Koronavirüs salgını sadece bir kamu sağlığı sorunu değil aynı zamanda doğrudan ve dolaylı olarak bir güvenlik sorunudur. Salgın tüm alanlarda olduğu gibi güvenlik alanında da farkındalık yaratmayı, değişime hazır olmayı, kalıcı, etkin yapılar kurmayı, hareket tarzları geliştirmeyi gerektiriyor.

Salgının her meslek grubuna etkileri olduğu gibi savunma boyutunda da etkileri olacaktır. Askerlerin de risk altında olduğu unutulmamalıdır. Askerler izole edilmez ve salgın yayılır ise ordular savaşamaz duruma gelebilir. Orduda salgının yayılması düşmanlarımızın cesaretini artırabilir. Bu nedenle salgının başlaması ile birlikte Deniz Kuvvetlerimiz belli sayıda firkateyn, korvet, denizaltı ve hücum botu seyre çıkararak kara ile irtibatını kesmiştir. Bu nedenle NATO'nun deniz tatbikatlarında görevlerini sorunsuz olarak yürütmüştür. Aynı zamanda Doğu Akdeniz'de Libya açıklarında Girit Adası’nın güneyinde faaliyetlerini aralıksız olarak sürdürmüş, operasyon temposunu devam ettirmiştir. Mavi Vatan'da güvenliği eksiksiz olarak sağlamıştır. Kara kuvvetlerimiz ve Hava Kuvvetlerimiz de kışlalara giriş ve çıkışlara sınırlama getirmiş, askerlerin terhislerini ertelemiş, askere alım işlemlerini durdurmuş, kritik personelin kışlalarda kalmasını sağlamış, izinden dönen personele eksiksiz 14 gün tecrit uygulamıştır. Alınan önlemler sayesinde TSK'nın muharebe gücünde bir zafiyet olmamıştır. Birliklerimiz yurtiçinde ve sınırlarımız dışında Irak, Suriye, Libya, Doğu Akdeniz'de operasyonlarına başarılı bir şekilde devam etmişlerdir.

Covid-19 Sonrası Yeni Stratejimiz

• Ulusal sınırlarımız dahilindeki stratejik noktalara yönelebilecek tehditlere karşı önleyici tedbirler almalıyız.
• Ülkemize yönelik tehditleri sınırlarımız dışında etkisiz kılmak için Irak, Suriye, Libya ve Doğu Akdeniz'de operasyonlarımıza devam etmeliyiz.
• Ulusal sınırlarımız içerisindeki altyapılara düzenlenebilecek ve gündelik hizmetleri devre dışı bırakabilecek olası siber tehditler ve uzun menzilli füze saldırılarının sınırlarımız dışında etkisiz hale getirilmesi önemlidir.
• Kritik bölgesel ortaklarımıza ve müttefiklerimize karşı saldırılar ile olası baskın ve tehditlerin önlenmesi için planlar hazırlanmalıdır.
• Sürü silahlı hava araçları SİHA, İHA ve akıllı mayınların askeri operasyonlarda ağırlıklı olarak kullanılması için çalışmalar arttırılmalıdır.
• Keşif ve istihbarat uydularının geliştirilmesine, belirlenen kritik bölgelerde kullanılmasına odaklanılmalıdır.
• Uydularımıza karşı saldırıların önlenmesi için uydu savunma sistemlerine yatırım yapılması önem kazanmıştır.
• Devletlerin veya devlet dışı aktörlerin dezenformasyon maksatlı sahte, yanıltıcı, manipülatif içerikli yayınlarının önlenmesi için tedbirler alınmalıdır.
• Özellikle dengeleri ülkemiz lehine çevirmek için kritik bölgesel ortaklarımızın da teknolojik kapasitelerinin güçlendirilmesine önem vermeliyiz.
• Yeni güvenlik stratejimizde geleneksel yöntem ve araçlara göre daha az maliyetli ancak daha esnek hızlı araçları kullanmak için projeler geliştirmeliyiz.
• Stratejik önem arz eden bölgelerde güçlü olmak, daha az stratejik önemde olan bölgelerde askeri misyonlarda azaltmaya gitmeliyiz.
• Geri bölgelerde güçlü ihtiyatlar ve çevik birlikler bulundurup ihtiyaç duyulan bölgelere ulaşmak için planlar hazırlamalıyız.
• Son teknolojik buluşların kapasitesi ile şekillenen nokta ve kritik operasyon sayılarımızı arttırmalıyız.
• Küçük birlik komutanlarını insiyatiflerini kullanmaları yönünde çok iyi eğitmeliyiz.

Covid-19 ile silahlı kuvvetlerin savaş dışı harekat görevlerinde kullanılmasının stratejik ve pratik önemi bir kez daha gözler önüne serilmiştir. Özellikle TSK'nın denizaşırı kuvvet ve nüfus aktarımına yönelik eğitim, teşkilatlanma ve donanımına önem vermeliyiz. Bu doğrultuda uzun mesafelere büyük yük taşıyabilecek nakliye uçakları, büyük kapasiteli nakliye ve hastane gemileri ile süratle intikal ettirilecek sahra koşullarında kısa sürede faaliyete geçebilecek sıhhi altyapılı hastane ve benzeri araç-gereç donanımının geliştirilmesi, modernizasyonu için daha fazla kaynak ayırmalıyız.

Covid-19’un sebep olduğu kurumsal yangın kısmen kontrol altına alınmış olsa da bu ateş bir şekilde söndürülecektir; ancak sonrasında hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Covid-19 sırasında salgınla mücadelede dost ve komşu ülkelere yapılan yardımlar dostlukları geliştirecek, jeopolitik değişimleri tetikleyecektir. İstihbarat, keşif ve gözlem faaliyetlerinin birbirine entegre edildiği uzaktan sevk ve idare edilen sistemlerin kullanılması Covid-19 sonrası Türkiye'nin stratejisinin odak noktası olmalıdır.