Afrika’nın Güvenliği
Bu yazı 09/06/2023 tarihinde yayınlanmıştır.
*Mithat Işık/ SDE Savunma ve Güvenlik Koordinatörü
Yüz ölçümü ve nüfus yoğunluğu bakımından dünyanın ikinci büyük kıtası olan Afrika, barış ve güvenlik açısından en istikrarsız bölgedir. Gerek sömürge geçmişi gerekse konjonktür, kıtada barış ve güvenliğin tesis edilmesini güçleştirmektedir. Soğuk savaşın bitiminden günümüze kadar bütün çabalara rağmen kıtada istenilen barış ve güvenlik ortamı sağlanamamıştır. Afrika birliği ve onun barış ve güvenlik komisyonu kıtada barış ve güvenliğin sağlanmasına yönelik büyük çabalar sarf etmektedir. Afrika’da birçok soru ülkeler arasındaki itilaflardan ve ülkenin kendi iç durumlarından kaynaklanmaktadır. 54 ülke vardır.
Güvenliği tehdit eden sorunlar:
-Fakirlik ve az gelişmişlik
-Hafif silahların kontrolsüzlüğü ve yaygınlaştırılması
-Çocuk askerler
-Silahlı çatışmalarda paralı askerlerin kullanılması
-Devlet dışı aktörlerin hukuk dışı etkinlikleri
-Kıtadaki devletlerin iç çatışmaları ve devletler arası çatışmalar
-Kıtanın uluslararası teröristler tarafından bir üs olarak kullanılması
İç güvenlik sorunları yaşayan bazı Afrika ülkeleri alternatif çözüm arayışlarına girdiler ve özel güvenlik şirketlerinden hizmet almaya başladılar. Kıta genelinde dünyanın birçok ülkesinden çok sayıda özel güvenlik şirketi faaliyet göstermektedir.
Özel güvenlik şirketleri mücadele ettikleri kişi ve grupları ortadan kaldırmayı hedefledikleri için sorunların ekonomik, sosyolojik yönleri ile ilgilenmezler. Bu durum güvenlik sorunlarının daha da kronik hale gelmesine sebep oluyor. Özel güvenlik şirketleri insan hakları ihlalleri ve savaş suçu sayılabilecek eylemlerde de bulunabiliyorlar. Özel güvenlik şirketleri genellikle doğal zenginliği olan ülkelerde ve bu zenginliğin paylaşımı nedeniyle bölgede şekillenen iç savaş ve çatışmalarda kullanılıyorlar.
Bir taraftan doğal kaynakların oldu bölge ve bu kaynakları işleten korunurken diğer taraftan toplumun büyük kesiminin güvenliği ihmal ediliyor. Özetle Afrikalı liderlerle uluslararası ortaklarının menfaatlerinin kesiştiği yeraltı kaynakları ve doğal zenginlik alanları korunuyor. Bu alanlara kullanışlı Afrika da diyebiliriz. Doğal zenginliklerin, yeraltı kaynaklarının olmadığı bölgeler korunmuyor. Bu bölgelerde kullanışlı olmayan Afrika diyebiliriz. Böyle olunca da kullanışlı olmayan Afrika kullanışlı ve zengin Afrika’ya tehdit oluşturuyor. Bu bölgelere müdahale edilince de çatışmalar çıkıyor. Kıta Afrika’sında işsizlik, yoksulluk, az gelişmişlik sorunları çözülmediği sürece güvenlik sorunları da artarak devam edecektir.
Afrika kıtasında devletler arasında da devam eden sorunlar var bu sorunları şu şekilde sıralayabiliriz:
-Cezayir ve Fas arasında Sahra problemi nedeniyle yürütülen bölgesel jeopolitik rekabet.
-Etiyopya'da Tigray meselesi nedeniyle yaşanan iç çatışma ve Nil Nehri üzerindeki barajdan kaynaklanan Mısır ve Etiyopya arasında gerginleşen ilişkiler.
-Kenya ve Somali de devam eden Eş-Şebab tehdidi.
