Bu endüstri 21. yy’ın başında değişen küresel güvenlik ve iş çevrelerinin temsilcisidir. Özel askeri endüstrisinin ortaya çıkmasının temelinde soğuk savaşın son bulması yer alır. Berlin Duvarının yıkılması ile dünya düzeni neredeyse bir gecede değişti. Bunun askeri hizmet arzı ve talebi üzerindeki etkisi, özel sektörün doldurmak üzere öne çıktığı bir güvenlik boşluğu yarattı. Bu endüstrinin oluşumunda önem taşıyan başka etkenler de vardı.
- Askeri hizmetlerin özel oluşumlara aktarılması
- Bu pazarın açılmasını destekleyen uzun soluklu akımlar
- Savaşların doğasında görülen geniş çaplı değişimler
- Önceden devletin etki alanında olan pazarlara mantık, meşruiyet ve model sağlayan özelleştirme devrimidir.
Bu dinamiklerin birleşimi özel askeri endüstrinin oluşumuna ve hızlı bir şekilde gelişimine yol açtı. Özel askeri şirketler dünyanın mahrum kaldığı güvenlik boşluğunu doldurmayı amaçlamışlardır. Soğuk savaşın bitişi yeni çatışma alanlarının çıkmasına neden oldu. Önceden süper güçler tarafından bastırılan kontrol edilen veya yönlendirilen çatışmalar yeniden başladı.
Soğuk savaş sonrası orduların birçoğu küçüldü. 1989 sonrasında pek çok kişi küresel barışın hüküm süreceği bir yeni dünya düzeni umarken ortaya çıkan yeni düzen
- Batıda Barış
- Kalanlar için savaştan ibaretti.
Bunu neticesinde ülkelerin içinde görülen çatışmaların sayısında ciddi artışlar olmuştur. 1990’ların ortasında sivil itaatsizlikler ve çatışmaların sayısı genel ortalamanın beş katına çıkmıştır. Dünya üzerinde savaş olan bölgelerin sayısı yaklaşık iki katına çıkmıştır. Kısaca soğuk savaşın sona ermesi çatışma bölgeleri üzerindeki denetimi kaldırmış, çözülmemiş problemlerin, gerilimlerin ve yeni baskıların ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bunun sonucunda da istikrarsızlıkta büyük bir artış olmuştur. Bir zamanlar savaş devletlerin ve onların ordularının etki alanında idi. Bugün artık öyle değildir. Tehditler ve tehlikeler devletlerin askeri güçlerinden gelmiyor. Sivil, asker, gerilla, terörist veya suçlu gibi kavramlar arasındaki sınırlar hiç olmadığı kadar grileşmiştir. Günümüzde bireyler bütün bir ordudan daha büyük tehditler teşkil edebilmektedir.
Bugün en güçlü devletler dahi kendisini herhangi bir devlete bağlı olmayan ve sınırları belirsiz bir terörist ağının saldırısı altında bulabiliyor. USAME BİN LADİN’in terörizme getirdiği en önemli açılım özelleştirmedir. Bin Ladin devlet desteğinin kesildiği bir zamanda terör örgütleri için sermaye sağlayan bir girişimci olmuştur. Devlet dışı çatışma gruplarının gelişimi artarak devam etmiştir. Devlet dışı grupların faaliyetleri özel askeri şirketler için hem arz hem de talep taraflarında pazar yaratmıştır.
Bazı özel güvenlik şirketleri devlet dışı gruplar için çalışmış onların askeri kapasitelerini artırmalarını sağlamıştır. Birçok isyancı gruplar ve örgütler eylem kapasitelerini geliştirmek için özel şirketlerden askeri yardım almışlardır. Bir kısım muhalif devletler de özel askeri şirketleri kiralamışlardır. Soğuk savaşın bitişinden sonra dünyada ordular küçülmüş; yetişmiş, eğitimli her rütbeden birçok asker boşta kalmıştır. Bu nedenle özel askeri emek havuzu hem çatışma grupları hem de özel şirketler için ucuzlamıştır. Özel askeri endüstri yeni çatışma gruplarının faaliyetlerinin bir sonucu olarak ortaya çıkan ticari faaliyetten yararlanmıştır. Yabancı çok uluslu şirketler riskli bölgelerdeki girişimlerini artırmak için özel güvenlik gücü kiralamışlardır.
