"Cenevre Görüşmeleri Anlamsız"
Libya Devlet Yüksek Konseyi Başkanı Halid el-Mişri, Birleşmiş Milletler’in (BM) Libya krizine çözüm arayışları çerçevesinde Cenevre’de bugün başlayacağını duyurduğu ancak tarafların katılmayacağını açıkladığı diyalog görüşmelerinin anlamı olmadığını söyledi.
Mişri, yerel bir televizyona verdiği röportajında, BM’nin Libya’daki tarafları bir araya getirmek için bugün başlayacağını açıkladığı ancak toplantının davetlileri olan Devlet Yüksek Konseyi ve Tobruk Temsilciler Meclisi’nin katılmayacaklarını açıkladığı diyalog toplantısına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
BM’nin açıkladığı yol haritasına göre toplantıya, Libya Devlet Yüksek Konseyi ve Tobruk Temsilciler Meclisi’nden 13'er kişinin katılması gerektiğine ancak tarafların katılmayı reddettiğine işaret eden Mişri, BM Libya Özel Temsilciliği tarafından belirlenmesi planlanan 14 kişiye ilişkin ise soru işaretleri bulunduğunu dile getirdi.
Mişri, BM Libya Özel Temsilciliği’nin seçtiği iddia edilen isimlere değinerek, “(BM Libya Özel Temsilcisi) Gassan Selame’nin siyasi müzakereler için bağımsız diye Hafter yanlısı isimleri seçtiğine yönelik iddialar var. Bu iddialar doğruysa, Selame’nin seçtiği isimler Libya toplumunun farklı oluşumlarını temsil etmesi gerekirken siyasi bağlantılarını temsil ediyor ve üzerinde anlaşılan sayının da üzerine çıkıyor demektir.” diye konuştu.
Tarafların Cenevre’deki siyasi diyalog görüşmelerini boykot açıklamalarına rağmen BM’nin bu toplantının gerçekleşeceği yönündeki beyanını değerlendiren Mişri, “Siyasi diyalog toplantılarına davet edilenler, katılmayacaklarını açıkladı. Bu toplantıya şimdi kimler katılacak? Cenevre’de bir diyaloğun sağlanacağını düşünmüyorum. Resmi makamlar katılmazken, Cenevre’deki görüşmeler anlamsız.” ifadelerini kullandı.
“Hafter diyalogu reddediyor”
Mişri, Libya’nın BM nezdindeki meşru temsilcisi Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin (UMH) diyalogdan yana olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:
“Askeri yolun reddedilmesi ve devletin sivil kalması konusunda ısrarcıyız. Müzakere edebileceğimiz, iyileştirebileceğimiz koşullar var ancak bazı şartlarımızdan taviz veremeyiz. Trablus’a saldıran (Hafter) askeri çözümde ısrar ediyor ve diyaloğu reddediyor. Hafter’in anladığı tek dil, güç. Siyasi diyalog içinde vekillerle görüşürüz ancak Hafter ile bir diyalog yok. Bunu çoktan geride bıraktık.”
Hafter milislerinin herhangi bir saldırı düzenleyebilecek veya cephelerde ilerleme kaydedecek durumları kalmadığını da belirten Mişri, "Başkente yönelik saldırıları püskürtme evresini tamamladıklarını yakında cepheleri temizleme aşamasına geçeceklerini” kaydetti.
