkün. Trump'ın başkanlığıyla birlikte bölgesel ve küresel çapta yaşanan savaşların ve krizlerin son bulmasını ümit ediyorum. Sayın Trump'la daha önceki başkanlık döneminde de beraber çalıştık. Zaman zaman fikir ayrılıkları yaşansa da Türkiye ve ABD'nin model ortaklığı tartışılmaz."
"Biz barıştan ve huzurdan yanayız"
İsrail'de yapılan kamuoyu araştırmalarının halkın 3'te 2'sinin Donald Trump'a destek verdiğini gösterdiği, seçimi Trump'ın kazanmasının Orta Doğu için kritik bir dönüm noktası olacağına dair analizler bulunduğu, Lübnan saldırıları sonrası İsrail'in nihai hedefinin toprak genişletmek olduğuna dair artan kaygıların söz konusu olduğu ifade edilerek, "Amerikan seçimlerinin bu açıdan Orta Doğu'ya etkileri nasıl olacak?" sorusuna karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Yeni dönemde Donald Trump ile görüşmelerimizi devam ettirerek Orta Doğu'daki gelişmeleri nasıl şekillendireceğimizi, bundan önce olduğu gibi telefon diplomasisiyle gelişmelere göre ele alacağız. Örneğin Suriye'den Amerika Birleşik Devletleri askerlerinin çekilmesi konusunu değerlendireceğiz. PKK/PYD/YPG terör örgütüne verdikleri desteği sonlandırmalarını nasıl olacak? Bunları bizzat telefonla kendisiyle de irtibat kurmak suretiyle görüşerek, konuşarak, belli bir zemine oturtacağımıza inanıyorum. Zira bundan önceki dönemde bizim Sayın Trump ile iletişim kurmakta hiçbir zorluk yaşamadık. 24 saatte irtibatımızı kuruyor ve buna göre de telefon diplomasisiyle netice almaya gayret ediyorduk. Bu dönemde ben bu yönde herhangi bir sıkıntımızın olacağına ihtimal vermiyorum. Trump'ın İsrail tarafından başlatılan bu çatışmaları sonlandırma vaatleri var biliyorsunuz. Biz o vaadin yerine getirilmesini ve İsrail'e 'dur' denilmesini isteriz. Temenni ederiz, Sayın Trump'ın ikinci döneminde bölgede kalıcı barışın ve huzurun sağlandığı bir dönem inşa edilir. Biz barıştan ve huzurdan yanayız."
İsrail-Filistin meselesinde kalıcı çözümün ortaya konmamasının şiddet sarmalını doğurduğunu ve bölgenin o döngüden kurtulamadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Biden dönemindeki politikaların devam ettirilmesi bölgede çözümsüzlüğü derinleştirir ve çatışmayı yayar. Bunu asla istemeyiz. Filistin ve Lübnan topraklarındaki İsrail saldırganlığını durdurmak için Sayın Trump'ın İsrail'e sağlanan silah desteğini kesmesinin iyi bir başlangıç olabileceğini söyleyebilirim. İsrail'in yayılmacı hedeflerini destekleyecek her adım, bölgedeki gerilimi artırabilir ve çatışma alanlarını genişletebilir. Bölge dışındaki ülkelerin tüm bu risklerin göz önünde bulundurularak Orta Doğu politikalarını şekillendirmesinde fayda var. Trump'ın ABD başkanlığı, Orta Doğu'daki siyasi ve askeri dengeleri ciddi biçimde etkileyecektir. Herkesin bölgede barışı ve istikrarı hedefleyen adımlar atması küresel barışın inşasına fayda sağlayacaktır. Aksi durumda çatışmaların yayılması, katliamların devamı herkese kaybettirir."
ABD başkanlık seçiminde zaferini ilan eden Donald Trump'ın başkanlığında ABD'nin Ukrayna-Rusya meselesine yaklaşımının ne yönde değişeceği ve savaşın gidişatına dair beklentilerine yönelik soruya Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Trump açık sözlü biri. Geçmişte (Angela) Merkel'e 'Ben NATO'ya şu kadar para veriyorum, sen Almanya olarak ne veriyorsun?' demişti. Merkel'den orada bir çıt dahi çıkmadı. NATO'ya Amerika'dan sonra en yüksek seviyede para veren ülkelerden birisi de biziz. Bu noktada NATO içinde en fazla savunma harcaması yapan ülkelerden biri Türkiye. Bu dönemde de biz Amerika Birleşik Devletleri karşısında onun rakamını yakalamayabiliriz ama ideal seviyede olan ülkelerden bir tanesi olarak yolumuza devam ederiz." yanıtını verdi.