Adres :
Aşağı Öveçler Çetin Emeç Bul. 1330. Cad. No:12, 06460 Çankaya - Ankara Telefon : +90 312 473 80 41 - +90 530 926 41 13 Faks : +90 312 473 80 46 E-Posta : sde@sde.org.tr

KKTC'de Rum Rehberlerinin Yalanları

Bu yazı 28/05/2024 tarihinde yayınlanmıştır.
*Mithat IŞIK/SDE Savunma ve Güvenlik Koordinatörü

Rumlar, Yunanlılar, AB ülkeleri başta olmak üzere Rum ve Yunanistan’a destek verenler bilsinler ki artık Kıbrıs devleti yoktur. Kıbrıs halkı da yoktur.

Kıbrıs’ta iki eşit devlet vardır.

-Kuzey Kıbrıs Tük Cumhuriyeti (KKTC)

-Güney Kıbrıs Rum yönetimi (GKRY)

Kıbrıs’ta iki halk vardır. Kıbrıs Rum halkı ve Kıbrıs Türk halkı.

Dünyada, Rumlarda, Yunanlılarda artık bunu kabul etmelidir.

1960'da Londra ve Zürih Anlaşması ile kurulan Kıbrıs Devleti Rumların ve Yunanlıların ENOSİS, Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanması hayalleri nedeni ile 1963-1964 yılındaki kanlı Noel olayları nedeni ile yok olma sürecine girmiştir. Kanlı Noel nedir? Rumların eli kanlı tethiş örgütü EOKA ve Rum polis elbisesi giymiş Yunan askerlerinin 1963 yılının yılbaşında Türkleri katletmek için Türklerin yaşadığı köylere, mahallelere saldırarak Türk katliamını başlattıkları tarihtir. Bu saldırılarda Yüzlerce silahsız çocuk, kadın, yaşlı, genç Kıbrıs türkü katledilmiştir.

Türkiye Rum ve Yunanlıların Türkleri katletmesini önlemek için savaş uçaklarını göndermiş ve bu vahşeti önlemiştir. Savaş pilotlarımızdan Yüzbaşı Cengiz Topel’in uçağı ERENKÖY- LEFKE arasından açılan uçaksavar atışı nedeni ile isabet almış. Yüzbaşı Cengiz TOPEL paraşütle atlamış ve Rumlar tarafından yakalanmış. Yaralı pilotumuz hastaneye götürülmüş ve hastanede Rumlar tarafından ağır işkenceye maruz kalmış ve şehit olmuştur. Uçağın düştüğü yerde Lefke yakınlarında pilotumuz için bir Anıt yapılmıştır. Pilotumuzun naaşı Türkiye’ye getirilmiştir.

Rumlar ve Yunanlılar 1967 yılında Türkleri imha etmek için geçit kale bölgesine saldırarak katliam başlatmış. Türkiye savaş uçakları göndermek suretiyle Türklerin katledilmesini önlemiştir.

Türkiye Ada'ya 20 Temmuz 1974 de Kıbrıs Barış Harekâtı'nı gerçekleştirmiştir.

Türkiye’nin Ada'ya yaptığı bu üç müdahalede Rum ve Yunan saldırılarını durdurmak, Ada'nın Yunanistan’a ilhakını önlemek için yapılmıştır.

20 Temmuz 1974'te yapılan Barış Harekâtı ile Türk ve Rumlar arasındaki bugünkü sınır çizilmiştir.

Kıbrıs’ta Türklerin artık bir arada yaşamaları mümkün değildir. Bu nedenle tek doğru çözüm iki eşit devletli çözümdür. Yunanlılar ve Rumlar KKTC'yi tanımıyorlar, tanımadıkları gibi Türk halkını dünyadan soyutlamak, ekonomisini çökertmek ve KKTC'yi yıkmak için her türlü ambargoyu da uyguluyorlar. Bu gerçekleri kendi insanımızdan sanatçımızdan, aydınımızdan başlayarak dünyaya anlatabildiğimiz ölçüde ne kadar haklı olduğumuzun anlaşabileceğini değerlendiriyorum.

Rumlar ve Yunanlılar Kıbrıs Devleti'ni kendilerinin ENOSİS hayalleri nedeni ile yıktıkları halde Türkiye’yi ve Kıbrıs Türklerini sorumlu olarak dünyaya propaganda yapıyorlar. Kıbrıs Barış Harekâtı'nın 50. Yılı kutlamaları kapsamında 6 Mayıs- 15 Mayıs 2024 tarihinde KKTC yi ziyaret ettim.

MAGOSA-MARAŞ bölgesini ziyaretimizde Kıbrıs Rum kesimde kalan değişik ülkelerden gelmiş Turistlerde yirmişer, otuzar gruplar halinde Maraş bölgesini geziyorlardı. Rehberlerinin Rum olduğunu, Rehberin turist kafilelerine anlattığı kasıtlı yalanlardan ben ve yanımdaki arkadaşlar anladık ve müdahale ederek doğruları anlattığımızda turistler şaşkınlıkla dinlediler. Rum rehber aynen şöyle anlatıyor; Burası cennet gibiydi Türkler işgal edip burasını harabeye çevirdiler. Bakın, şu ev teyzemindi şimdi virane, şurası lüks bir oteldi şimdi böyle. Savaşı Türkler başlattı vs. yalanlarla dolu bir anlatım. Biz kısaca Yunanlıların, Rumların, Türklere 1963'te 1967'de ve 15 Temmuz Darbesi'nde yaptıkları katliamları özet olarak anlattık. Rehberin gösterdiği otelin çatısında uçak savar silahı bulunduğunu zemin katının cephane ve silah deposu olarak kullanıldığı için vurulduğunu, çatıdaki uçak savar silahının Kıbrıs Türklerini ve Türk uçaklarını vurmak için ateş açtığı için vurulduğunu anlattık. Turist kafileleri hayretle dinlediler. Rum tarafında konaklayıp KKTC bölgesini ziyarete gelen turist gruplarına konulara hakim çok iyi lisan bilen Türk rehber almaları mecbur edilmeli veya Rum rehberlerinin yanına Türk rehber almaları mecbur edilmelidir. Rum rehberler KKTC topraklarında Rum ve Yunanistan propagandası yapıyor. Kendilerinin yaptığı yıkım ve katliamları Türkler yaptı diye anlatıyorlar.     

Rum ve Yunanistan ENOSİS hedefinden vazgeçmiş değil. Uyanık olmalıyız. Gençlerimize Kıbrıs’ta yaşanmış ve yaşanacak gerçekleri anlatmalıyız.

Kıbrıs bizim ulusal davamızdır. Bundan asla vazgeçmeyeceğimizi Rum da, Yunan da, tüm düşmanlarımız ve dostlarımız da bilmelidir.