Yarım asır süren soğuk savaş aşırı bir askerleşme dönemiydi. Soğuk savaşın son bulması dünya genelinde bir askeri küçülmeye sebep oldu. Şu anda devletlerin orduları 1989 öncesi ile karşılaştırıldığı zaman 7 milyondan daha az asker barındırmaktadırlar. Şu anda ABD ordusu soğuk savaş döneminden üçte bir oranında daha az askere sahiptir. Devlet orduları küçülünce emekli olan en iyilerden bazıları kendilerine özel şirketler kurdular. Bunların içinde çok eğitilmiş istihbaratçılar ve ajanlar da vardı. Eski KGB mensuplarının % 70’inin bu endüstriye katıldığı tahmin edilmektedir. Orduların küçülmesi dünya pazarında eğitimli askerlerin çoğalmasına sebep olduğu gibi geniş ölçekli şiddet kullanımına uygun kaynakların ve araçların özel sektörün erişimine açık olması anlamına da gelmiştir. Kitlesel silahlar artık serbest piyasada bulunabilir hale gelmiştir. Makineli tüfekler, tanklar ve hatta savaş jetleri, helikopterler bile herhangi bir müşteri tarafından alınabilir hale gelmiştir. Yeni Birleşik Almanya doğunun eski silahlarını istemedi ve bu anlamdaki tüm stokları piyasaya sürmeyi tercih etti. Bu silahlar çok ucuz fiyatlara özel sektör temsilcilerine satıldı.
Büyük bir ikinci el silah satışı çıktı. Özel güvenlik şirketleri kendilerine sunulan savaş uçakları, helikopterler, tanklar, zırhlı araçlar ve ağır silahları da içeren gelişmiş silah sistemlerine sahip oldular. Yönetimler devletin oluşumunda kilit nokta olan savaş araçları üzerindeki denetimi elde tutamadılar. Bu durum çatışma gruplarının daha büyük tehditler oluşturmasına sebep oldu. Özel güvenlik şirketleri kolaylıkla silahlandılar ve devletler vatandaşlarının can ve mal güvenliğini koruma görevini özel askeri şirketlerin de dahil olduğu kuruluşlara giderek artan bir oranda devretti. Gelişmekte olan bölgelerde devletlerin silahlı kuvvetlernde genel bir zafiyet ve bozulma görülmektedir. Yerel ordularda ve güvenlik güçlerindeki bu yetersizlikler artan tehditlerle karşılaştırıldığında, ulusal ve kurumsal liderlerin özel sektör de dahil olmak üzere güvenlik şirketlerinden yardım almaları hiç de şaşırtıcı değildir. Orduların küçülmesi yetişmiş personel için kadro yetersizliği yaratmıştır. Bu durum silahlı kuvvetlerden genç yaşta ayrılan ve emekli olan personel sayısının artmasına sebep olmuştur. Ordudan ayrılan, emekli olan ve çeşitli branşlarda ihtisas sahibi olan bu askerler kiralık orduların en önemli insan kaynağını teşkil etmişlerdir. Kiralık ordularda ücretler emekli olan bu askerler için çok caziptir. Ücretler çatışma bölgelerindeki risk derecelerine göre belirlenmektedir.
Bazı devletler etki ve ilgi alanlarına giren bölgelerde kiralık orduları örtülü ve açık olarak kullanmayı tercih etmeleri de kiralık orduların sayısının her geçen gün artmasına sebep olmaktadır. Dünyanın birçok ülkesinde özellikle özel kuvvetlerden emekli olan personel çok cazip ücretler karşılığında kiralık ordularda çalışmayı tercih etmektedir.
Birçok devlet örtülü olarak mali destek sağlamak suretiyle özel güvenlik şirketlerinin kullanılmasını sağlıyor ve bunları kullanıyor. Sivil toplum kuruluşlarının ve asker ailelerinin sivil ve askeri bürokrasi üzerindeki artan baskıları da ülkelerin riskli bölgelerde kiralık orduları kullanmasına sebep olmaktadır.
Özellikle ülke sınırları dışındaki bölgelerde hayatını kaybeden askerler, siyasi iktidarları zor duruma düşürmeye ve iktidarı kaybetme riski ile karşı karşıya getirmektedir. Kiralık ordular bugün vekalet savaşlarını yürüten en önemli güç haline gelmiştir.
Sonuç olarak kiralık ordular yirminci yüzyılda bir kurgu olabilecek özel askeri şirketlerin savaş hikayeleri ile başlamıştır. Bugün ise kiralık ordular yirmi birinci yüzyılın bir gerçeğidir. Savaş alanlarına kar amacının girmesi geniş ve yeni olanaklar sunmakla beraber demokrasi, hukuk, insan hakları, esirlere yapılan muamele ulusal ve uluslararası güvenlik açısından bir dizi sorunların ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Bu sorunların çözülme zamanı gelmiştir. Kiralık ordularla ilgili hukuki bir yasa hazırlanmalıdır.
Gelecekte savaşların da özelleştirileceği düşünülürse buna şaşmamalıyız. Kiralık ordular çağımızın karanlık yüzüdür.