-Başta Mali olmak üzere Sahel bölgesinin genelinde El Kaide bağlantılı grupların artması.
-Orta Afrika Cumhuriyeti’nde iç savaşın devam eden etkileri.
-Kamerun'da şiddetle bastırılmaya çalışan Ambazonya ayrılıkçılığı.
-Nijerya'da zaman zaman kanlı eylemler yapan Boko Haram örgütü.
-Zaman zaman Mozambik’e kadar uzanan DAEŞ tehdidi.
-Sudan'da son günlerde başlayan iç çatışmalar.
Yukarıda saydığımız problemler son dönemde Afrika'yı güvenliksizleştiren devlet içi ve devletler arası çatışmalardan tehditlerden bazılarıdır.
Afrika ülkeleri güvenlik sorunlarını çözmek veya asgariye indirmek için sınırdaş ülkeler ile aralarında güvenlik anlaşmaları imzalayarak sınırlardaki geçişleri önlemelidir. Hiçbir Afrika ülkesi terör gruplarına destek vermemelidir. Ülkeler ordularını güçlendirmeli modern silah ve malzemelerle ordularını teçhiz etmelidir. Yabancı özel güvenlik şirketleri yerine kendi milli ordularına destek vererek yardımcı güvenlik güçleri kurup güçlendirmeleri gereklidir. Afrika ülkelerinin toplam savunma harcamaları 2021 yılı itibari ile 60 milyar dolardır ve bu yeterli değildir.
Türkiye'nin Afrika’ya olan ilgisinin barış ve güvenlik konularında da artması gerektiğini düşünüyorum. Eğitim ve güvenlik konularında Millî Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı’nın atacağı adımlar son derece önemlidir. Bu kurumlarımız Afrika ülkeleri ile askeri iş birliği anlaşmaları yaparak ikili askeri ilişkilerin tesis edilmesini sağlamalıdır. Bu durum Türk askerinin kıta ile ilgilenmesinin yolunu açacaktır. Türk askerinin vereceği eğitim Afrika kıtasında barış ve güvenliğin sağlanmasına önemli katkılar yapacaktır. STK’ların kıtada etkinliklerini artırmaları, Türkiye’nin kıtanın barış ve güvenliğini sağlamak için bölge ülkeleri ile askeri iş birliği anlaşmaları imzalanmasının önünü açacaktır.
Türkiye 2017 yılından itibaren Mogadişu’da bulunan TURKSOM üssünde Somali askerlerine eğitim vermeye devam ediyor. 2023 yılı itibariyle 15.000 Somali askeri eğitildi. Eğitilen asker sayısı Somali ordusunun üçte birine tekabül ediyor. Türkiye'nin ana gayesi Eş-Şebab terör örgütüne karşı Somali’nin güvenlik alt yapısını ve savunmasını güçlendirmektir. Türkiye zırhlı araçları, çeşitli elektronik askeri teçhizatı, İHA, SİHA, TB2 silahlı silahsız hava araçları ile kıtanın alternatif silah tedarikçisi olmayı hedeflemelidir.
Kelime Ara
Konular
- Uluslararası İlişkiler
- Savunma-Güvenlik
- Teknoloji-Siber Güvenlik
- Enerji
- Ekonomi
- İklim-Çevre
- Sağlık
- Toplum
- İnsan Hakları
- Çatışma
Bölgeler
- Asya
- Afrika
- Avrupa
- Amerika
- Okyanusya
- Orta Doğu ve Mağrib
- Türkiye
- Rusya
- Körfez Ülkeleri
- Avustralya
- Kuzey Amerika
- Batı Afrika
- Batı Avrupa
- Kafkasya
- Merkez Asya
- Doğu Avrupa
- Doğu Afrika
- Latin Amerika ve Karayipler
- Yeni Zelanda
- Levant Bölgesi
- Kuzey Afrika (Mağrib)
- Diğer Okyanusya Ülkeleri
- Orta Afrika
- Balkanlar
- Doğu Asya
- Güney Afrika
- Çin
- Güney Asya
- İskandinav-Baltık Ülkeleri
- Güney Doğu Asya